|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
18-12-2006, 19:06 | #1 | ||
Dişi Kartal Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 33 |
ACAR: Atılgan,çevik, Gürcü soyundan ACUN:Evren, kainat ABDULLAH: Allahın kulu ADAL: Ün kazan ADAR: Uygur metinlerinde geçen bir Türk adı; olgunluk, erginlik; omuzdaş ADNAN: İnsanlardan üstün olan; Vatan tutmak; Cennetin orta yerinin adı ADSAY: Moğol hakanlarından biri (Ölümü:1434) AFŞİN: Zırh,silah; Sultan Alparslan'ın komutanlarından biri AHSEN: En güzel AKAL: Beyaz ve kırmızı AKAN: Akmakta olan AKANAY: Akıp giden ay AKARSU: Sürekli akıp giden su AKDORA: Karlı dağın doruk noktası AKEL: Eli uğurlu anlamında AKIN: Düşman topraklarına yapılan saldırı. Birşeyin ardıarkası kesilmeyen geliş durumunda olması AKINALP: Savaşan yiğit kişi AKGİRAY:Temiz ve yaraşır AKGÜN: Parlak gün, uğurlu gün AKSOY: Temizsoy, paksoy; Uğurlu soy, kutlu soy AKSU: Kayalardan sızan tatlı ve duru su. Anadolu'da birçok akarsu ve yer adı. AKTAN: Ak renkli tan, kutlu tan, uğurlu tan AKTUĞ: Beyaz renkli tuğ; Kutlu tuğ, uğurlu tuğ ALANER: Alan eri, meydan yiğidi ALATAN: Güneşin doğuşundan önceki vakit ALATUĞ: Alaca renkli tuğ ALAZ: Yanan bir şeyin yayılan alevi ALDENİZ: Kızıldeniz, al renkli deniz ALDOĞAN: Al renkli doğan kuşu ALEMDAR: Sancak ya da bayrak taşıyan ALGAN: Kentleri, ülkeleri ele geçiren, alan ALGÜN: Kızıl gün; kızıl renkli güneş ALİ: Yüksek,büyük ALİCAN: Ali+Can: üstün yaradılışlı yüce kişi ALİHAN: Ali+Han ALİNUR: Ali+Nur ALİZE: Bir rüzgar adı ALKAN: Al renkli kan, temiz kan ALKANALP: Al kanlı yiğit ALKIM: Gökkuşağı ALKOR: Al renk almış kor ateş ALP: Büyük işler başaran; yiğit ALPAY: Cesur, ay gibi parlak, yiğit ALPER: Yiğit er ALPEREN: Ermiş yiğit, ermiş kahraman ALPERGİN: Yiğit ve olgun, ermiş ALTAN: Hakan'lara verilen san, güneişn doğarken ufka yaydığı kızıl renk ALTUNA: Tuna ırmağının gün batarken aldığı durum için Osmanlılar'ın verdiği ad. AMİL: Etken, etmen ANDAÇ: Anılar, hatıralar ANGIN: Ünlü, tanınmış ANIL: "Başkaları tarafından sözün edilsin", sakin, yavaş, ağır ARAS: Bir ırmak adı ARDA: Meriç ırmağının bir kolu; Sonra gelen; İşaret olarak yere dikilen nişan değneği ARDAHAN: Arda+HAN; Doğu Anadolu'da bir ilimiz ARDIÇ: Yemişleri ilaç olarak kullanılan ağaç ARCEM: Ar+Cem (Namuslu, arlı hükümdar, padişah) ARGUN: Gizli, saklı, arınmış. Kamıştan yapılmış bir çalgı; Vahşi hayvan ARIN: Arınmak eyleminden arın; sade ol ARKAY: Yükselmek, göğe doğru çıkmak. Her yana çıkık durmak ARKIN: Yavaş, ağır, sakin ARMAĞAN: Ödül ARMAN: Kutsal rüya, ermek istenilen şey, arzu ARSUN: Yüreğindeki temizliği yansıtan ASLAN: Güçlü ve yırtıcı bir hayvan. Gürbüz ve yiğit kişi AŞKIN: Aşmış, ileri ATA: Dede ve büyükbabalardan herbiri ATABEK: Selçuklularda şehzadelerin eğitimcisi ATAHAN: Soyu hükümdarlardan gelen ATAÇ: Atalardan gelen ATALAY: Ünlü, soylu, tanınmış ATANER: Baban, atan, soyun yiğit anlamında ATA OL: Yüce bir insan ol ATASAGUN: Doktor, hekim ATASOY: Ecdadı soylu ATEŞ: Yanıcı cisimlerin tutuşmasıyla ortaya çıkan ısı ve ışık ATİK: Çabuk davranan, çevik ATIL: Bir amaca doğru hızla ilerleme (A harfi uzatılarak okunmalıdır, aksi halde atıl durağan anlamına gelir) ATILAY: İleri atılan ATILGAN: Girişken, hevesli ATİLLA: Hun hükümdarı (Attila olarak yazılan şekli de türkçedir.) AYAZ: Hava ve gece için soğuk AYBARS: Ay gibi parlak, pars gibi çevik ve güçlü. Hun Hükümdarı Atilla'nın amcası AYBERK: Güçlü ışığı olan ay AYDEMİR: Yüzü kavisli bir çeşit keser AYDOĞA: Ay doğsun anlamında AYDONAT: Işık donat, parlaklık donat anlamında AYERDEM: Ay+Erdem AYGEN: Dost, gönüldeş AYKUT: Kutlu ay, uğurlu ay AYTAÇ: Ay+Taç AYTAN: Ay+Tan AYTAŞ: Ay gibi parlak ve sert AYTEK: Ay+Tek AYTUĞ: Ay gibi parlak tuğ AYVAZ: Savaş gemilerinde cerrah yamağı AZAD: Özgür, kurtulmuş, başına buyruk anlamında AZER: Ateş
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
|
18-12-2006, 19:06 | #2 | ||
Dişi Kartal Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 33 | BABÜR: Büyük Moğol devletini kuran hükümdarın adı BAHA: Değer, kıymet, üstünlük BAHADIR: Savaşlarda yılmazlığıyla üstünlük kazanan kişi BALKAN: Sarp ve ormanlık sıradağlar BALKAR: Kafkasya'da yaşayan Kıpkaç'ların bir kolu BALKIR: Şimşek BARAN: Direnci kıran, ulu, yüksek BARBAROS: Avrupalılar tarafından Hayrettin Paşa'ya verilen isim BARIŞ: Savaşın bittiğinin bir anlaşmayla belirlenmesinden sonraki durum BARLAS: Cenkçi, savaşçı BARTU: En eski Türk hanlarından biri BAŞAR: Başarılı ol anlamında BATIN: Karın, kuşak, nesil BATU: Güçlü, kuvvetli BATUHAN: Batının hanı; Güçlü, kuvvetli han BATUR: Savaşlarda yılmazlığıyla üstünlük kazanan kişi BATURALP: Yiğitler yiğidi BAYHAN: Zengin han, soylu han; Beyhan BAYKAL: Zengin kal, varlıklı kal anlamında; Deniz BAYPARS: Zengin ve kaplan gibi BAYÜLKEN: Yüce insan BEDİZ: Resim, tasvir, süs BEHA: Ender, zor bulunan BEHİÇ: Şen, güler yüzlü BELEN: Bel, geçit, iki dağ arasından geçen yol BELGİ: İşaret, bellenecek şeye konulan im BENGİ: Ölümsüz, hep kalacak olan BENGİSU: Ölümsüzlük suyu BERA: İlim ve cemalde üstünlük BERAT: Birine nişan, madalya veya herhangi bir ayrıcalık verildiğini bildiren belge BERK: Sert ,sıkı ,sağlam BERKAY: Güçlü ve ay gibi BERKE: Altın ordu Hükümdarı BERKİN: Çok kuvvetli, pekiştirilmiş BERTAN: BER+TAN=Tan yemişi BESİM: Güleç BETİM: Kişi veya olayları gözde canlandırma, tasvir BİLGE:Bilgili, iyi ahlaklı, olgun ve örnek kişi BİLGEHAN: Bilgili ve soylu kişi; Göktürk imparatorlarından birinin adı BİLGİN: Herhangi bir konuda derin bilgisi olan. BİRANT: BİR+ANT= tek yemin BİRGE: Hep beraber anlamında BİRGEN: Yalnız, yalnızlığa alışkın BİRHAN: Tek han, biricik han BİRKAN: BİR+KAN= soyu tek BORA: Yağmurdan önceki kısa ve sert yel BORAN: Gök gürültülü sağanak yağış BUĞRA: İki hörgüçlü,iri deve BUĞRAHAN: ilk Müslüman Türk hakanı olan " satuk buğra han" adının birincisi. Kara hanlılar devrinde yaşamış ve topluca Türklerin toplu halde Müslüman olmasına vesile olmuştur. BULUT: Havada asılı durumdaki su damlacıkları topluluğu BURAĞAN: Kısa süreli ,güçlü yel. BURAK: Kişinin ruh durumu; Hz. Muhammed'in Kudüs'te dağa çıkarken bindiği at benzeri hayvan BURÇAK: Baklagillerden bir bitki BURKHAN: Heykel
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
18-12-2006, 19:06 | #3 | ||
Dişi Kartal Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 33 | CAN: Yaşamı sağladığına ve ölümle vücuttan ayrıldığına inanılan soyut varlık CANALP: CAN+ALP=Cana yakın, sevimli yiğit CANBERK: Sağlam, canlı, metin CANDAŞ: Candan, değerli dost CEM: Hükümdar,şah CEMRE: Şubat ayında birer hafta aralıklarla önce havada, sonra suda ve en sonra toprakta oluştuğu sanılan sıcaklık yükselişi: "Bu cemre sözü Arapça kor ateş manasındadır." CENK: Savaş CESUR: Cesaretli,gözüpek,korkusuz CEYHAN: Akdeniz bölgesinde bir nehir CİHAN: Dünya CÖMERT: Eliaçık CUMHUR: Topluluk,kalabalık CÜNEYT: İyi ata binen binici
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
18-12-2006, 19:07 | #4 | ||
Dişi Kartal Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 33 | ÇAĞ: Başı ve sonu belli olan ve belli bir özellik taşıyan zaman dilimi ÇAĞAN: Bayram; Doğan kuşu ÇAĞATAY: Cengizhan'ın ikinci oğlunun adı ÇAĞDA: Yeni bir çağa adım atılmış ÇAĞDAŞ: Çağın koşullarına uyguna uygun; Aynı çağda yaşayan ÇAĞHAN: Çağın hanı; Çağdaş han ÇAĞIL: Çağlamak eyleminden çağıl; Küçük taş parçacıkları, çakıl ÇAĞIN: Yıldırım; Çağa ilişkin ÇAĞLAR: Çağlayan, çağlayıp akan; Şelale ÇAĞLAYAN: Köpürerek yüksekten düşen su ÇAĞRI: Davet ÇAKABEY: Oğuzlarda bir Türk beyi ÇAKIR: Göz rengi mavi, benekli ÇELİK: Özel bir metal alaşımı; Sağlam ÇETİN: Çözümlemesi güç olan ÇEVİK: Çabuklukla davranan ÇINAR: Uzun ömürlü bir ağaç cinsi ÇIVGIN: Rüzgar ve karla karışık yağan yağmur ÇOLPAN: Gözleri uzağı iyi gören; Çoban yıldızı
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 Konu NuraN tarafından (18-12-2006 Saat 19:12 ) değiştirilmiştir.. | ||
18-12-2006, 19:07 | #5 | ||
Dişi Kartal Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 33 | DAĞHAN: Oğuz tanrılarından biri; Yerkabuğunun çıkıntılı bölümleri; Eski Türklerde dağ tanrısı DALAY: Deniz DALGA: Denizin rüzgarlı havada kabarıp kıyıya sürüklenmesi; Hareketli su kütlesi DARCAN: Sabırsız, aceleci DEĞER: Yüksek nitelikleri olan kimse DEHA: İnsan zekasının ulaştığı en yüksek nokta DEMİR: Yeraltından çıkarılan işlemeye çok elverişli bir metal DENİZ: Yerkabuğunun çukur bölümlerini kaplayan birbirine bağlantılı tuzlu su yığını; derya DENİZ HAN: DENİZ+HAN DERİN: Çok gelişmiş, çok ilerlemiş DERMAN: Güç DESTAN: Efsane DEVRAN: Zaman; devir DEVRİM: Hızlı,geniş kapsamlı niteliksel değişim DİNÇ: Güçlü ve sağlıklı kimse DİRİM: Yaşama gücü DOĞA: Yaradılış ve yapı özelliklerinin tümü; tabiat DOĞAÇ: Önceden düşünülüp hazırlanmadan ortaya çıkan düşünce, eylem DOĞAN: Kartalgillerden alıştırılarak kuş avında kullanılan yırtıcı bir kuş DOĞANHAN: Doğan kuşu gibi çevik ve atılgan han DOĞU: Güneşin doğduğu ana yön, şark DOĞUKAN: Doğu halkından olan DONAT: Giyindir, teçhiz et anlamında DORUK: Zirve, dağların en yüksek yeri DORUKHAN: Hanlar hanı (Öneren: Bahar Hamarat) DUMAN: Bir maddenin yanmasıyla çıkan renkli gaz DURU: Berrak,saf DURUL: Berrak duruma gel anlamında DÜNYA: İçinde yaşadığımız gezegen
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
18-12-2006, 19:13 | #6 | ||
Dişi Kartal Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 33 | ECEVİT: Çevik, atılgan EDİZ: Yüksek yer, herşeyin yükseği EFE: Batı Anadolunun yiğidi EFKAN: Çığlıklar, inlemeler EFLATUN: Açık mor EFSUN: Büyü EGE: Yaşça büyük,ulu EGEHAN: Engin denizlerin hükümdarı EGEMEN: Gücü yeter olup buyruğunu yürüten EKİM: Sonbahar mevsiminde bir ay; Toprağı ekme eylemi EKİN: Tahılın tarlaya atılmasından harman oluncaya kadarki adı ELÇİ: Uzlaştırmacı ELGİN: Yurdundan evinden uzak düşmüş kişi ELHAN: Nameler, ezgiler EMİR: Buyruk, komut EMRAH: Saz çalıp, oynayan EMRE: Dost, beylerbeyi, büyük erkek kardeş EMRİ: Emirle ilgili ENGİN: Uçsuz ,bucaksız ENGİNSU: Deniz anlamında ENİS: Dost,arkadaş ENES: Hz. Ali'nin komutanı ERDEM: Alçak gönüllülük; Düşünce ve davranışta iyiliklerin bir araya gelmesiyle beliren yetkinlik; Yiğitlik, doğruluk ERDENİZ: Deniz gibi geniş ve engin er EREN: Kendini tanrıya adamış kişi; Evliya, aziz ERENDİZ: Jüpiter gezegeninin adı ERGİN: Olgunlaşmış, ermiş kişi ERGUVAN: Eflatun ile kırmızı arası çiçek açan süs bitkisi ERİM: Bireyin erebileceği uzaklık ERİNÇ: Hiç eksiği ve üzüntüsü olmama durumu; Huzur ERK: Güç ERKİN: İstediği gibi davranabilen,özgür ERKSİN: Güçlü ve kuvvetlisin ERKUT: Uğurlu er ERSEN: Sen ersin anlamında ERSİN: Ersin, erkeksin anlamında; Ateş küreği; Bir çeşit güzel kokulu bitki ERTAN: Erken gün doğma zamanı ERTUNÇ: Tunç gibi sağlam erkek ERTUNGA: Yiğit, hakan ESER: Yapıt ETKİN:Hareketli, yaptırıcı EVGİN: Aceleci, bir işin bir an önce olmasını isteyen EVREN: Varolan şeylerin tamamı EVRENSEL: Her şeyi kapsayan, dünya ölçüsünde olan EYLEM: Bir amaç ve yöntemle yapılan hareketlerin tümü EYÜP: Bir peygamber ismi
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
18-12-2006, 19:14 | #7 | ||
Dişi Kartal Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 33 | FADIL: Faziletli, ahlaklı FAHİR: İftihar edilecek, övülecek FAHRETTİN: Diniyle övünen FAHRİ: Şeref ve itibar için yapılan iş FAİK: Üstün, yüksek FALİH: Başarı kazanan, isteğine ulaşan FARUK: Haklıyı haksızı ayırt edebilen FATİH: Fetheden, hüküm veren FAZIL: Faziletli, ahlaklı FEHİM: Anlayışlı, zeki FERDİ: Kişiye özgü FERHAN: Sevinçli, neşeli FERHAT: Güçlüyü yenip bir yeri ele geçiren FERİD: Eşsiz, benzersiz FERİDUN: Eşsiz, benzersiz FERİT: Avcı kuş FERRUH: Uğurlu, kutsal FETHİ: Fetih ile ilgili FEVZİ: Zaferle ilgili; Galip, üstün gelen anlamında FEYEZAN: Su baskını ,sel FEYYAZ: Bol,verimli,gür FEYZULLAH: Allah'ın bilimi FEZA: Uzay
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
18-12-2006, 19:14 | #8 | ||
Dişi Kartal Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 33 | GERÇEK: Yakıştırma veya yalanı olmayan GİRAY: Laik ve uygun anlamında; Eskiden Kırım prenslerine verilen unvan GÖKADA:Samanyolu gibi bağımsız uzay adası GÖKALP: Mavi gözlü genç ve güzel yiğit GÖKAY: Hem gök, hem ay; Güzel ay GÖKBERK: Sağlam ve gök gibi mavi; Engin ve erişilmez GÖKDAL: Yeşil dal, yeni dal GÖKHAN: Göğün hanı; Oğuz hanın altı oğlundan biri GÖKMEN: Sarışın, mavi gözlü kimse GÖKOVA: Muğla ilinde bir körfez GÖKSEL: Gökle ilgili GÖKSENİN: Gök sana ait anlamında GÖKTUĞ: Gök+Tuğ= mavi rengi tuğ GÖKTÜRK: Orta Asya da yaşamış eski Türk ulusu GÖNEN: Yazın suyu kuruyan gölcük; Toprağın içerdiği nem, rutubet; Ekilecek toprağın tavlandırılması GÖNENÇ: Bolluk ve rahatlık içinde yaşama GÖRKAY: Güzel ay GÖRKE: İhtişamlı, görkemli GÖRKEM:Göz alıcı ve gösterişli GURUR: Özsaygı, uçdeğer GÜÇLÜ: Gücü olan kişi GÜN: Güneş, güneş ışığı GÜNAL: Işık al, ışıklı ol anlamında GÜNDOĞAN: Güneşle doğan, gün doğarken olan GÜNDÜZ: Günün sabahtan akşama kadar süren aydınlık bölümü GÜNEŞ: Gezegenlere ısı ve ışık veren gök cismi GÜNEY: Her zaman güneş gören GÜNSU: Güneş gibi temiz ve berrak su; Hem gün, hem su GÜR: Bol ve güçlü GÜRDAL:Sık dal, bir araya gelmiş güçlü dal GÜREL: Oluş ve dönüşüm durumunda bulunan GÜRKAN:Kanı gür, sağlıklı, hareketli, yerinde duramayan GÜVEN: Korku ve kuşku duymadan inanma duygusu; Herhangi bir tehlikeden uzak olma durumu GÜVENÇ: Güvenme duygusu
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
18-12-2006, 19:16 | #9 | ||
Dişi Kartal Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 33 | HAFIZ: Koruyan, saklayan; Kuran'ı ezberlemiş kişi HAKAN: Eski Türk ve Moğol hükümdarı HAKKI: Doğrulukla, adaletle ilgili HALDUN: Sonsuz, ebedi olan HALİL: Yakın dost HALİM: Sessiz, sakin; Yumuşak huylu; Yavaş HALİS: Katıksız, saf, temiz; Yanlış HALİT: Sonsuz, sürekli HALUK: Herkesle iyi geçinen,temiz huylu HAMDİ: Allah'ı övmek, şükretmek HAMDULLAH: Allah'ın övgüsü HAMİ; Himaye eden, koruyan HAMİT: Övgüye değer HAMZA: Heybetli, azametli HARUN: İnat eden, huysuz HASAN: Güzellik, iyilik HAŞİM: Gösterişli, muhteşem HAŞMET: Görkem, gösteriş, büyüklük HAYAT: Doğumdan ölüme olan süre HAYATİ: Dirilik, canlılık; Hayatla ilgili HAYDAR: Cesur, yiğit HAYRETTİN: Dinin hayırlı, mübarek kıldığı HAYRİ: Hayırla, iyilikle ilgili HAYRULLAH: Allah'ın hayırlı ettiği HAZAR: Barış, güven HAZIM: Akıllı, işbilim HINCAL: Öç al anlamında HIZIR: Ölümsüzlüğe kavuştuğuna inanılan kişi HİDAYET: Doğru yola girme, Müslüman olma HİKMET: Bilgelik, özlü söz, vecize HİLMİ: Sakin, yumuşak huylu HİMMET: Çaba, emek, irade HÜDAVERDİ: Allah'ın verdiği HÜR: Özgür HULKİ: Yaradılışla ilgili, iyi huylu, ahlaklı HULUSİ: Saf, içi temiz, samimi, içten HURŞİT: Güneş HÜRYA: Ay gibi özgür HÜCRAN: Özgür HÜRKAN: Özgür soydan gelen HÜNSAM: Keskin kılıç HÜSAMETTİN: Dinin keskin kılıcı HÜSEYİN: Küçük sevgili HÜSNÜ: Çok güzel
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
18-12-2006, 19:17 | #10 | ||
Dişi Kartal Üyelik tarihi: Jul 2006
Mesajlar: 15.053
Tecrübe Puanı: 33 | ILGAT: Esinli ve akış için kullanılan, yavaş yavaş anlamında ILGAZ: Atla doludizgin ve ansızın yapılan akın saldırı İLBAY: Vali İLGİ: İki şey arasındaki ilişki, bağ; Bir şeye karşı duyulan merak; Belli bir olay veya düşünceye karşı olan eğilim İLGÜN: Halk, ulus, ahali İLHAM: İçe doğma, esin İLHAN:Bir ülkenin başında bulunan hükümdar İLKE: Bir nesnenin, bir olayın, bir varlık türünün doğuşunu sağlayan söz İLTER: Yurtsever İNAN: Bir şeyin doğruluğuna sarsılmaz bir duyguyla katılma. İNANÇ: Bir düşünceyi doğru sayarak benimseme; Tanrının varlığına inanma İSFENDİYAR:Pehlivan İSKENDER: MÖ.. 4. yy.da yaşamış büyük imparator İSTEMİHAN: Göktürk devletinin kurucusu İZGİ: Akıllı, adaletli İZLEM: İzlemek eylemi
__________________ Gönlümle baş başa düşündüm demin; Artık bir sihirsiz nefes gibisin. Şimdi tâ içinde bomboş kalbimin Akisleri sönen bir ses gibisin. Mâziye karışıp sevda yeminim, Bir anda unuttum seni, eminim . Kalbimde kalbine yok bile kinim . Bence artık sen de herkes gibisin. Eylül 2008 | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |