|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Oyun Alanı | Ajanda | Arama | Bugünkü Mesajlar | Forumları Okundu Kabul Et XML | RSS | |
07-03-2007, 03:56 | #1 | ||
Yardımcı Admin Üyelik tarihi: Mar 2006 Yaş: 40
Mesajlar: 23.645
Tecrübe Puanı: 10 |
14 km uzunluğundaki vadide, dere yatağına dağılmış zümrüt yeşili ağaçlar ve örtücü kuşların su sesine karışan "konseri" ile tarihin gizemli sesi sizi doyumsuz bir lezzete çağırıyor... Bu çağrıyı duyup, Ihlara'ya koşarsanız eğer, merdiven inip çıkarken ya da Melendiz Çayı'na paralel patika yolu aşarken, terlemekten kaygılanabilirsiniz. Ancak, bu kaygı sizi durdurmayacak. Çünkü, 60-70 yaşını çoktan devirmiş turistlerin bile gençlere taş çıkartırcasına bu parkuru tamamladığını görünce vadinin havasının ne denli enerji verdiğine tanık olarak yola koyulacaksınız. Kapadokya bölgesinde gezi yapan turist gruplarının vazgeçilmez duraklarından biri de "Ihlara Vadisi"dir. Melendiz Çayı'nın ortasından geçtiği vahşi doğa, cazibesiyle turistleri kendisine hayran bırakıyor. Sarp kayalıklara oyulmuş kiliseler, mağaralar ve bıçak gibi keskin kayalar görkemli yapısıyla bölgede daha önce gördüklerinizi unutturacak nitelikte. 14 km. uzunluğundaki Ihlara Vadisi'nin ortalama 4 kilometresi gezilebiliyor. Gençlerin rehberliği Ihlara'ya gelince tesisler girişinde aracınızı otoparka bırakıp cafe içinden geçerek müze gişesine geliyorsunuz. Emekli ve memurlardan, sivillerden ayrı ücret talep edilirken, öğrencilerden ücret alınmıyor. Vadiyi gezmek için 08:30'dan 19:30'a dek vaktiniz var. Önce seyir terasından genel panoramaya şöyle bir bakıp başlıyorsunuz kanyonun kalbine inmeye.
__________________ | ||
|
07-03-2007, 03:57 | #4 | ||
Yardımcı Admin Üyelik tarihi: Mar 2006 Yaş: 40
Mesajlar: 23.645
Tecrübe Puanı: 10 | Yüzlerce basamakla Melendiz Çayı kıyısına geldiğiniz zaman patika yol kenarındaki tabelalar size hangi kilisenin nerede olduğu hakkında yön gösterecek. Arzu edenlere bölgenin gençleri de rehberlik yapıyor. Kiliseler içinde gezilebilir olanları Ağaçaltı, Sümbüllü, Yılanlı, Pürenli, Karagedik ve Kokar kilise. Birçoğuna kayalardan tırmanarak veya basamak çıkarak ulaşabildiğiniz için, kısa şort ve lastik ayakkabı en gerekli ihtiyaçlarınız. Vadi genelde çok soğuk olmuyor. Bunca merdiveni inip çıkarken, mağaralara tırmanıp Melendiz Çayı'na paralel giden patikaları aşarken belki biraz terleyeceksiniz ama 60-70 yaşını çoktan devirmiş turistlerin bile gençlere taş çıkartırcasına bu parkuru tamamladığını görünce kendinize de güven gelecek. Üstelik, bölge havasının size de ne denli enerji verdiğine şahit olacaksınız. Vadide ilk dikkatinizi çeken şey, dere yatağına dağılmış olan zümrüt yeşili ağaçlar. Akasya, söğüt, çitlenbik, kavak, badem, ceviz ve şamfıstığı ağaçları ile kuşburnu çalıları, kışkırtıcı güzellikteki koku ve görünüşleriyle kır çiçekleri... Köylülerin kanyon içindeki tapulu arazilerinde sebze yetiştiriliyor. Melendiz Çayı'nda ötücü kuşların sesi su sesine karışıyor ve verdikleri "konser" geziniz boyunca size eşlik ediyor. İbibik, yabani, güvercin, bıldırcın ise vadinin diğer konukları. Çayda alabalık, karabalık ve sazan da var. Köyün gençleri kepçe, serpme, germe ve olta ile bunları tutup yerken, kışın da vadiye gelen keklik ve tilkiler için ava çıkıyorlar. Ihlara'ya gelen turistler arasında Fransızlar çoğunlukta. Alman ve İtalyanlar'a bu yıllarda çok sayıda Japon eklenmiş. Vadinin zaman zaman daralan boğazlarında hiç görülmemiş yer altı kiliselerine de rastlanıyor. Genellikle üç katlı olarak inşa edilen kiliselerin ilk katları Melendiz Çayı'nın getirdiği alüvyonlarla dolmuş. Gezilebilen kiliselerin ikinci ve üçüncü katları görülebiliyor. Bir kısmı ise, yıkılmış ve tahrip olmuş. Göçük altında kalanlarla vadi 105 kiliseye sahip iken, günümüze gelen 15 kilise var. Yabanıl doğadan etkilendiyseniz vadiye içerden ve dışardan devam edin. Belisırma Vadisi, Yaprakhisar, Selimiye, 300 Sekemek ve Kervan yolunu görünce yörenin ilginç yeryüzü şekli ve jeolojik yapısı size bir başka gezegende olduğunuz izlenimi yaratacak. Ihlara girişindeki hediyelik eşya dükkanından bölgeyle ilgili kitap, kartpostal ve çeşitli hatıra eşyası alabileceğiniz gibi, halı heybe gibi Anadolu motifi el yapımı özgün hediyeliklere Aksaray-Ihlara yolundaki tezgahlarda da rastlayabilirsiniz. Melendiz'in kenarında, Hasan Dağı'nın eteklerinde... Hava kararsız, güneş saklambaç oynar gibi bir görünüp, bir kayboluyor. Uygun mekanı bulmanın huzuruyla, başlıyorum fotoğraf çekmeye... Nerede mi? Güzelyurt, Ihlara, Belisırma, Kervanyolu 300 Sekemek, Yaprakhisar ve Selime'de, Melendiz çayının kenarında, Hasan Dağı'nın eteklerinde...
__________________ | ||
07-03-2007, 03:58 | #6 | ||
Yardımcı Admin Üyelik tarihi: Mar 2006 Yaş: 40
Mesajlar: 23.645
Tecrübe Puanı: 10 | İlkbaharda Kapadokya bölgesi bir başka güzel olur. Doğa çiçek açıp, üzüm kütükleri yeşerince, peri bacaları, vadiler ve ilginç görünümlü kaya oluşumları renklenerek daha da görsellik kazanır. Ürgüp, Göreme, Avanos, Zelve, Uçhisar ve Soğanlı çok yazıldı, çizildi. Bu nedenle bu kez farklı bir rota izleyeceğiz. Yine Kapadokya'dayız ama, Aksaray iline bağlı Güzelyurt, Ihlara-Belisırma ile başlayıp, Kervanyolu 300 Sekemek ve kiliselerle devam eden Selime-Yaprakhisar güzergâhını gezeceğiz. Ve girdim Ihlara vadisine. Melendiz çayının yarıp geçtiği ürkütücü doğasıyla, antik Belisırma köyüne. Öyle, böyle değil... Ihlara'yı sulayıp çıkan Melendiz, sonraları Belisırma köyünün içinden geçiyor. Belli ki acelesi var, durduran da yok zaten. Yağışlar, eriyen karlar ve yeraltı sularıyla karışarak kabara kabara akıyor. 14 km boyunca, 26 kıvrım yapıyor. Köy tam karşınızda, tamamını ve nereye gideceğinizi görüyorsunuz. İki yamaçta sıralanmış sağlı, sollu oyulmuş kayaların arasında büyük bir sessizlik içinde yolunuza devam ederken, inişte bir tabelayla karşılaşıyorsunuz. Üzerinde Direkli Kilise, Pillareo Church, Bahattin Samanlığı (Kilise Bahattin's) Strow-yard yazıyor. Direkli Kilise Belisırma köyü karşısında kayalara oyularak yapılmış olan Direkli Kilise'nin giriş koridoru ve 3 mihraplı kubbe merkezi, 6 direk üzerine oturtulmuş. Bu yüzden de Direkli Kilise adıyla anılıyor. Tahrip olmakla beraber duvarlarda hâlâ azizlerin, meleklerin ve çeşitli kompozisyonların yer aldığı resimler görülebiliyor. Bahattin Samanlığı Kilisesi Direkli Kilise'nin 50 m yanında yer alan Bahattin Samanlığı Kilisesi, 1950'li yıllara kadar yerleşim yeri olarak kullanılmış. Burada yaşayan Bahattin adındaki birinin kiliseyi samanlık olarak kullanması nedeniyle de, köylüler kiliseye bu adı vermişler. Beşik çatılı 3 hücre kubbesi, 6 kemerli, geniş koridorlu kilisenin duvarlarında, çeşitli tasvirler yer alıyor. Bütün bunları sağımda bırakıp; Melendiz çayı üzerindeki köprüden karşıya, sola tırmanarak tepeye çıkıyor ve bu kez Alakilise Bezirhane tabelası ile göz göze geliyorum. Belirsırma'nın eski sakinleri, Izgın ve Zeyrek otlarından yağ elde ederlermiş. Burgularla hasırlar arasında otları sıkar, küpe akıtır, sonra da elde ettikleri bu yağı lambalarda yakarlarmış. Zamana meydan okuyan mimarisi ile kilise duvar süsleri yerli yerinde. Fresklerin boyaları ise zaman aşımına uğrayıp kaybolmuş. Taş mengene, havuz, fırın, ahşap pres burgu makinesi görülebilecekler arasında yer alıyor. Buna benzer kaya oyuklarından yapılmış barınma yerlerinden oluşan birçok yerleşim alanı bulunuyor. Köy genelde bomboş. Kimsenin bilmemesinin cezasını çekiyor gibi. Ara sıra turist otobüsü gelirse, tur sonunda Melendiz çayı kenarında oturanlar yorgunluk atarken, kır lokantaları müşteri görmüş oluyor. Belisırma'dan çıkıp Ihlara yolu üzerinde ilerlerken, ilginç yeryüzü şekilleri ile karşılaşıyorsunuz. Bölgenin jeolojik yapısının örnekleriyle göreceğiniz köyler ve vadinin oluşumunda başrolü oynayan Hasan Dağı, tüm görkemiyle yol boyunca size eşlik ediyor. Sivri uçlu şapkasız dev Peri Bacaları, volkanik kayalar ve yükseklikleri farklı yerlerdeki yerleşim birimleri de turistlerin dikkatini çekiyor. Din ve kültür zenginliğinin yoğun olduğu Selime ve Yaprakhisar yolunda aracınızı yol kenarına park ettiğiniz, hatta yavaşladığınız anda çevreniz yöre çocukları ile doluyor. Kiliseleri gezdirmeyi ve rehberlik yapmayı iş edinmiş çocuklar, ısrarcı tutumlarını inatla sürdürüyorlar. Kıyıda köşede kalmış ilginçlikleri göstermenin heyecanını yaşarlarken, harçlıklarını da çıkarıyorlar.
__________________ | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
| |