![]() | |
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
![]() | #51 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Madenciye Ağıt yeni çeltek ocağı’ndan yükselir yükselir çığlıkları yanar bedenler yitip gider yitip gider umutları yazgıları kömür gibi kazar bitmez yerin dibi oy... bir tas yemek biraz ekmek güneş görmez hiç yüzleri oy... oy gülüm... hasret çöker yüreklere toprak dolar gözlerine haber ulaşır köyüne yetim kalır oğlu kızı oy... oy gülüm... bir gün gelir ocaklardan kazma kürek ellerinde oy yürüyünce yeryüzüne değişecek yazgıları oy... oy gülüm... söz-müzik: grup yorum | ||
![]() |
|
![]() | #52 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Onaltı Mart dağ gibi yiğidim zeybeğim yoldaşımsın oğlum kızım yüreği sinesine sığmayanımsın buzlu çekmecelerde kız buzlu çekmecelerde erkek ve buzları eriten sessiz ezgi nasıl bir şeysin ki kucağında ninnilenir dağlarımızın geleceği göğe çevir gözünü namlu göğe çevir korkunçsun bomba sus sus düştüğün yerde ne olur sus bomba sus basma gürültünle taze soluğuma yolum uzun sus göğe çevir gözünü namlu göğe çevir eli kulağında bitecek cehennem dolanı yunup arınacak kara basanından soluklanacak derslikler bitecek halkımın özlemi süt toprak torna üretenin olacak bitecek yurdumun özlemi sesini bulacak her karışı sesini bulacak beyazıt güvenin sevginin sesini hepsini görür nasılsa nasılsa hepsini yaşar havada kalmaz mutlak bulacak avazım kendine bir yer çitler kesilir birer birer cop ve bomba alt edilirler biz ki gürleyen birer volkanız beyazıt patlayan krater mart’ın onaltısında yedi can düştük gün ortasında yedi can bin dallı yasemen olup yeşerdik faşizmin karşısında yedi can çaldığım özgürlük ateşini ülkemin koynunda büyütmek değil lale bahçelerinden değil barut yakan avazdan (soluktan) geçer söz-müzik: grup yorum Sasa Horonu müzik: grup yorum | ||
![]() |
![]() | #53 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Yürek Çağrısı 1991 Madenciden indim maden ocağına kara elmas diyarına yeryüzü sıcak olsun diye dost yıllar boyu kazma salladım buskunca bu zindanda çocuklarım gülsün diye dost oysa bizim evde gülen yok yürü derler yürü derler açlığa yürü derler kara elmas tabut olmuş gerekirse ölün derler günü gelir utanmadan ağlaşana gülün derler yalanlara artık sabrım yok bugün maden ocağına kara elmas diyarına inmedik selam olsun sana dost ölesiye ışık hasretiyle solmuş bu yüzlere grev grev güneş doğmuş dost artık kaybedecek birşey yok yeraltında ezilenler yeryüzüne seslenirler madenler bizim derler gerekirse ölüm derler günü geldi grev derler dost artık kaybedecek birşey yok Zonguldak yerin derinliklerinden geldiler ellerinde susmak bilmeyen bir yeraltı güneşiyle ne kadar diplere bastırılsa o kadar boğulmak bilmez yankısıyla yüreklerinin ağır ağır geldiler... sonra hergün geldiler artarak geldiler kadınları çocukları ve alkışlarıyla yoğurt mayalar gibi geldiler pişkin ekmekleri bölüp de paylaşır gibi su gibi ateş gibi her gün yeni ağızlar eklendi ağızlarına yeni yollarla tanıştı ayakları her gün yeni kabuklar çatladı yeni kulaklar işitmeye başladı söylediklerini bir kent oldular sonunda ve adını değiştirdiler ülkenin şiir: kemal özer söz-müzik: grup yorum | ||
![]() |
![]() | #54 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Evindar ey hevalo evindar tu ji wek mın birındar hene gelek weki me belki zedetir ji me çiya bilind dibin jor cihan dibe keska sor her du rewşa ve ji ne denge saz’a evine ey sevdalı ey sevdalı arkadaş sen de yaralısın benim gibi bizim gibileri çok belki bildiğimizden de çok dağlar yüksek olur dünya gökkuşağı olur yaşamın bu iki gözkamaştırıcılığı sevda sazının sesi olur söz-müzik: ciwan haco | ||
![]() |
![]() | #55 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Çerkes çerkes halk şarkısı Büyü Bebeğim büyü güzel bebek büyü ninniler büyütmez seni baban şimdi dağlardadır bakar ufuktan gözleri (gelir yenince düşmanı) dağlarda sesler yükselir sesler türküyle beslenir ne yenilmek ne de yılmak seslerden zafer beklenir kara sevda göz bebeğim yarınlarda gül bebeğim bir gün baban döner geri ellerinde gül bebeğim söz: adnan yücel müzik: grup yorum | ||
![]() |
![]() | #56 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Sevda Türküsü (Tayad Türküsü) kuraktı toprak gökyüzü karanlık bizler suskun birer ana babaydık eylül zindanlarındaki çağrıyla uyandık korkulu düşten uyandık direniş boy attıkça zindanlarda dayandık zulüm kapısına dayandık ses verdik evlatların haykırışına yıktık korku kalelerini yıktık tutsaklık zinciri kırılıncaya dek omuz omuzayız yürek yüreğe onurumuz karanfillerimizle yürüyoruz meydanları inleterek söz-müzik: grup yorum | ||
![]() |
![]() | #57 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Düşman Çizmesi Altında Yurdum girdiler kapılardan girdiler pencerelerden mektuplardan kitaplardan telefonlardan girdiler kirlettiler ve gecemizi girdiler ağrıttılar ve gündüzümüzü işimize saygımızı ölümüze acımızı sayrı yatağımızı özlemlere sevgilere sular gibi akışımızı kıyımlara kıranlara türkü türkü bakışımızı girdiler kirlettiler insan onurumuzu insan yüzü güzeldir çirkindi bunlarınki insan yüzü sıcaktır soğuktu bunların ki elleri el değildi eli andırıyordu gözleri göz gibiydi bakışsızdılar göğüse benzer bir kafesti taşıdıkları içinde yürek yoktu kapıların arkasında emeklememiş beşiklere belenmemişlerdi karda tipide girdiler akşam sofralarında evlerimize yoksul sabah çaylarında girdiler girdiler öpüşürken kuytuda okşarken saçlarını çocuğumuzun avutmaya çalışırken acılımızı duyumsarken sevincini insan oluşumuzun girdiler bağlarken mektubumuzu dertleşirken kapısında kırkıncı odamızın girdiler evlerimize en ağrıtan yerinde bir özlem türküsü bunalmış bir kahkahanın orta yerinde taş gibi yorgunluğunda bir güzelim düşün ölümcül sayrılıkta umarsız yalnızlıkta kağıttan kaleler yüzdürürken geçmiş sularımızda uçurtmalar salarken umut göklerimize kucaklarken dostlarımızı telefonlarda girdiler evlerimize çirkindiler korkaktılar yarınsızdılar geldiler itilerek girdiler irkilerek kararttılar gecemizi ısırdılar karanlıkta kanattılar türkümüzü kırdılar çiçekli dallarımızı tükürdüler içine ekmeğimizin ağrıttılar ağrımızı ağrıttılar dünya dünya ağrıttılar vatan vatan düşman çizmesi altında yurdum sürdüğüm toprakta gözü öğüttüğüm unda dokuduğum kumaşta çekip alıyor soframdan uğrunda alın teri döktüğüm ekmeğimi tütünümü ne varsa düşman çizmesi altında yurdum hava barut kokuyor haritam kan içinde söz eylemini bitirmiş silahın eylemidir şimdi göğsümüzde umudun çapraz fişekliği söz: kemal özer müzik: grup yorum | ||
![]() |
![]() | #58 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Çay Berbena kürt halk şarkısı Yürek Çağrısı dalların sevdası düşmüş toprağa umutlar sığmıyor meydanlara gözlerinde umut yüreğinde aşk bağdaş kurar mısın soframa isterim ki senden isterim ki inancıma aşık zindanıma ışık olasın yürüyesin gönlümü yollarına sarasın beni sarasın mendilinde öfke çıkınında bilinç uykusuz kalır mısın kitaplarıma dudağında alev avucunda sevinç kulak verir misin çığlığıma isterim ki senden isterim ki yılgınlıkta inanç zulme karşı direnç olasın yürüyesin gönlümün yollarına sarasın beni sarasın söz: adnan yücel müzik: grup yorum | ||
![]() |
![]() | #59 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Ay Doğar (Gerillanın Türküsü) ay doğar ayan beyan çıkar dağın ardından serin bir rüzgarım ben geçerim buralardan eviniz yokuşta mı bir kurşun atışta mı iniverdim şu dağdan uyanık mı düşte mi ateşler tattım geldim türküler yaktım geldim ay öptü gözlerimi korkuyu yıktım geldim söz-müzik: grup yorum | ||
![]() |
![]() | #60 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Ulaşır Sana köyümde açmıştır şimdi nar çiçekleri özlem özlem yüreğimden sevda sevda türküler söylesem sana tel örgüler arasından ulaşır m’ola o en güzel yarınlara erişir m’ola kör baskılar karanlıklar demir kapılar taş duvarlar olsa da dört bir yanımda söylerim türkümü sana kuş sesinden dağ yelinden ulaşır sana ulaşır sana... o en güzel yarınlarda erişir sana söz-müzik: grup yorum | ||
![]() |
![]() |
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
![]() | ![]() |