![]() | |
| Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
| | #14 | ||
| Guest
Mesajlar: n/a
| Meclis İradesine Karşı Mustafa Kemal'in İradesi Mustafa Kemal Paşa, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni topladıktan sonra, onu, günün değişen ve her yöne çekilebilecek akımlarına karşı sürüklenmeye bırakmak niyetinde değildi. Tam tersine, Türkiye Büyük Millet Meclisi, onun için, kendi deyimiyle, --inkılapların birlikte gerçekleştirileceği-- bir araçtı. Yalnız eylem birliği açısından değil, aynı zamanda otoritesinin de hukuksal kaynağını oluşturan bir araç. Bu yüzden, belli durumlar ortaya çıktığı ve Meclis'in iradesi kendi iradesine ters düştüğü zaman, hiç duraksamadan, doğru bildiği biçimde kendi eylemini sürdürmüş ve Meclis'i de kendisini izlemek zorunda bırakmıştı. Bu konudaki en doğru yargılardan birini yine Falih Rıfkı dile getirmiştir: --Söyler, inandırır, zora getirir, susturur, fakat Meclissiz yapamaz.-- (Atay, 1969:289). Açılıştan hemen sonra, Kavaklı Fevzi Paşa'nın (Fevzi Çakmak) , İstanbul'dan gelmesi ve Meclis'te Padişah'ın aciz durumunu anlatarak, Mustafa Kemal'i destekleyici bir konuşma yapması, Atatürk'e çok yardımcı olmuştur (Gençosman, 1980:119-125) . Meclis'le Mustafa Kemal arasındaki ilk önemli çatışma, 4 Eylül 1920 tarihinde çıkar. Bu tarihte, Tokat Milletvekili Nazım Bey, 89'a karşı 98 oy ile İçişleri Bakanlığına seçilir (Bilindiği gibi, o dönemde, Bakanlar doğrudan doğruya ve tek tek Meclis tarafından seçilmektedir) . | ||
|
| Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
| Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
![]() | ![]() |