Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi


Geri git   Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi > Eğitim Öğretim > Dersler - Ödevler - Tezler - Konular > Tarih

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 14-02-2007, 13:44   #101
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

"Muharebenin uzak sonuçlarina bakacak oursak; Preveze'den kaçmak, Ispanyollara otuz yillik mahcubiyet, agir zararlar ve deniz yenilgilerine mal olmustu. Tam da Akdeniz egemenligini kazanacagi bir anda V. Charl, Andrea Doria vâsitasiyle pek rezil bir halde bunu kaybedip Türklere birakmisti. Bu davranisin üzücü tepkileri Cezayir'de bizzat görüldügü gibi ayni rezilligi halefi de Cerbe muharebesinde görmüstü.
Preveze günü Ispanyol armadasi için, yüz serefli yenilgiden baska mes'um bir gün oldu. Düsünülerek yapilan bu kaçisin tepkileri Lepanto muharebesine kadar pek çok yillar ve hatta daha sonralari da görüldü.
Kendi konularina büyük bir askla bagli bulunan ve bu askin etkisinde olaylari büyük mübalagalarla anlatan Kardinal Guglielmotti, olaylar arasindaki baglantilari da açik biçimde görerek, Preveze muharebesini söyle özetlemisti: O ana kadar denizlerde belirli bir noktaya kadar korkak ve asagi yukari ümitsiz bulunan Türkler, bu kadar büyük olan basarinin kusurlu taraflarini baskalarina yüklemeyi asla düsünmediler. Fakat sadece kendi muazzam üstünlüklerinden söz ederek sonradan, asla büyüklügü görülmemis biçimde haddini bilmemezlik ederek küstahlasmislar ve Hiristiyan adina karsi muazzam istihfaflar sürdürmüslerdir. Bundan sonra biz, Hiristiyan filolarinin Türklerin önünden daima kaçtiklarini fazlasiye görecektik." dedikten sonra Cerbe'deki yenilginin sebebini de böyle bir korkakliga baglar.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 14-02-2007, 13:44   #102
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Preveze zaferinden sonra, Hersek'e bagli olan ve daha önce Doria tarafindan ele geçirilen Adriyatik kiyisindaki Nova (Castelnuova) l0 (veya 24) Agustos l539'da kolaylikla ele geçirilir. Bu zaferden sonra Haçli ittifakindan ayrilmak isteyen Venedikliler, Osmanlilar'la bir baris antlasmasi yapma zemini aramaya basladilar. Zira ittifaka dahil olduklarindan beri pek çok zarara ugramislardi. Bu durumdan kurtulmak ve Osmanlilar ile yeniden bir antlasma yapmanin mümkün olup olmadigini ögrenmek için gizlice Istanbul'a bir ajan gönderirler. Ajanlarinin, müsbet bir cevapla Venedik'e dönmesi üzerine Kanunî nezdine evvela Pietro Zen, onun yolda ölmesi üzerine yerine Tomaso Contarini Istanbul'a gönderilir. Ancak Kanunî tarafindan kabul edilmekle birlikte iyi muamele görmeyen bu elçiye Vezir-i A'zam Lütfi Pasa, bir antlasma yapilmasinin genis selâhiyet ve mezuniyete sahip olmakla mümkün olabilecegini anlatmak isteyerek, simdi Venedik'e dönmesini, fakat sehzâdelerin sünnet ve sultanin izdivaci dügünlerinde bulunmak üzere Eylül'de yeniden Istanbul'a gelmesini tavsiye etmisti. Bu sirada Venedik, Avrupa'nin siyasî durumu ve Imparator (Sarlken)'la Fransa Krali arasinda bir konferansin akdi karari sebebiyle Osmanlilar'la barismanin akillica bir hareket olacagini anladigindan, birçok fedakârliklarla barisi kazanmak istemekteydi. Bu gaye ile Istanbul'a gelen Venedik elçisi ile 20 Ekim l540'da imzalanan antlasma sonucunda Mora'daki Malvasia (Monemvasia) ile Anabolu (Napoli di Roma) Osmanlilar'a terkedildi. Dalmaçya ve Ege'de ele geçirilmis yerlerde Osmanli hâkimiyeti tanindi. Bu antlasmaya göre Venedikliler, 300.000 altin vermeyi de kabul ettiler. Buna karsilik kendilerine yeniden ticarî bazi imtiyazlar tanindi.5. Barbaros'un Fransa'ya yardim SeferiKanunî Sultan Süleyman, l54l yilinda Macaristan seferine çikarken Barbaros'u da yetmis gemiden mütesekkil bir donanma ile Adriyatik sahillerinin muhafazasi ile görevlendirmisti. Bu siralarda Sarlken, Cezayir üzerine yürümek niyetinde idi. Daha önce de temas edildigi gibi Barbaros Hayreddin Pasa, Osmanli donanmasi kaptan-i deryasi olmakla birlikte ayni zamanda Cezayir Beylerbeyligini de uhdesinde bulundurmaktaydi. Istanbul'da bulundugu siralarda yerine evlatligi Hasan'i vekil olarak birakmisti. Hasan, Sicilya'dan Cebelitarik'a kadar Avrupa sahillerini tehdid ediyor ve yeni dünyadan tasinan kiymetli mallari ele geçiriyordu.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 14-02-2007, 13:44   #103
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Bu tehdid ve tehlikeye bir son vermek isteyen Sarlken, bizzat kendisinin basinda bulundugu ordusu ile Cezayir üzerine yürüme karari alir. 65 parça kadirga, 400'e yakin nakliye ve yelkensiz gemi ile Cezayir üzerine hareket eder. Imparatorun da yer aldigi Doria idaresindeki donanma, 20 Ekim l54l'de Cezayir sahillerine gelir. Böylece yirmi bes bin kisilik bir kuvvetle Cezayir kusatilir. Ancak Cezayir kalesindeki Hasan Aga'nin, az sayidaki kuvvetinin büyük direnisi ve hava sartlarinin elverissizligi yüzünden Sarlken, Cezayir önlerinde büyük bir hezimete ugrar. Imparator, firtina yüzünden çogu batmis bulunan donanmasini güçlükle toparlayarak Ispanya'ya dönebilir.
Lütfi Pasa'nin, "Mel'un Ispanya Krali" diye isimlendirdigi Sarlken'in bu seferinde 80 pâre kadirga ile 200 parça karavele, kalyete ve kayiklarla toplam 500 kadar gemi ile Cezayir'e gelip Hasan Aga'ya teslim olmalari için bir mektup gönderdigini ve fakat bunun reddedildigini nakleder.
Cezayir'de basina gelen bu bozgundan sonra Sarlken, Fransa Krali I. François ile yeniden mücadeleye girisir. Zaten tek basina Sarlken ile basa çikamayacagini anlamis bulunan François, Preveze Zaferi'nden sonra yeniden Osmanlilar'a yaklasmak istiyordu. Bu sebeple Osmanlilar'dan yardim talebinde bulunur. Basindan beri Fransizlar'la is birliginden yana olan ve l532'de I. François ile iliski kurmus bulunan Barbaros'un da uygun görmesiyle Akdeniz'de Sarlken'e bagli bulunan yerlere karsi ortak bir harekete karar verilir. Böylece, Fransa'ya yardim karari alinir. Bu karardan sonra Barabors, Fransiz donanmasi ile birlikte müstakil bir harekâta memur edilir. 28 Mayis l543'te yaninda Fransiz elçisi oldugu halde Istanbul'dan hareket eden Barbaros, ll0 gemilik filosuyla Messina, Reggio ve Ostia gibi Italyan sahillerini vurduktan sonra 20 Temmuz'da Marsilya önlerine geldiginde burada törenlerle karsilanir. Burada, Fransiz donanmasinin hazirliklarinin tamamlanmasindan sonra 30 gemilik Fransiz donanmasi ile müstereken Sarlken'in müttefiki ve Savoi Dükü olan Charles'in elinde bulunan Nice'i muhasara eder. Sehir, 20 Agustos'ta ele geçirildigi halde, Fransizlarin gevsekligi ve iki yüzlü davranmalarindan dolayi iç kaleyi fethe lüzum görmedigi ve Fransizlarin bu tavrina çok kizdigi için Barbaros, kusatmaya son verir. Bundan sonra Türk donanmasinin kisi Toulon'da geçirmesi uygun görülür. Fakat alti ay kadar Güney Fransa'da kalan Barbaros, François'in, Sarlken ile anlasmasi karsisinda Istanbul'a dönmek zorunda kalir. Dönüs sirasinda da Cenova'da esir bulunan Turgut Reis'le birlikte orada esâret hayati yasayan birçok Müslüman ve Türk esiri de kurtarir. O, Cenova'daki Müslüman esirleri kurtardiktan baska, oradan da birçok esir ve ganimet alip l544 senesinin yaz aylarinda Istanbul'a döner. Kanunî tarafindan büyük deniz gazasinin kahramani sifatiyle kabul edilerek iltifatlara mazhar olur.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 14-02-2007, 13:44   #104
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

NICE SEFERI
Barbaros'un son büyük seferidir. Bundan sonra daha çok tersane isleriyle mesgul olan Barbaros, 6 Cemaziyelevvel 953 (5 Temmuz l546 )'da kisa bir hastaliktan sonra vefat eder. Cenazesi, sagliginda Besiktas'ta yaptirdigi medresenin yanindaki türbesine defnedilir sözü ölümüne tarih olarak düsürülmüstür.
Tabir yerinde ise çekirdekten yetisme diyebilecegimiz bir denizci olan Barbaros Hayreddin Pasa zamaninda Osmanli denizciligi, gücünün zirvesine ulasmisti. Onun mektebinde (ekol) yetisen degerli denizciler ve teskilâtli tersane sâyesinde bu güç varligini bir süre daha devam ettirmistir. Nitekim Piyale Pasa'nin kaptan-i deryaliga getirilmesi ile Turgud, Uluç Ali, Hasan ve Salih Reis'lerin de bulundugu Osmanli donanmasi Akdeniz'de güç ve varligini devam ettirdi. 6. Fransa'ya Ikinci Yardim Seferi l55l senesi baharinda hazirlanan 90 kadirgalik bir Osmanli donanmasi, Sinan Pasa idaresinde Egriboz'da bulunan Turgud Reis ile birleserek l4 Temmuz'da Malta önlerine gelip oradan da Trablusgarb'a hareket eder. Buranin, l530'da Malta'ya yerlesmis bulunan Saint Jean sövalyelerinin elinde bulunmasi, çevredeki Müslüman halkin mücadelesine sebep olmus, hatta bunlar, Kanunî'ye müracaatla yardim bile istemislerdi. Bunun üzerine Kanunî, Enderûn agalarindan Murad'i buraya göndermisti. Sinan Pasa, Trablusgarb önlerine gelince Murat Aga ile irtibat kurarak sehri kusatir. Nihayet l3 Agustos'ta sehir teslim olarak idaresi Murad'a verilmisti. Turgut Reis ise Karlieli Sancakbeyligine getirilmisti.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 14-02-2007, 13:45   #105
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Osmanli donanmasi l552 senesi ilkbaharinda Kaptan-i Derya Sinan Pasa komutasinda Bati Akdeniz seferine çikar. Donanma, Fransa Krali II. Henri'nin, Sarlken ile aralarinda meydana gelen düsmanlik yüzünden Osmanlilar'dan yardim istemesi üzerine ikinci defa olarak Fransa'ya yardima gidiyordu. Bu sefere Karlieli sancakbeyi Turgud Reis de katilmisti. Fransa elçisi Daramon da üç gemi ile Osmanli donanmasi ile beraberdi. Baslangiçta Fransa'nin yardim talebini kabul etmeyen Kanunî, daha sonra Avusturya ile aralarindaki nazik durum karsisinda Fransa'ya yardima karar verir. Karlieli Beyi Turgud Reis, Sicilya kiyilarini vurmaya memur edilmisti. Donanma Italya sahillerini dolasarak Napoli'ye gelir. Orada Fransiz donanmasi beklenir. Fakat beklenilen donanma gelmeyince yolda rastlanilir diye bir müddet kuzeye dogru seyredilir. Bu sirada Andrea Doria'nin Napoli tarafina geçecegi haber alinarak Turgud Reis'in tavsiyesiyle Ponza adalari tarafinda pusu kurulur. Pusuya düsürülen Andrea Doria yenilerek Sardunya adasina dogru kaçar. 5 Agustos l552'de cereyan eden bu hadisede Doria'nin 7 gemisi zaptedilir.
Bundan sonra gerek Sinan Pasa'nin, gerekse onun vefati üzerine yerine gelen Piyale Pasa'nin deniz seferleri vardir. Bunlardan biri, 966 (M. l558 )'de Ispanya sularinda dolasan Kaptan Piyale Pasa'nin, Minorka adasinin önemli sehirerinden olan Siüdadela'yi zaptetmesidir. Bundan baska yine Piyale Pasa maiyetinde Turgud ve Salih Pasalar bulundugu halde Italya sahillerini vurup Reçyo sehrini zapt etmis ve Afrika sahilindeki Oran'i, Ispanyollar'in elinden alip basarili bir sekilde geri dönmüstü. Bu olaydan sonra Ispanya ve Papa basta omak üzere Italya yarimadasindaki devletlerin tamaminin Osmanlilar aleyhine meydana getirdikleri ittifak, l559'daki Cerbe muharebesini dogurmustur.7. Cerbe Muharebesi Preveze'den l3 yil gibi kisa bir müddet sonra Trablusgarb'i zapteden Osmanlilar, Orta Akdaniz havzasina kesin olarak yerlesmislerdi. Kanunî Sultan Süleyman'in, Kuzey Afrika sahillerini takib ederek Cebelitarik'a kadar tirmanmasi ve dolayisiyle Türk hâkimiyetinin Bati Akdeniz'de de hissedilmeye baslanmasi, bu defa da babasindan Akdeniz siyasetini devr amis olan Ispanya Krali II. Philippe ( l556 - l598 )'i harekete geçirmisti. Fakat Türkleri Bati Akdeniz kiyilarindan uzaklastirmak gayesini güden bu tesebbüs, Ispanyol ve müttefiklerinin l560'da Cerbe'de agir bir yenilgiye ugramalari ile sonuçlanmisti. Fernand Braudel'in deyimi ile Ispanyol askerleri Türkler karsisinda "boylarinin ölçüsünü" almislar ve Akdeniz'de "Türk deniz üstünlügü" kurulmustu.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 14-02-2007, 13:45   #106
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Biraz önce ifade edildigi gibi, Trablugarb'in alinmasi ile Osmanlilar Dogu Akdeniz'den sonra Orta Akdeniz'e de kesin olarak yerlesmislerdi. Trablusgarb'in, Osmanli idaresine geçmesi ve hâkimiyet mücadelesinin Bati Akdeniz'e kaymasi, Malta'daki Saint Jean sövalyelerini oldukça rahatsiz ediyordu. Zira burasi onlar için stratejik ve ekonomik degeri hâiz önemli bir mevki idi. Bundan baska yavas yavas siranin kendilerine geleceginden de korkuyorlardi. Bu sövalyelerin gayretleri ve babasinin siyasetini sürdürmek isteyen Ispanya Krali II. Philippe ile Papa'nin tesvikleri sonucu Ispanya, Papalik, Cenova, Floransa, Sicilya, Malta, Napoli ve Monaco gibi Akdeniz'deki Hiristiyan devletler, bir ittifak kurmuslardi. Basi sikistikça Osmanlilar'dan yardim isteyen Fransizlar ve Osmanlilar ile bir baris antlasmasi imzalamis bulunan Venedikliler, fiilen bu ittifaka girmemekle birlikte, gizlice müttefikleri desteklemeye devam ediyorlardi.
Akdeniz'deki Hiristiyanlar tarafindan meydana getirilen bu ittifakin duyulmasi üzerine Piyale Pasa Istanbul'a çagrilir. Hazirliklarini tamamlayan Piyale Pasa, 20 parça gemi ile baslangiçta müttefik donanmayi Malta istikametinde aradiysa da onlarin Cerbe sularinda oldugunu ögrenince Turgud Reis kuvvetleriyle birlesmek üzere buraya gelir. Bu arada 200 gemiden mütesekkil müttefik donanmasi, 2 Mart l560'da Cerbe'ye asker çikarmisti. Bu esnada Trabusgarp'ta bulunan Turgud Reis adina adayi idare eden yerli bir seyh, adayi müttefik donanmaya teslim eder.
l3 Mayis l560'da Cerbe önlerine gelen Osmanli donanmasini gören düsman, bir hayli telaslanir. Bununla beraber Cerbe adasindan 7 - 8 mil uzakta bulunan birlesik düsman donanmasi ile Osmanli donanmasi arasinda l6 Mayis l560'da büyük bir deniz savasi meydana gelir. Bizzat Piyale Pasa'nin bildirdigine göre 3 gün 3 gece devam eden savas sonunda düsmanin 20 kadirgasi alinmis, bunlardan biri yakilmis, 26 gemisi ele geçirilmis, bir kismi da kaçip kurtulmustu. Osmanli donanmasinin top atesine baslamasi üzerine heyecanlanan Giovanni Doria, gemilerine demir aldirtarak derhal denize açilir. Denize açilan müttefik donanmasi, Osmanli gemilerince bir hayli yipratilir. Bu hengamede genç amiral Giovanni Doria, karaya sürünmekle birlikte canini kurtararak Sicilya'ya dogru kaçabildi. 60 kadar gemisini kaybeden müttefik donanma müthis bir bozguna ugramisti. Bu bozgun haberi Ispanya ve Italya'da derin bir teessüre yol açti.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 14-02-2007, 13:45   #107
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Genç Doria'nin kaçmasi üzerine Don Alvaro, saglam surlari bulunan Cerbe kalesine siginmak zorunda kalir. Bu deniz zaferinden sonra Osmanli kuvvetleri kaleyi kusatirlar. Turgud Reis'in de katildigi ve Trablus Eyâleti'nin, Trablus, Kayrevan, Sfeks gibi sehirlerin piyade ve süvari kuvvetlerini de beraberinde getirerek yaptigi kusatma 80 gün sürer. Böylece üç aya yakin bir kusatmanin sonunda 3l Temmuz l560'da Don Alvaro bir gemiye atlayarak kaçmak istediyse de Turgud Reis tarafindan takib edilir. Kurtulus imkâni bulamayan Don Alvaro, esir olarak teslim alinir. Büyük bir zaferle sonuçlanan bu savas, müttefiklere 20.000 kadar ölü ve 5000 kadar da esire mal olur. Bu zafer sonunda ada Turgud Reis'e verilir. Piyale Pasa ise Trablus'a ugradiktan sonra tekrar Istanbul'a döner.
Türk denizcilik tarihinin sanli muharebelerinden biri olan Cerbe Zaferi, Akdeniz'deki Osmanli hâkimiyetini perçinleyip kuvvetlendirmistir. Filhakika, XVI. asirda Osmanli donanmasinin kazandigi büyük ve kesin zaferlerin basinda gelen Cerbe Savasi, Osmanlilarin, Bati Akdeniz'den çikarilamayacagini isbatlamis görünmektedir. Bunun içindir ki II. Philippe, ugradigi yenilginin intikamini almak yerine, aradaki anlasmazligi ortadan kaldirmak ve barisa kavusabilmek için Istanbul'a elçiler göndermeyi tercih edecektir
  Alıntı ile Cevapla
Alt 14-02-2007, 13:45   #108
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Cerbe'de gâlib gelen Osmanli donanmasi, Avusturya elçisi Busbecq'in müsahedelerine dayanarak belirttigi gibi esirler, ganimetler ve yedeginde düsmandan zaptolunan gemilerle Piyâle ve Turgut Pasalarin emrinde Dersaâdet (Istanbul)'e gelmis ve burada merasimle karsilanmisti. Ilk Osmanli kadirgasi, Salîb ( Haçli ) donanmasinin, Hz. Isa'nin çarmiha gerilmis tasvirini tasiyan büyük bayragini denizde sürüyerek ilerliyor ve bunlari diger Hiristiyan bayraklarini ayni tarzda sürükleyen gemiler takip ediyordu. Düsmandan zaptolunan kadirgalarin direk ve küpesteleri alinarak basit birer tekne haline sokulduklarindan Türk gemilerinin yaninda küçük ve adi seyler gibi görünüyorlardi. Kaptan Pasa gemisinin arkasinda esir alinan düsman komutanlari ve asilzâdeleri görünüyordu. Toplarini atesleyerek alay köskündeki Pâdisah'i selâmlayan donanma-yi hümâyûnun hasmeti ve kazanilan zaferin büyüklügü, Sultan'in üzerinde en ufak bir gurur isareti dogurmamisti. Bu duruma hayret eden Avusturya elçisi Busbecq, Kanunî'nin vezirlere " Iste insan bunlari görüp te tekebbüre kapilmamali, her seyin Cenâb-i Hakk'in inâyetiyle oldugunu fikredip , Allah'a sükürler etmelidir" dedigini nakleder. Yine Busbecq, Kanunî'yi dinî vazifelerini ifâya ve câmiye namaza giderken gördügünü, hâlinde ayni husû ve hüzün isâretini müsahede ettigini yazmaktadir. Bu ifadeler, Kanunî'nin, ne derece yüksek bir Islâmî ve manevî olgunluga sâhip oldugunu göstermektedir. Gerçekten bu hal, degil hükümdarlarda velilerde de çok az rastlanilan manevî bir kemâl tezahürüdür.8. Malta KusatmasiOsmanlilarin zaferi ile sonuçlanan ve onlarin Bati Akdeniz'den çikarilamayacagini bir kere daha ortaya koyan Cerbe muharebesinden sonra dikkatler Malta'ya çevrilir. Zira Misir, Trablusgarb, Cezayir ve diger bazi mühim yerlerin idare ve emniyeti, Malta'nin Osmanli idaresinde bulunmasini gerektiriyordu. Daha önce temas edildigi gibi Rodos Adasi'nin Osmanlilar tarafindan fethini (l522) muteakip Malta Adasi, Sarlken tarafindan buradan çikarilan Saint Jean sövalyelerine verilmisti. Ada, kisa bir zaman içinde sövalyeler tarafindan pek mustahkem bir hale getirilmisti. Cezayir yolu üzerinde bulunan adadaki sövalyeler, korsanlik faaliyetlerini sürdürüyor, Türk ticaret gemilerini vurmak suretiyle Osmanli ticaretine zarar veriyor ve nihayet Osmanliar aleyhine olan savaslara (Preveze ve Cerbe gibi) istirak ediyorlardi. Ayrica Hiristiyan korsan gemileri de burada kendileri için çok güvenli bir siginak buluyorlardi. Iste bütün bu sebepler gözönüne alindigi zaman Osmanlilar bakimindan Malta'nin fethi kaçinilmaz bir gereklilik olarak ortaya çikiyordu. Ispanyollar ise Malta'nin fethinin sonunda Osmanli donanmasinin Sicilya, Napoli ve havalisine gelecegini bildiklerinden, Malta'nin savunmasina büyük bir önem veriyorlardi. Bütün bu diplomatik ve stratejik düsüncelere ragmen Osmanlilar, Malta seferi konusunda pek istekli görünmüyor veya en azindan acele etmiyorlardi. Fakat bu siralarda saray için alinan esyayi getiren bir Türk gemisinin Zanta ve Kefalonya adalari arasinda 7 (yedi) Malta korsan gemisi tarafindan zaptedilmesi, adanin, Osmanlilar tarafindan zapti hakkindaki tasavvur ve düsünceyi meydana çikardi.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 14-02-2007, 13:46   #109
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Yillardan beri "ahali-i Islâm-i nüsret encâma zarar ve hasaretten hâli olmayan" Malta sövalyelerine ait "kila' ve buka'in kal' ve kam'ina" karar verilince yani Malta'ya sefer karari alininca, büyük bir hazirliga girisilir. Haliç, Gelibolu ve Sinop tersanelerinde yeni gemiler insa ve mevcudlar tamir edilip kalafatlanirken, bazi gönüllü reisler için Rodos'ta l8 oturakli kalitalar yaptirilmasi yoluna da gidilir.
Malta üzerine gönderilecek kuvvetlere Besinci Vezir Kizilahmedlü Mustafa Pasa serdar tayin edilerek seferin bütün selâhiyeti kendisine verilmisti. Donanma ise Cerbe gâlibi Cezayir Beylerbeyi Kaptan-i derya Piyâle Pasa'nin emrine verilmisti. Ayrica Beylerbeyi Turgud Pasa (Reis)'ya da emirler gönderilerek Piyâle Pasa'ya yardimda bulunmasi istenmisti. Mühimme Defterlerindeki kayitlardan anlasildigina göre bu konuda Turgud Reis'e biri 25 Rebiülevvel 972 (3l Ekim l564), digeri de bundan dört gün sonra 29 Rebiülevvel 972 (4 Kasim l564)'de gönderilmistir.
Osmanli donanmasi, 29 Mart l565'te 300'e yakin irili ufakli gemi ve 40-50 bin kisiden mütesekkil muazzam bir ordu ile Malta'ya hareket eder. l9 Mayis'ta adaya varilarak karaya asker çikartilir. Kanunî'nin emir ve tavsiyelerine ragmen çok tecrübeli bir denizci olan Turgud Reis gelmeden kusatmaya baslanarak yanlis mevkilere hücuma geçilir. Bununla beraber Turgud Reis'in aldigi önlemlerle bu hatalar düzeltilir. Ancak Turgud Reis, hücum yapildigi sirada (l8 Haziran) Sant Elmo burçlari önünde, atilan bir top güllesinin çarptigi kayadan firlayan bir tasin basina isabet etmesiyle yaralanir. Dört gün ve gece kendini bilmeden (koma hali) yatar. Burçlarin feth edildigi besinci günü (23 Haziran) vefat eder. Cesedi bes parça kadirgasiyle Trablus'a gönderilip orada yaptirdigi câmi ve medresesinin yanindaki türbesine defnedilir.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 14-02-2007, 13:46   #110
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Saint Helen kalesi on yedi günde (24 Haziran l565) alinmakla beraber asil maksat olan Malta muhasara edilir. Bundan sonra siddetlenen çarpismalar, Osmanli ordusunda büyük zayiatlara yol açar. Sicilya genel valisinin Ispanya, Fransa ve Papa'nin destegiyle 72 kadirga ve on bin askerle yardima gelmesi ve deniz mevsiminin geçmekte oldugunun görülmesi üzerine kalenin alinamayacagi anlasilarak kusatmaya son verilir. Serdar Mustafa Pasa, Turgut gibi büyük bir denizci ile takriben 20.000 askerin sehâdetine mal olan bu kusatmayi kaldirarak ll Eylül'de asker ve malzemeyi gemilere yükleyerek denize açilir. Bu muvaffakiyetsizlik üzerine Malta seferi için Serdar tayin edilen Mustafa Pasa vezirlikten azl olunur.
Fethi için büyük hazirliklar yapilan ve maalesef büyük zayiatlara sebebiyet veren bu kusatmanin kaldirilmasina, kalenin hem müstahkem bir mevkide bulunmasi, hem de saglam surlarla çevrili olmasinin yaninda ada, geregi gibi abluka altina alinamiyordu. Bu da kaleyi müdafaa edenlere disardan devamli yardimlarin gelmesine sebep oluyordu. Bu arada kusatma planinda yapilan büyük hatalar, kusatmanin uzamasindan dolayi donanmanin maruz kaldigi erzak ve malzeme sikintisi ile orduda hastaligin bas göstermesi gibi durumlar, adanin fethine imkân vermemisti.
  Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın


Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir)
 

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Türkiye`de Saat: 14:19 .

Powered by vBulletin® Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2

Sitemiz CSS Standartlarına uygundur. Sitemiz XHTML Standartlarına uygundur

Oracle DBA | Kadife | Oracle Danışmanlık



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580