![]() |
GERİ DÖN Alışırım zannettiğim yokluğundan acılanmam Vazgeçmek zor senin o büyülü tuhaf sıcağından Dön demeye utanırım zavallı korkularımdan Arkasına saklandığım gururumdan Geri dön geri dön Ne olur geri dön Uzanıp tutuver elimi bir gün Utanır diyemem ne olur geri don Olur da bir gün sen de özlersen Olur da bir gün sen de gözlerimle buluşmayı istersen Uzanıp tutuver elimi bir gün Utanır diyemem ne olur geri dön Herşey bana seni hatırlatır unutmak isterken Utanırım hep o acılı şarkılarda ağlarken Bazen bir dost ya da bir çicekle evime gelirsin Herşey seni hatırlatır da yeniden... |
YETER Hep bin bir maske ve bin bir duyguda Hep karmaşa sen ve senden başka Bin insana dönüp yaşıyorsun Parça parça her duygunu olmaz... Yeter yeter beni bırak seninle kendi halime Yeter artık içindeki yabancıya söyle gitsin Hüzün olup binbir damga vuruyor sevgim üstüne Yeter gidip o sevgisizliğinde kendi tükensin Hep yarım yarım ve erken yaşanan Her sevgiden izler var içinde Çizgi çizgi ve silemiyorsun Onları bir türlü hayır olmaz... |
BU GECE Al beni götür kanatlarında Bu gece uçurup diyar diyar Sev beni sevilmediğim kadar Unuttur yanlız yaşadığım her geceyi öyle... Gel gör beni boğuk karanlıklarda Sar biraz ki doğmasın sabahlar Al sevgim hiç vermediğim kadar Unuttur yanlız yaşadığım her geceyi öyle gel Sev...işte yeminler edeyim aşka Belki bir daha hiç tutulmazlar İnanmasan bile gel İnandığım ne var ne yoksa Hiç vermediğim kadar |
DAĞLAR DAĞLAR Başımda saçlarım karlı Deli rüzgarlarım vardı Ovalar bana çok dardı Benim meskenim dağlardır dağlar Şehirler bana bir tuzak İnsan sohbetleri yasak Uzak olun benden uzak Benim meskenim dağlardır dağlar Kalbime benzer taşları Heybetli öter kuşları Göğe yakındır başları Benim meskenim dağlardır dağlar Yarimi ellere verin Sevdamı yellere verin Yelleri bana gönderin Benim meskenim dağlardır daglar Bir gün kadrim bilinirse İsmim ağza alınırsa Yerim soran bulunursa Benim meskenim dağlardır dağlar |
ÇOCUKLAR GİBİ Bende hiç tükenmez bir hayat vardı Kırlara yayılan ilk bahar gibi Kalbim hiç durmadan hızla çarpardı Göğsümün içinde ateş var gibi Başını göğsüme sakla sevgilim Güzel saçlarında dolaşsın elim Bir gün ağlayalım bir gün gülelim Sevişen yaramaz cocuklar gibi Hissedince sana vurulduğumu Anladım ne kadar yorulduğumu Sakinleştiğimi durulduğumu Denize dökülen bir pınar gibi Sözün şiirlerin mükemmelidir Senden başkasını seven delidir Hüzün çiceklerin en güzelidir Gözlerin bilinmez bir diyar gibi |
TÜKENECEĞİZ Ne böyle senle ne de sensiz Yazık yaşanmıyor çaresiz Ne bir arada ne de ayrı Olmak imkansız hiç sebepsiz Ne hayallerle ümitlerle Mutlu olmaktı dileğimiz Suçlu ne sensin ne de benim Şimdi sensizim sen de bensiz Biran gelip de küllenince Yüreklerimiz dinlenince Başka sevgilerde teselli bulunca İste biz o gün düşüneceğiz Etrafımızı sarıverecek Bir boşluk ki asla bitmeyecek Herşey bir anda anlamsız gelecek İşte biz o gun tükenecegiz |
BİR BAŞKA AŞKLAR İçimdeki umutlar bir bir yitip gidiyorken Hayatı sırça bir köşk gibi diye tanıyordum Dahası ne bebektin bir tanem Her aşkla biraz büyüyordun ve bir anda Bir başka aşklar hep alev Tutuşup da birden yeni baştan oldun Kendi canımda İçimde kavga eden senler bir bir barışıyor Ömrüme senden de önemli bir şey karışıyor Daha dün bebektin birtanem Kendini birşey sanıyordun ve bir anda... |
BİN DOKUZYÜZ KIRKBEŞ Gel asırlardan uzan da tut ellerimi sımsıcak Yoksa bendeki çocuk da böyle çaresiz kalacak Öfke ile beslenen çocuklar yanlızdırlar Ve ümitleri çiceklerden acıları tarihlerden Senin gibi benim gibi onlar da hep insandılar Ve sevgiye inandılar ve saygıya inandılar Senin gibi benim gibi Onlar biraz terkedilmiş biraz küskün çocuktular Sanki biraz önce bilmiş Sanki yetersiz sevilmiş Sanki utandılar kavgadan ve sustular Öp incilenen goz yaşları kurusun inançlarında Sene bin dokuzyüz kırkbeş onlar da hep insandılar Ve sevgiye inandılar ve saygıya inandılar Senin gibi benim gibi... |
DEĞER Mi HİÇ Bir rüya görür gibi Seninle bulutlara uçtuğumda Bir ateş yakar beni Sevginle tutuştuğumu sanırdım Yağmur olup damla damla Öperdim öperdim dudaklarından Bir nehir gibi cağlar Akardım akardım damarlarından Değer mi hiç değer mi hiç Değer mi değer mi değer mi söyle Bir rüya Üç Aylık Sürer mi sürer mi sürer mi böyle Değer canım değer elbet Değer bir tanem aşk için her şeye Ne hayal nede gerçek Engel mi kanatlanmadan uçmaya |
GİT Madem ki istiyorsun öyleyse durma git Beni düşünme rahat ol yalnız kalabilirim Sende bilirsin hiç bir acı sonsuza dek sürmez Hatta her an yeniden sevebilirim Olmazdı bende biliyorum haklısın haydi git Korkma seninle gerçekten dost olabilirim Aslında bende uzun zamandan beridir sana Ayrılmak istediğimi söylemedim haydi git Git...Git...Gitme dur ne olursun Gitme kal yalan söyledim Doğru değil ayrılığa daha hiç hazır değilim Aramızda yaşanacak yarım kalan bir şeyler var Gitme dur daha şimdiden deliler gibi özledim İkimiz içinde doğru olan böylesi git İnan bana sandığın kadar üzgün değilim İçimde yepyeni bir hayata başlamanın Sevinci ve heyecanı var artık git... |
KOLAY DEĞİL Biraz daha sarıp sarmala beni Biraz daha dokun yalnızlığıma Biraz anla ne demek istediğimi Biraz dinle duygularımın dilini Biraz daha kal da düşün yeniden Biraz anla bendeki bu hüzün neden Biraz anla biraz dinle biraz da sev... Kolay değil kolay olmaz o kadar Kolay değil olursa bu bir olay İki insan sevgiyle bir arada Kolay değil olursa bu bir olay Bin bir defa ah su kalbim kırıldı Bu izler hep o eski acılardan Cesaretim hemen hemen hiç kalmadı Çok denedim denedim ama olmadı |
BENİ UNUTMA Bir gün daha yaşandı ve bitti Küçük sevinçleri ve küçük kederleriyle Her hangi bir gündü çok önemli değildi Seni düşündüğüm bir kaç andan başka Bilirim herkes boyuna düşeni yaşar Ve her yeni günde değişir hep bir şeyler Sende kendi payından bir hatıra seç ne olur Ve o ben olayım unutma beni unutma Beni unutma unutma beni unutma Bilirsin unutulmak dokunur ya her insana Sende kendi payından bir hatıra seç Ve o ben olayım unutma beni unutma Bilir misin seni gerçekten sevdim Sevdiğim daha bir çok şeyin arasında Bir tek seni seçtim hatıralar arasından Sebep diye bir küçük mutluluğum |
AH MAZi Titresin bir mum alevinde o eski günler Bir gümüş çerçeveden seyret yine maziyi Bir nezaket bir ince söz belki O sararmış resmin hayat bulur yeniden Ah nerede hani ah nerede hani Bir şiir gibi narin ve sevdalıydı geçen o zaman Ah yanarım yanar ah yüreğim sızlar Bu bir vazgeçiş mi yoksa Bir hasret ki her sabah gün ağarırken ben Dilerim yeter ki gün eksilmesin penceremden Bir nezaket bir ince söz duvarda belki O sararmış resmin hayat bulur yeniden Kaldırımlara sümbüli bir yağmur inerdi Ve tiz bir kadın sesinde bir devir inlerdi |
ÜNZiLE Ünzile insan dolu On kardeş beşi ölü Büyüdükçe un ufak Ve gelirde görücü İnci gibi dişi Görücü bilir işi Söğüdüm ağlar gider Olur hatun kişi Varmadan sekizine Ergin oldu ünzile Hem çocuk hem de kadın On ikisinde ana Bir gül gibi al ve narin Bir su gibi saydam ve sakin Susar kadın ünzile Yağmuru kim dokuyor Ünzile kaç koyun ediyor Dayaktan uslanalı Hiç bir şey sormuyor Korkar durur gitmez Koyun en son çitine İnanır o sınırda dünyanın bittiğine Ünzile insan dölü Bilinmezlere gebe Sırların mihnetini Yükleyip de beline |
SONBAHAR Alır gider beni sarı rüzgarlarıyla sonbahar Gelir anılardan bir davet çocukluğum canlanır Bir varmış bir yokmuş diye başlardı bütün masallar Hani nerede o masum ve daha bozulmamış rüyalar Sedef sedef olurdu acardı nilüferler Ve kanatları tulden fildişi kelebekler Bir martı misali tek başıma uçardım Hani nerede üstünde uçtuğum mor denizler Sevgiden saygıdan bir altın kafes ordum İnançlarım kilit kilit oldu üstüme Asıp bedenimi bendeki beni gördüm Hani nerede uğrunda azaldığım değerler Ellerim soğuk şimdi üşüyor dudaklarım Göğsüne düştü başım o çiçekten yıllarım En son baharmış... |
ALİ Namluna dayanır yola dalarsın Duruşun bakışın yaman be Ali Boşuna tetiği ne kurcalarsın Var daha ateşe zaman be Ali Yıllanmış bir çınar pusuluk yerin Neredeyse gelecek beklediklerin Var iki atlı can-ı kederin Desene işleri duman be Ali Onu sen büyütte söğüt boyunca Kendini ellere versin o gonca Sözüme kanmadın vurdu uyunca Köylündü gözünü yuman be Ali Geldiler beklenen çiftler ormana Duruyor iki genç ne hoş yan yana Bir kursun kadına birde çobana İnlesin orman be yıllarca Ali Görünce uzanmış yar kucağına Boynunu dolamış zülfü bağına Kurşunu kahpeye atacağına Kendine çevirdin aman be Ali |
YANLIZCA SİTEM Vurgun yemiş misali gönlüm tutuldu aşka Ciğerimden yanıyorum ben bu defa başka Bu yangın benle ölünceye dek yaşasın varsın Dünyanın o son günü sen beni arayacaksın Doymadım doyamadım sevmelere seni ben Kimseyi koyamadım yerine yeniden Saymadım sayamadım sensiz gecen yılları Ne inkar ne itiraf bu yalnızca sitem Zannetme bir gün geri dönmek değil niyetim Hasrete teslim oldum asla gelmeyeceğim Bu yangın benle ölünceye dek yaşasın varsın Dünyanın o son günü sen beni arayacaksın |
SARIŞINIM Bir eda bir çalım aldın başını gittin Ne kadar mahzun bir şeyi terkettin Avunurken olur olmaz aşklarla Seni hem sevdim hem senden nefret ettim Ne sen unuttun ne ben unuttum Aldatma kendini gel Yanıyor içim eriyor içim Eskisinden de beter Gel gel sarışınım gel Gel sana alışığım gel Gel gel gün ışığım gel Gel çok karışığım gel Bir ateş ki alev alev yanar içimde Saçının kokusu kaldı ellerimde Yatağımda deli gibi döner dururum Dolaşır sanki hayalin hala tenimde |
GEÇER Hep aynı hikaye gönlüm düşünce aşka Her ayrılık aynı yalnız kişiler başka Hep aynı yalnızlık aynı tanıdık telaş Hep aynı her şey aynı sanki birbirine eş Geçer geçer daha öncekiler gibi Buda geçer neler neler geçmedi ki Yine düşer deli divane gönlüm aşka...aşka... Aşka vurgunum ben Hep aynı heyecan aynı çocuksu hayal Ben böyle biraz deli sende biran öyle kal Nasıl olsa geçer... |
SULTAN SULEYMAN Kaç sene oldu zaman durdu Deniz öyle hep aynı dünya bilinmez Tas duvar ayrı kaldı Ümit öylece kaldı da Ümide beni söyle kimaldı Kaç devir geldi kaç nesil geçti Yürek öyle sevdalı yollar kavuşmaz Hasretin ne tadı kaldı Sabır öylece kaldı da Sabredeni söyle kim aldı Bu dünya ne sana ne de bana kalmaz Dünya ne sana ne de bana kalmaz Sultan Süleyman’a kalmadı Böyle hiç bir kitap yazmaz Kaç çiçek soldu hani bu sondu Hani bir sarı fırtına koptu zamansız Hani bir acı yel savurdu yürekler Son defa vurdu |
EL GİBİ Ne bir ses nede haber gelmiyor artık senden Öylece kala kaldım da deli hasretinle ben Bir yabancı selamı ile hüzünlere daldım Kendi ellerimle ben Beni kederlere saldım Sonunda bir oyuncak kara sevda aldım senden Yani değişmedim hala öyle biraz çocuk kaldım Yok öyle el gibi durma gül biraz Sana gülmeler yaraşır Yok öyle güz gibi soğuk olma Güz ayrılık taşır |
UNUT Kolay olmayacak elbet üzüleceğim Mutlaka bir iz bırakacak Belki de çocuk gibi sana küseceğim Seneler sonra utanarak Dokunup birer birer sevdiğin eşyalara Hatta belki ağlayacağım Acı çektiğim doğru ama sen bana bakma Ne olursa olsun seni unutacağım Seni sevdiğimi unut sevişmelerimiz yalan Unut beni de her yalan gibi unut O sevgiler ki yoktular onlar ümitlerimizdi Ne ümitler yaşlandı gel zaman git zaman Ayrıldığımızı unut yalnızlıklar zaten yalan Unut beni de her yalan gibi unut |
OLDU MU ŞİMDİ Gel haydi yine bir daha dene Belki olur bu son deneme Hiç düşündün mu ne zor anlatmak Kendini yeni birisine Dur öyle hemen yok olmaz deme Biran olsun düşün yeniden Vay bu ne öfke nedir acelen Ayrılmak için bu telaş ne Her zaman böyle delisin Hep öfkene yenilirsin Her zaman bir neden bulur Ya kendini ya beni uzersin Oldu mu simdi oldu mu ya Anlamak istemiyorsun ne demek istedigimi Oldu mu simdi oldu mu ya inan ki benden farklı degil yeni bir sevgili |
KAVAKLAR Ah kavaklar ah kavaklar Bedenim usur yuregim sIzlar Beni hoyrat bir makasla Ah eski bir fotoğraftan oydular Orda kaldı yanağımın yarısı Kendini boşlukla tamamlar Ah omuzumda bir kesik el ki hala Hala durmadan kanar Ah kavaklar ah kavaklar Acı düştü peşime Ah kavaklar ah kavaklar Ardımdan ıslık çalar |
BİR ÇOCUK SEVDİM Bir çocuk gördüm uzaklarda Gözleri kederli hatta korkulu Her şeye rağmen bir an gülümsedi çocuk Sıcak sade ama biraz kuşkulu Bir çocuk sevdim uzaklarda Sanıyordum ki onun özlemi de buydu O ise bir bakışta beni örtülerimden Yalnızca yalnızca duygularıyla soydu Ben böyle yürek görmedim böyle sevgi Şimdi çocuk büyümekte gün be gün Butun hüzünleri okşadı birer birer Gizli bir ümide sarılarak biraz küskün Bir çocuk sevdim uzaklarda Biraz çocuk biraz adam biraz hiçti Erken ihtiyarlamaktan sanki biraz üzgün Dünyanın haline bakıp güldü geçti |
HASRET Ter dokuyor dört duvar ter Bense beklerim bir gün mutlaka Ters dönecek anahtarlar bir gün elbet Çıkacaksın ışığa Sen aydınlığa ben sana hasret Gel eritir demirleri bendeki ateş Bir gün açılır açılmaz sandığın kapılar Vurunca güneş... Bir karanlık daha erişti güne Saat neredeyse beş Sen Aydınlığa ben sana hasret Gel eritir demirleri bendeki ateş gün bizim güneş bizim göğsümüzde ateş bizim El ele olduğumuz o gün gülmek bizim Dün bizim yarın bizim yana yana sevmek bizim Hasrete vurduğumuz göz göz yürek bizim Süsledim gelin misali gençliğimi Sandığıma kaldırdım Sensiz gecen yılları sildirdim sana Yeni zaman aldırdım... |
BİR KUŞ UÇUR Hep karanlık hep karanlık Yeter artık yeter Bir avuç kar beyazı Bir adım yol bana Bir nefes ver bir fısılda Dağlar duvar olsa önüme Yollar kördüğüm düğümlense Dönmem gözümü dağlasalar İpe götürseler bir kuş uçur yeter Bir küçük pencere Bir aydınlık bana |
HAYIR Dün gece biraz kızgın biraz sinirliydin Mutlaka bir şeylere sıkılmıştı canın Yoksa sen ölsen bile asla bana öyle Hiç bir zaman ‘sevmedim seni' diyemezdin Evet hatta biraz fazla sinirliydin Belki de ben hata yaptım farkında olmadan Mutlaka islerin falan yolunda değildi Yoksa Hiç böyle sakalar yapar mıydın sen Hayır hayır yalan sende beni sevdin inkar etme Hayır olmaz bu yalnızca bir anlık öfke Öfkeli olmasan asla bağırmazdın öyle 'Ne olur anla artık bitti’ diye 'Başkası var artık’ diye yalan söyledin Sanki inanırmışım gibi böyle şeye |
SENİ İSTİYORUM Dun butun gece seni düşündüm yanarak Biran geldi ki zannettim kalbim duracak Ellerim tutuştu hasreti okşayarak Nasıl istedim istedim deliler gibi Sayıkladım hep sıcak sıcak nefesini Gel ne olursun gel son defa sev beni Gel...Sarıl bana sarıl seni istiyorum Gel...Neden bilmem özlüyorum ellerini ver Yok...Yalan degil artık inkar etmiyorum yeter Hatta belki seviyorum istiyorsan eğer Bu gece gel yarın istersen yine git Hatta unut ne varsa verdiğim al götür öyle git Eve kokun siner duvarlara sesin Hatta unut sen dün gece nerdeydin kimle seviştin |
BIRAK BENİ Bırak beni yeter aldattığın yeter bırak beni Deli ettin artık çek git bu nasıl sevgi Sen kendine aşıksın sen yalancısın Hatta sevişirken bile yabancısın Sen kimsin sen ne rahat insansın bırak Bırak benim için ne mümkün ayrılmak Ben ayrılamam sen ben bırak Seviyorum kahretsin Seviyorum elimde degil Çok seviyorum ah neden Yaşadığım en deli aşksın sen Çok istedim unutmak istedim esmer ellerini Gözlerini kokunu yanık tenini Bana dokunduğun anda hislerimi unutmadım Oysa sen bir yalancısın Sen kimsin sen ne rahat bırak bırak benim için ne mümkün ayrılmak Ben ayrılamam sen ben bırak Seviyorum kahretsin |
ŞİNANAY Ada vapuru yandan çarklı Bayraklar donanmış caf caflı Simitçi kahveci gazozcu Şinanay da yavrum şinanay Estirir de ada yeli estirir Seni sevindirir beni kusturur Lüküs kamarada kimler oturur Şinanay da yavrum şina şinanay şinanay da şinanay hopa şinanay Müslümanı yahudisi urumu İsporcusu ihtiyarı veremi Kiminin saçı uçar kiminin eteği Şinanay da yavrum şina şinanay Şinanay da şinanay hopa şinanay |
GİDİYORUM Zaman sadece birazcık zaman Geçici bu öfke bu hırs bu intikam Acılarımız tarih kadar eski Nefes alıp vermek misali olan Zaman sadece birazcık zaman Son bulduğu yerde sevgiler bir tek an Böyle benzer izler etrafında Alışkanlıklarımız bile sıradan Gidiyorum butun aşklar yüreğimde Gidiyorum kokun hala üzerimde Sana korkular bıraktım birde yeni başlangıçlar Bir kendim bir ben gidiyorum Zaman sadece birazcık zaman Kızgınlığım yalnızlıktan korktuğumdan Bilirsin karanlıktan da ürkerim çocuklar gibi Işıkları hep yakarım bu korkudan |
SON BAKIŞ Bir söz bitişi gibi son buldu sevişler Bir yaz güneşi gibi eritir hep bu terk edilişler Bir an durusu gibi ömrün gidişi gibi Veda ederken aşk ateşi gibi söner iç çekişler Amman amman yandım amman Acı yüzler kurşun gibi izler Son bakıştaki o gözler kaldI aklımızda YILLAR SONRA Hiç bir şey kalmasın hepsi silinsin hepsi Elimde olsa yırtardım gölgeni Resmine vurmuş bir pazar günü Yıllar sonra...Yıllar sonra... Hiç bir şey kalmasın Hepsi silinsin hepsi... |
BENİ KATAGORİZE ETME Beni katagorize etme Benle oynama Yaftayı yapıştırıp Bana isim koyma Karikatürleştirme beni İlahlaştırma Tabulaştırma sakın tapulaştırma Ben seni öyle sevdim öyle sevdim Ben seni öyle sevdim böyle mi sevdim Matematikleştirme beni çarpma,bölme Toplama çıkartma sakın beni hesaplaştırma Mekanikleştirme beni otomatikleştirme Yarıştırma sakın onla bunla karsılaştırma Sıkıştırıp tıkıştırma beni depolaştırma Duygularım yok oldu yüreğimi nasırlaştırma Beni demoralize etme depolitize etme Her isten kaçar oldum illegalize etme |
BELALIM Uçurum uçurum gözlerine baktığım sensin Prangalarca boynuma taktığım sensin Dağ golleri gibi gibi hasret çektiğim Her gece uyku diye yattığım sensin Yanarım yanarım tutuşur Yanarım kavurur ateşim Seni de beni de belalım Yanarım yanarım tutuşur Yanarım kavurur ateşim Seni de beni de belalım Ah belalım Gün değmemiş ormanlarda yittiğim sensin Ömrüme ömür diye kattığım sensin Deli deli boranlarda aç denizlerde Teninin tuzunu canım tattığım sensin Damga damga göğsüme vurduğum sensin Öfke dolu şehirlerde bulduğum sensin Yer nerede gök nerede ben neredeyim Diye diye sınırlara geldiğim sensin |
KIŞ MASALI Bir su damlası ürperir tenimde Bir temas hatırlarım ta eskiden Gözlerimi unuttum masallarda Ağlayamam ki ben Su gibi çırıl çıplak ve aydınlık Saz gibi durdum şiddetin önünde Sevgiyi bilmiyorlar bilmiyorlar Söyleyemem ki ben Yabanım esmerim sevgilim sebebim Bir gün bir kış masalında sevip yitirdiğim Şimdi artık korkular şarkılar mırıldanan Öpüşünle yaralı bir kız çocuğuyum ben Her sözüm mühürlenmiş kilitlenmiş Bin öpücükten bin dokunuştan Duysam da,canımın çığlığını Susturamam ki ben... |
AYNALAR Haksızlık bu geçen yıllar Gönlüm çok genç bedenim yaşlı Haksızlık bu eskiyen yüz Bana hala çok uzak güz Aynalar durun yalancı Aynalar değişmeyin Biraz daha zaman verin Bu ben değilim bu yabancı Haksızlık bu eskiyen güz Bana hala çok uzak güz Haksızlık bu vakit çok erken Aşka hala doymadım ben Haksızlık bu... |
İSTANBUL HATIRASI Bir eski resim duvarda Belki beti belki Pola Markizde oturmuş sakin Seyrediyor zamanı gözlerinde tozlarla Ah bu ne sevgi bu ne ızdırap Bu şarkıyla gönlüm ne harap Al al olmuş gül yanaklarımız Bu mahcup bu eda bu hal Bir mısra gibi ağzınız Dillenmemiş dinlenmemiş bakire aşklarda Günlerden güz mevsim sepya Bir tüy kalemle yazılmış bekler Bir hayat daha olmalı der gibi Kahverengi tonlarda uykularda İstanbul hatırası Bir yerinde altın yaldızlı tarih ve yazı |
ZOR YILLAR Acılardan bir türkü düşünce yüreğime Yetmiyor sevda sözleri yaralanmış ömrüme Sığınaklar aramak kederli şarkılarda Biraz daha yitip gitmek yıpranan dostluklarda Yaralayan sözler sözler gibi Silinmeyen izler izler gibi Bir birini gözler gözler gibi Zor zor yıllar Uykusuz gecelerde sarıveren kaygılar Kuşkuyla gözlediğin o ölüm dolu sokaklar Eksildi ömrümüzden umut dolu o Yıllar Siz miydiniz bizler miydik yorgun düşen kuşaklar |
GAMSIZ Gamsız yaptı dünya beni kadere razıyım ben Yorgun ve şikayetsiz herşeye hazırım ben Ekmeksiz soğansız hayatın tadı yok Benim olmayan güzelin adı yok Olsun varsın biz gene de memnunuz Bu dünyada olmazsa ahrette huzur buluruz Yolsuz yaptı dünya beni yolları görmez oldum En sonunda anladım sus oldum sus pus oldum Gaddar dünya arsız mI yaptın bizi Hep beraber bulduk mertebemizi |
Türkiye`de Saat: 18:12 . |
Powered by: vBulletin Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2