Bakire Genç çift, romantik bir akşam yemeğinden sonra erkeğin evine gelirler ve dansla başlayan gecenin ilk saatleri yatağa kadar uzanır.. Bir kaç aşk öpücüğünden sonra, işi hemen bitirmek isteyen erkek, kızın bacak arasına girmekte zorlanınca; - ''Sevgilim'' der.. - ''bakire olduğunu bilmiyordum''... Kız, üstüne abanan delikanlıyı iterek ayağa kalkar; - ''Ne bakiresi ayı... Külodumu çıkarmama müsaade etmedin'ki''... Çok yaşa türkiye Alman,Fransız,İngiliz ve Temel Küçük bir uçakta seyahat ederlerken yardımcı pilot heyecanla gelerek -"Bakın büyük bir sorunumuz var,uçağın motoru arızalandı ve düşüyoruz.Bu yüzden uçaktaki yükü hafifletmemiz lazım.içinizden birisi kendini feda etmek zorunda" deyince . Herkes birbirinin yüzüne bakmaya başladı.Kısa bir sessizlikten sonra Alman gururla ayağa kalkarak -"Çok yaşa Almanya" diyerek bağırdı ve kendini aşağı attı. Fakat on dakika sonra yardımcı pilot gelerek aynı şeyleri söyledi.Bu sefer Fransız gururla ayağa kalktı ve -"Çok yaşa Fransa" diyerek kendini aşağı attı. Fakat biraz sonra yardımcı pilot gene gelerek -"Maalesef inebilmek için son bir kişinin daha kendini feda etmesi gerekiyor" dedi.Temel ve İngiliz bir müddet birbirlerine baktılar ve Temel gururla ayağa kalkarak -"Çok yaşa Türkiye" diye bağırdı ve İngilizi tutup aşağı attı. Prensipli Hırsızlar İşi dolayısıyla Kolombiya'nin başkenti Bogota'da yaşayan bir Amerikalı, bir sabah uyandığında 60 bin dolar değerindeki gıcır gıcır Mercedes'inin yerinde olmadığını görür. Polise yaptığı başvurular, gazeteye verdiği ilanlar sonuçsuz kalır. Allah'tan arabası sigortalıdır. Hemen gerekli işlemleri yapmak için sigorta şirketine başvurur. Bu sırada bir telefon gelir.Telefondaki ses, 10 bin dolarlık fidye karşılığında arabasını geri vermeyi önermektedir. Öykümüzün Amerikalı kahramanı, sigorta şirketinin tavsiyesiyle parayı öder ve aracını hırsızların söylediği yerde sapasağlam bulur. Telefon ertesi gün yine çalar ve hırsızlar, "parayı hemen ödediği için, arabasının bir yıl boyunca hırsızlığa karşı sigortalandığını" söylerler. Ancak bir hafta sonra kahramanımızın Mercedes'i yine çalınır. Ertesi gün aynı hırsızlar telefon edip 10 bin dolar fidye isteyince Amerikalı dostumuz, "bu yaptığınız çok ayıp!" diyerek hırsızları protesto eder: "Geçen hafta da aracımı çaldınız ve ben fidyeyi ödeyince bir yıl boyunca dokunmayacağınızı söylediniz!" Bunun üzerine telefondaki ses böyle bir şey olmayacağını belirterek, "yine de her ihtimale karşı" kontrol etmeye karar verir. Ahizeden bilgisayar tuşlarına basıldığı duyulmaktadır. Araştırmasını tamamlayan oto hırsızı, binlerce kez özür dileyerek, bir yanlışlık olduğunu kabul eder ve kurbanına arabasını nerede bulabileceğini söyler. Amerikalı dostumuz arabasını almaya gittiğinde ön koltuğun üzerinde yapılan yanlışlıktan ötürü özür dileyen bir kartı eşliğinde bir şişe şampanya bulur. |
HIRSIZ VAR Sarhosun biri üst bas daginik bir halde karakola gelir, araba anahtarini göstererek komisere söyle der:-komiserim su elimde gördügünüz anahtar var ya, onun üstünde az önce benim arabam vardi, simdi yok. arabami çalmislar...> >> komiser sarhosa söyle bir bakar,-sen önce kendine bir çeki düzen ver bakiyim su haline bak..devletin komiseri önünde böyle fermuari açik durmaya utanmiyormusun? sarhos pantolonunun önünde açık fermuara bakar, bakar ve söyle der:> -Aha, kariyi da çalmislar... |
Hasta Beşiktaşlı http://www.forumturkiye.com/images/smilies/smile.gif Hasta Beşiktaşlı, gerçekten de hasta olur ve ölüm döşeğine düşer. Her zaman maçlara birlikte gittiği fanatik arkadaşları ziyaretine gelirler son defa görelim diyerek... - Allah'ın takdiri... Elden birşey gelmez ama son bir istediğin varsa bari onu yerine getirelim.. - O zaman beni fenere üye yapın !.. Herkes birbirine bakar : - Yav sen doğuştan beşiktaş'lı değil misin ?.. Ne yapıyorsun sen?!.. Hasta Beşiktaşlının birden yüzü güler : - Ülen !.. Bir Beşiktaşlı öleceğine, bir fenerli ölsün be !.. , |
HAYIR DEDIRTEN TURK Genelev işleten bir italyan, Milano'da sahibi bulundugu genelevde oldukça iddialı bir işletmecilik örneği yapmak istemiş. Bütün kadınları toplamış ve demiş ki, bu evde müşterilerimizin bütün isteklerine "evet" demek zorundayız. "Aksi taktirde rekabet şansımız yoktur" demiş. Bu durumu zor da olsa içine sindirmek zorunda bulunan zavallı kadınlar "peki" deyip işlerinin başına geçmişler. Evin sahibi işadamı da girişteki panoya yazmış: "bu evde Kadınlarımıza 'hayır' Dedirtemezsiniz.Bütün istekleriniz yerine gelecektir. Aksini ıspatlayana en iyi restoranda yemek ve 1 milyon dolar para teklif ediyoruz" Bunu duyan müşteriler akın eder. her türlü teklifle karşılaşan kadınlar seve seve (SS) bütün talepleri karşılarlar. Ingilizi gelir eline, Almanı gelir kulaklarına, amerikalısı gelir tersine derken her türlü teklifi karşılar zavallı kadınlar. Nevar ki Temel uzakta değildir. Milano'ya gelir de geneleve gitmeden dönülür mü?.. Temel esasen kapıdaki yazıdan hiç bir şey anlamadan içeri dalar. Ancak işe başlamadan önce temel kadına birşeyler fisildar. Kadın sert bir şekilde "HAYIR" der. Bunu duyan temel boynunu büker ve "PEKI" der. Tabii ki para ödülü kendisini pek memnun etmiştir. Ancak genelev patronu ile akşam yemeğe gidince adam sorar: "Temel, sen bu kadına ne dedin de sana Hayir dedi?.. Temel valla abi ben birşey demedim. Ben sadece işin başında kadına sordum "Turk parasiyla odeyebilirmiyim" diye o da "Hayir" dedi..... |
Yerde Para Buldum http://www.forumturkiye.com/images/smilies/smile.gif Bir gün Kayseri'lilerle lazlar savaş yapıyorlarmış.Kayseri`lilerin aklına bir fikir gelmiş.Demişlerki; -Bu laz'ların hemen hemen yarısı Temel, diğer yarısıda Dursun'dur .Ve daha sonra savaşın ortasında bağırmaya başlamışlar: -Temel! Temel!!! Laz'lardaki Temel`ler kafalarını kaldırmışlar ve vurulmuşlar. Daha sonra Kayseri`liler : -Dursun! Dursun!!!! Diye bağırmışlar. Dursun`larda kafalarını kaldırmışlar ve vurulmuşlar. Laz'lardan çok az kişi kalmış ve onlarında aklına bir fikir gelmiş.Ve: -Yerde para buldum bu kimin? diye bağırmışlar. Bütün Kayseri`liler kafalarını kaldırmışlar ve vurulmuşlar. , |
Fark :P http://www.forumturkiye.com/images/smilies/icon_eek.gif Küçük John okuldan eve gelir ve üzgün bir sekilde, "Matematik dersinden 1 aldim" der. Babasi hemen sorar, "Neden ?" "Ögretmen 3x2 kaç eder?" diye sordu, ben de "6" dedim. Babasi hemen oglunu tasdikler ve "Fakat bu dogru" der. Ondan sonra da "ögretmen 2x3 kaç eder?" diye sordu. "Has ******, ne farki var ki ?" "Ben de ögretmene aynisini söyledim , |
Öğrenci Yurdu Üniversitede, dönemin ilk gününde rektör yeni gelenleri toplamış, üniversite kurallarını anlatırken sıra yurt olayına gelmiş. Rektör demiş ki : - Kız yurtları erkek öğrenciler için yasak bölge. Erkek yurtları kız öğrenciler için. Yasak bölgede yakalanan kişiye ilk seferinde 200 milyon ceza kesilecek. İkinci yakalanışında 300 milyon, üçüncü yakalanışında da 500 milyon ceza kesilecek. Sorusu olan var mı? Arka taraftan bir erkek öğrenci sesi : - Sezonluk bilet ne kadar? http://www.forumturkiye.com/images/s.../1orglaugh.gif http://www.forumturkiye.com/images/s.../1orglaugh.gif http://www.forumturkiye.com/images/s.../1orglaugh.gif , |
Hangi Takım [#6137] Amerika'da bir supermarkette, musteri yarim kivi satin almak istiyor. Tezgahtar bunun mumkun olmadigini soyluyor. Kavga cikiyor. Tezgahtar kosa kosa mudure cikiyor: - " Efendim, hayvanin biri yarim kivi almak istiyor " der demez soyle bir arkasina donunce ne gorsun !! Musteri arkasından gelmis, ensesinde duruyor... Tezgahtar hemen musteriyi isaret ediyor: " Bu beyefendi de diger yarisini almak istiyor, efendim..." Mudur durumu anliyor, adama yarim kiviyi mecburen verip gonderiyorlar. Mudur bir saat sonra tezgahtari cagirtiyor: -"Tebrik ederim, cok zeki davrandin, iyi idare ettin. Nerelisin sen? -" Brezilyaliyim efendim..." -"Amerika'ya niye geldin?" -"Brezilya cazip bir yer degil efendim, orada insanlar ya ******, ya da futbolcu..." -"Biliyor musun benim karim da Brezilyali..." -"Yaa oyle mi, acaba kariniz hangi takimda futbol oynuyor ? , |
üç astronot hazırlanmış.uzaya gönderilcek.rus,ingiliz ve temel..orada 3 yıl kalacak ve uzay istasyonlarını onaracaklarmış...hepsine demişler yemek su dışında ne istersiniz...rus yanına iki tane nataşa istemiş...ingiliz yüzlerce fıçı bira ve sıra temele gelmiş....temel de genel turk tipi olarak yanına bir oda dolusu sigara istemiş.vermişler ve yollamışlar... 3 yıl sonra mürettebat geri dönmüş....mekiğin kapısı açılmış rus yanındaki kızlarla beraber birsürü cocukla belirmiş kapıda....ardından ingiliz ayyaş bi şekilde sallana sallana gelmiş kapıya...ve enson Temel etrafa küfürler savurarak çıkmış mekikten..... -bana bi ateş verin uleeeeeeeeeeeen..... |
4 RAHİBEhttp://www.forumturkiye.com/images/smilies/smile.gif 4 rahibe ölmüs ve cennet cehennem sınırında sorgulamaya alınmışlar. Sorgulama meleği demiş ' şimdi herkes sırayla dünyadayken işledigi en büyük günahı anlatsın. Sakın atmayın tespit ederiz. 1. rahibe ben hayattayken bir kere penise dokunmustum parmağımın ucuyla demiş melek hangi parmağınla diyince sağ elinin isaret parmağını göstermiş. Melek: Tamam yavrum şimdi git ve günahı işlediğin o parmağı yan taraftaki kutsal suya sokarak arın günahlarından demiş. 2. Rahibe ben hayattayken bir kere penisi tutmuştum Melek: hangi elinle demiş. Sag elini kaldırmış 2.rahibe, melek de ona gidip o elini yandaki kutsal suya sokarak günahlarından arınmasını ögütlemiş. Bu sırada 3. rahibeyle 4. rahibe aralarında fısıldaşıyolarmış. Sonra aniden yer değiştirmişler. Sorgulama meleği bunu farkederek: 'Bir dakika ne oluyor, siz niye yer değiştirdiniz ' diye sorunca daha önce 4. sırada olup 3. sıradakiyle yer değiştiren rahibe: ' İzin verirseniz, arkadaş kutsal suya g...nü sokmadan ben bi ağzımı çalkalayıp çıkayım efendim... |
KAVANOZ Bir gün 75 yasinda bir ihtiyar sperm testi yaptirmak için doktora gider. Doktor adama bir kavanoz verir ve : - Bunu doldurup yarin bana getirin, der. Ertesi gün ihtiyar kavanozu getirip doktora verir. Doktor kavanoza bakar, bos oldugunu görür ve sebebini sorar. Ihtiyar anlatmaya baslar : - Doktor bey, dün gece sag elimle denedim olmadi, sol elimle denedim gene olmadi. Karimi çagirdim, o da sag ve sol elleriyle denedi, agziyla denedi önce disini çikararak sonra disini takarak denedi gene olmadi. Baktik olacak gibi degil komsunun karisini çagirdik o da iki eli ve agziyla denedi gene olmadi, deyince doktor kendini tutamadi ve : - Naaptiniz, komsunun karisini da mi çagirdiniz? Ihtiyar yanitladi : - Napalim, açamadik su lanet kavanozu bir türlü... |
Çoban'ın biri dere kenarında koyunlarını otlatıyormuş. Tam o anda, yanına bir Cherokee Jeep yanaşmış. Brioni gömlek, Cerruti ayakkabılar giyen, Ray-Ban gözlüklü ve YSL kravatlı bir sürücü aşağıya inmiş ve çobana sormuş. - Eğer kaç tane koyunun olduğunu bilirsem bana onlardan bir tanesini verir misin? Çoban bir adama birde koyunlarına bakmış, "Tamam" diye cevap vermiş. Genç adam arabasını park etmiş, telefonunu bilgisayarına bağlamış bir NASA sitesine girmiş, GPS'ini kullanarak yeri taramış, bir database velogaritma ile doldurulmuş 60 excel tablosunu açmış ve 150 sayfalık bir rapor basmış. Çobana dönmüş, - "Tam olarak 1586 adet koyunun var" demiş. Çoban "Doğru" diye cevap vermiş, "Koyununu alabilirsin." Genç adam koyunu almış ve jeep'inin arkasına koymuş. Bu sefer çoban genç adama dönmüş, - "Eğer senin ne iş yaptığını bilirsem koyunumu geri verirmisin?" diye sormuş. Adam, "Evet neden olmasın" diye yanıtlamış. "Sen Dunya Bankasi'nda Danışmansın" demiş çoban. Adam sormuş, "Nasıl oldu da bildin?". -Çoban "Çok basit" diye cevap vermiş. "Buraya çağrılmadan geldin, bu bir.. İkincisi benim bildiğim bir şeyi bana söylemek için benden bir koyunumu istedin. Üçüncüsü yaptığın hiçbir şeyden anlamıyorsun çünkü köpeğimi aldın!" http://www.forumturkiye.com/images/smilies/icon_lol.gif |
temel alman ve rus mekıkle uzaya gıdıp 3 sene kalacaklardır bunlara sorarlar istegınız ne? rus 2 tane nataşa ister alman bol mıktarda sarap ıster temel bol bol sıgara koyun der ardan 3 sene gentıkten sonra bunlar dunyaya gerı donerler rus cıkar yanında bır suru çocuk alman çıkar sarhos bır sekılde temel cıkar bagıra bagıra amına koduklarım bana ateş verın der http://www.forumturkiye.com/images/smilies/biggrin.gif http://www.forumturkiye.com/images/smilies/biggrin.gif http://www.forumturkiye.com/images/smilies/biggrin.gif |
Bulmaca Temel uçağa binerken merdivende bir bakmış önünde Sharon Stone haltetmiş bir dilber.. Muhteşem de bir mini.. Temel içini çekerken bir bakmış, yeri dilberin tam yanı.. Oturmuşlar.. Uçak havalanmış. Dilber çantasına uzanmış. İçinden bir bulmaca dergisi, bir kurşun kalem çıkarmış. Başlamış çapraz bulmacayı çözmeye.. Temel heveslenmiş.. "Şimdi bir yerde takılır, bana sorar, böylece muhabbete başlarız" diye.. Beş dakika geçmeden dilber Temel'e dönmüş, gerçekten.. Kısık, seksi bir sesle sormuş: "Beş harfli bir kelime. Sonu arak.. Başına bir harf koyarsanız kadınların en sevdiği alet olurmuş, biliyor musunuz?" diye.. "Aman Tanrım" demiş Temel, Amerikan filmlerindeki gibi.. "Aman Tanrım.. Bu güzel kadına o kelimeyi nasıl söylerim ben.. Mutlak bir başka kelime olmalı.." Başlamış düşünmeye.. Beş dakika sonra jeton "Dank" diye düşmüş.. Kadına dönmüş: "Tarak olabilir mi, hanımefendi?.. Tarak!.." "Harikasınız" demiş dilber.. "Silginiz var mı acaba? |
Üniversitede okuyan bir ogrenci yil sonu sinavlarina girmis ve arkadasina: -Ben memleketime gidiyorum, sinavlar belli olduktan sonra bana sonuclari bildir, ancak telefona ben cikarsam bana soylersin. Telefona annem cikarsa; zayifim olmaz ama eger bir tane olursa Ebubekir'in selami var, dersin. Iki zayif imkansiz da eger olursa Ebubekir'in omer'in selami var dersin. Üç zayif hic olmaz da eger olursa Ebubekir'in, Omer'in, Osman'in selami var dersin. Dort zayif imkansiz da eger olursa, Ebubekir'in, Omer'in, Osman'in, Ali'nin selami var dersin, seklinde konusup memleketine gelir. Bir zaman sonra sinavlar belli olur, arkadasi sinav sonuclarini bildirmek icin telefona sarilir, telefona ögrencinin annesi cikar. - Teyze, oglunuza soyleyin Ummet-i Muhammed'in selami var http://www.forumturkiye.com/images/s...on_mrgreen.gif |
Genç kız, sevgilisine telefon açmış... - "Tankut," demiş, "seni çok arzuluyorum, geceleri uyku uyuyamıyorum. Ne olur bu hafta sonu bize yemeğe gel. Seni annem-babamla tanıştırayım. Sonra benim odamda ders çalışıyor gibi yapar doya doya sevişiriz..." Tankut ömründe hiçbir kızla sevişmemiş, toy bir delikanlı... Bir eczaneye gitmiş... Babacan eczacıya; "Bu hafta sonu önce bir aile yemeği, peşinden ateşli bir aşk yaşayacağım" demiş, "Bu yüzden iyisinden bir kutu prezervatif istiyorum..." Babacan eczacı kutuları vermiş, oğlanın sırtını sıvazlayıp yolcu etmiş... Tankut hafta sonunda bir büyük buket çiçekle kızın evinin kapısını çalmış.. Genç kız kapıyı açmış. Tankut'u doğrudan yemeğe almış... Delikanlı çok mahçup biçimde masaya oturmuş. Kızın ana-babasının yüzüne şöyle bir baktıktan sonra başını önüne eğmiş... Başlamış dua etmeye... Ancak dua bir türlü bitmiyor... Kız sonunda dayanamamış, fısıltıyla: - "Ben senin bu kadar dindar olduğunu hiç bilmiyordum Tankut," demiş... Tankut adeta inlemiş: - "Ben de babanın eczacı olduğunu !" |
Kendisini fare zannettiği için ailesi tarafından bir akıl hastanesine yatırılan adam, birkaç yıllık bir tedavinin ardından; iyice kendine gelmiş. Doktorlar, artık taburcu etmeyi düşündükleri hasta ile son bir görüşme yaparak,iyileştiğinden emin olmak istemişler. Adama sormuşlar: -"Söyle bakalım; sen insan mısın, fare misin?" Adam gülümsemiş: -"Doktor bey, o günleri geride bıraktım. Elbette ki ben bir insanım." Doktorlar, içleri rahatlayarak: -"Tamam o zaman, artık burada kalmana gerek kalmadı", demişler ve çıkış belgelerini uzatmışlar. Birkaç dakika sonra, gruptaki doktorlardan biri bahçeye çıktığında, adamı bir ağacın arkasına saklanır halde görmüş. -"N'oldu yahu? Sıkılmadın mı buradan, çıksana, git özgürlüğün tadını çıkar!" -"İyi de doktor bey, orada bir kedi var!" -"Eee, ne olmuş kedi varsa; hani sen artık bir fare olmadığını biliyordun?" -"Ya doktor bey, ben fare olmadığımı biliyorum da; kedi benim fare olmadığımı nereden bilecek?" , |
İki deli havuzun başında oturuyorlarmış.Biri kalkıp havuza şeker atmış.Havuzdan bir yudum almış ve tükürmüş.Arkadaşına: -Havuza şeker attım ama tatlı olmadı.. Arkadaşı: -Karıştırmadınki salak! , http://www.forumturkiye.com/images/s...on_mrgreen.gif |
Miami 'de üstü açık spor arabasıyla gezen sarışın afet'i trafik polisi durdurur. - Hanımefendi ehliyetinizi görebilirmiyim ? - Nedir o? - Hani araç kullanırken yanınızda taşımanız gereken belge,kredi kartı boyutlarında ve üzerinde resminiz olur. - Sarışın bayan çantasını aracın koltuğuna boşaltır ve ehliyeti bulur ve memura uzatır. - Hanımefendi ruhsatı görebilirmiyim ? - Oda ne ? - Tabiri caiz ise aracınızın kimlik kartı. Genelde torpido gözünde bulunur. - Bayan torpido gözünü bulur ruhsatı uzatır. - Trafik polisi evrakları alıp aracına biner ve merkezle telsiz bağlantısı kurar. Merkezdeki görevli memur aracı kullanan sarışın mı diye sorar ? - Evet - Peki süper bir mini eteği varmı ? - Evet - Göğüsleri gömleğinden taşıyor mu ? - Evet - O zaman sen ona doğru yaklaş ve fermuarını indir. - Polis memuru merkezdeki arkadaşına bağırarak böyle bir şey yapamayacağını söyler ama ısrarlara fazla dayanamaz. Sarışın bayanın yanına yaklaşıp fermuarını indirir. - SARIŞIN BAYAN ÇOK ŞAŞIRIR . YİNE Mİ ALKOL MUAYENESİ !!!!!!!!!!!!!!!! , http://www.forumturkiye.com/images/smilies/icon_lol.gif http://www.forumturkiye.com/images/smilies/icon_lol.gif http://www.forumturkiye.com/images/s...on_mrgreen.gif http://www.forumturkiye.com/images/s.../1orglaugh.gif |
Kör bir adam yanlışlıkla Bayanlar Barına girer. Bara doğru ilerler ve bir içki ısmarlar. Biraz oturup, içkisini yudumladıktan sonra barmene seslenir: "Hey, bir sarışın fıkrası duymak ister misin?" Birden bar, bomba düşmüş gibi sessizleşir. Kör adamın yanında oturan kadın, tok bir sesle: "Hey bayım," der "bu fıkrayı anlatmadan önce bilmeniz gereken beş şey var. Birincisi, barmen sarışın bir kız. İkincisi kapı görevlisi sarışın bir kadın. Üçüncüsü, ben 1.90 boyunda karatede siyah kuşaklı bir sarışınım. Dördücüsü, sağınızda oturan kadın profesyonel bir halterci ve sarışın. Beşincisi, benim yanımda oturan kadın profesyonel güreşçi ve sarışın. Yine de bu fıkrayı anlatmak istiyor musunuz?" Kör adam bir kaç saniye düşünür, sonra başını sallar: "Hayır, hiç sanmıyorum. Beş defa anlatamam." , |
İki sarışın yolda yürürken yerde bir makyaj aynası gözlerine ilişir. ilk sarışın kapağını açar ve bakar : - Resimdeki yüz bana çok tanıdık geldi şekerim... der. Sıra ikinci sarışındadır, aynayı arkadaşının elinden çekistirir ve şöyle der : - Tabii ki tanıdık gelecek aptal, bu benim... |
Erkek: Tanrım, Kadınları niye bu kadar güzel yarattın? -Tanrı cevaplamış:'Aşık olasınız 'diye... -Erkek:Peki niye bazen aptal oluyorlar? -Tanrı:Onlar da size aşık olabilsinler diye.... , |
Bir gün Cennet'in kapıları şiddetle vurulmuş: -Güm Güm Güm !! İçeriden seslenmişler: -Kim o? - Dışarıdan gök gürültüsü gibi bir ses: “ Biz İstanbul'u fetheden Fatih'in yiğitleriyiz! “ İçeriden hoş geldiniz diyerek kapılar ardına kadar açılmış ve yiğitleri içeriye buyur etmişler. Her şey çok güzel gidiyormuş. Ta ki, 40 yıl geçinceye kadar. Bir gün kapılar yine şiddetle çalınmış: -Güm Güm Güm !!! - İçeriden sormuşlar: “Kim o?” - Dışarıdan gök gürültüsü gibi bir ses: “Biz İstanbul'u fetheden Fatih'in yiğitleriyiz!” - İçeriden hemen cevaplamışlar: “Hadi len! Onlar 40 yıl önce geldi!” - Dışarıdan yine ses gelmiş: “ Biz mehter takımıyız ancak geldik!!!” , http://www.forumturkiye.com/images/s.../1orglaugh.gif http://www.forumturkiye.com/images/s.../1orglaugh.gif http://www.forumturkiye.com/images/s.../1orglaugh.gif http://www.forumturkiye.com/images/s.../1orglaugh.gif http://www.forumturkiye.com/images/s.../1orglaugh.gif http://www.forumturkiye.com/images/s.../1orglaugh.gif |
ÜST DÜZEY YÖNETİCİLİK Adamın biri sabah saat 10'a doğru bir elinde, içinde inek pisliği olan bir tenekeyle kafeye gelmiş, "Bana bir çay.." diye seslenmiş, "Simdi geliyor efendim.." demiş garson ve çayı getirmiş.. Çayı bir yudumda içmiş adam, almış eline pislik dolu tenekeyi başlamış kafenin her tarafına serpmeye ve çekmiş gitmiş. Ertesi sabah yaklaşık yine ayni saatlerde tekrar elinde pislik dolu tenekeyle gelip yine "Bana bir çay..!" demesiyle, "Hop..! Bir dakika bakalım.." demiş onu görür görmez tanıyan garson, "Dünden beri senin pisliğini temizlemeye çalışıyoruz. Neden öyle yaptın ki?.." "Merak edilecek bir şey yok.." demiş adam, "Üst düzey yöneticilik için hazırlanıyorum.. Sistem ayni.. Gel, çayını iç, etrafa bok at, millet senin yaptığını temizlemeye çalışırken bütün gün ortadan kaybol.. |
FEMİNİZM Dünya feministleri 2001 yılında kadın hakları ve özgürlüklerini konuşmak, kadın sorunlarını paylaşmak ve bu konularda çözümler üretmek üzere ilk olarak İtalya' da toplanırlar.Kendilerine göre oldukça yararlı geçen bu toplantının sonunda bazı kararlar alınır. Bunlardan biri de kocalarına bazı konularda artık taviz verilmeyeceğidir.Bir sonraki yıl tekrar toplanmak üzere de dağılırlar. 2002 yılında bu sefer Almanya 'da toplanmışlardır.Geçen yıl alınan kararların ne şekilde uygulandığını anlatmak üzere sıra ile kürsüye çıkarlar. İlk olarak ev sahibi Alman feminist alır sözü: Ben geçen yıl aldığımız karar uyarınca eve gittim ve kocama dedim ki _"Bundan sonra temiz çamaşır giymek istiyorsan kendi çamaşırlarını kendin yıkayacaksın." Birinci gün bir şey görmedim, ikinci gün bir şey görmedim, üçüncü gün bir de baktım sadece kendi çamaşırlarını değil, benimkileri de yıkıyor. Alman feministin bu sözlerinden sonra salonda bir alkış tufanı kopar. Sıra Fransız feministe gelmiştir. Ben de geçen yıl aldığımız karar uyarınca eve gittim ve kocama dedim ki _"Bundan sonra ütülü çamaşır giymek istiyorsan kendi çamaşırlarını kendin ütüleyeceksin" Birinci gün bir şey görmedim, ikinci gün bir şey görmedim, üçüncü gün bir de baktım sadece kendi çamaşırlarını değil benimkileri de ütülüyor. Salonda tekrar alkış tufanı başlar. Sırayı bizim Türk feminist almıştır. Ben de geçen yıl aldığımız karar uyarınca eve gittim ve kocama dedim ki " _Bundan sonra yemek yemek istiyorsan kendi yemeğini kendin yapacaksın" Birinci gün bir şey görmedim, ikinci gün bir şey görmedim, üçüncü gün sol gözüm biraz iner gibi oldu , görmeye başladım. |
3 tane vampir varmıs. İngiLiz vampir, Fransız vampir ve bizim TemeL vampir. UçakLa çıktıkLarı seyahatte, beLLi bir süre sonra, İngiLiz vampir acıktığını hissetmiş ve uçaktan atLayarak aşaLara doğru süzüLmüş ve beLLi bir süre sonra ağzı burnu kan içinde geri dönmüş. SormuşLar ne yaptın diye. - Şu aşağıdaki arabayı görüyomusunuz ? + Evet görüyoruz - Yanında ki çifti görüyomusunuz ? +Evet görüyoruz - Erkek oLanı görüyomusunuz +Evet görüyoruz - İşte ben onun kanını içtim de geldim... Biraz zaman geçtikten sonra fransız vampir uçaktan atLamıs ve aşaLara doğru süzüLmüş. Biraz zaman geçtikten sonra ağzı burnu kan içinde geri dönmüş. SormuşLar, ne yaptın diye. - Şu aşada ki evi görüyomusunuz + evet görüyoruz - Orda duran iki adamı görüyomusunuz + evet görüyoruz - Peki soLdakini görüyomusunuz + evet görüyoruz - İşte ben onun kanını içtimde geLdim... Sıra bizim vampir temeLe geLmiş ve aşaLara doğru süzüLmüş. Biraz zaman geçtikten sonra ağzı burnu kan içinde geri geLmiş. Sormuşlar, ne yaptın ? - Şu aşada ki ormanLık aLanı görüyomusunuz ? + evet görüyoruz - orda uzunca bir ağaç var onu görüyomusunuz ? + evet görüyoruz - tam ortasında bi deLik var onu görüyomusunuz ? + evet görüyoruz - İşte ben oraya çarptımda geLdim http://www.forumturkiye.com/images/s.../1orglaugh.gif |
bir gün 90 yaşında bi kadını hastahane götürüyorlarmış bu yaşlı kadının doktoru kadına en çok bir gün daha yaşarsın der. yaşlı kadın o gece rüyasında azraili görür azrail yaşlı kadına senin daha 45 senen var sen ölmeyeceksin der ve yaşlı kadın uyandığında hemen doktorunu çağırır ve benım bütün vücüdumu değiştirin der. yaşlı kadını öyle bi hale getiriyorlarki hiç kimse tanımıyordu. yaşlı kadın artık 18 yaşında genç bi kız olmuştu.taburcu olduğu gün hastahanenın hemen önünde ambulans çarpıymış ve kadın ölmüş.kadın da azraile hani ben 45 sene daha yaşayacaktım demış ama azrail kadını tanımamış http://www.forumturkiye.com/images/s...on_mrgreen.gif |
hakim temele sorar: sabıkan varmı temel:allahtan başka hiç kimsem yok http://www.forumturkiye.com/images/s...on_mrgreen.gif http://www.forumturkiye.com/images/s...on_mrgreen.gif |
adamın biri çok kuvvetli öksürüyormuş doktor gitmiş.doktor hastayı muayene ettikten sonra yanlışlıkla öksürük ilacı yerine müsil ilacı vermiş..Hastaya demiş ki: sabah akşam yemeklerin üzerine bundan 1 tane içeceksin.Aradan 1 hafta geçmiş adam tekrar kontrole gelmiş..Doktor sormuş: Nasıl öksürüğün geçti mi..Adam cevap vermiş: Öksürmeye cesaretim yok ki... http://www.forumturkiye.com/images/s.../icon_wink.gif |
>>Çok soguk bir kis gunu padisah, tebdil'i kiyafet gezmeye karar >>vermis. Yanina basvezirini alip yola çikmis. Bir dere kenarinda >>çalisan yasli bir adam görmusler.. >> >>Adam elindeki derileri suya sokup, döverek tabakliyormus. Padisah, >>ihtiyari selamlamis. " Selamunaleykum ey pir'i fani..." " >>Aleykumselam ey serdar'i cihan... Padisah sormus. " Altilarda ne >>yaptin ?" " Altiya alti katmayinca, otuz ikiye yetmiyor..." >> >>Padisah gene sormus. >> >>" Geceleri kalkmadin mi ?" >> >>" Kalktik...Lakin, ellere yaradi..." >> >>Padisah gulmus. >> >>" Bir kaz göndersem yolar misin ?" >> >>" Hem de ciyaklatmadan..." >> >>Padisahla basvezir adamin yanindan ayrilip yola koyulmuslar. >>Padisah basvezire dönmus." Ne konustugumuzu anladin mi ?" " Hayir >>padisahim..." >> >>Padisah sinirlenmis. >> >>" Bu aksama kadar ne konustugumuzu anlamazsan kelleni alirim." >>Korkuya kapilan basvezir, padisahi saraya biraktiktan sonra Telasla >>dere kenarina dönmus. Bakmis adam hala orada çalisiyor.. " Ne >>konustunuz siz padisahla..." >> >>Adam, basveziri söyle bir suzmus >> >>" Kusura bakma. Bedava söyleyemem. Ver bir yuz altin söyleyeyim.." >>Basvezir, yuz altin vermis. " Sen padisahi, serdar'i cihan, diye >>selamladin. Nereden anladin padisah oldugunu.." " Ben dericiyim. >>Onun sirtindaki kurku padisahtan baskasi giyemezdi.." >> >>Vezir kafasini kasimis. >> >>" Peki, altilara alti katmayinca, otuz ikiye yetmiyor ne demek..." >>Adam, bu soruya cevap vermek için de bir yuz altin daha almis. " >>Padisah, alti aylik yaz döneminde calismadin mi ki, kis gunu >>çalisiyorsun, diye sordu. Ben de, yalnizca alti ay yaz degil, alti >>ay da kis çalismazsak, yemek bulamiyoruz dedim." Vezir bir soru >>daha sormus... " Geceleri kalkmadin mi ne demek ?" >> >>Adam bir yuz altin daha almis. >> >>" Çocuklarin yok mu diye sordu.Var, ama hepsi kiz. Evlendiler, >>baskasina yaradilar, dedim... " Vezir gene kafasini sallamis. " Bir >>de kaz gönderirsem dedi, o ne demek..." >> >>Adam gulmus. >> >>Onu da sen bul....! |
veteriner Veterinerin gece yarısı telefonu çalmış. Bir kadın: - Beyefendi çok affedersiniz rahatsız ettim, damdaki kediler bizi uyutmuyor. Birkaç kedi saatlerdir alt alta üst üste... Acaba onları durdurmak için ne yaparım? - Telefona çağırın... - Aa... Bu onları durdurur mu? - Valla beni durdurdu işte... Üç denizci bir denizkızını kurtarır. Deniz kızı bunlara der ki; "Ben efsane değilim , işte görüyorsunuz.. ama sihirli bir yaratığım. Siz hayatımı kurtardınız. Bende sizin birer dileğinizi gerçekleştireceğim. Dileyin benden ne dilerseniz? Birinci denizci dilemiş "Zekamı 2 katına çıkar! "Hay hay demiş deniz kızı. Denizci bir anda japon malı sonar aletinin gerçekte nasıl çalıştığını anlamış, sadece resimlerine bakarak monte etmeye başlamış. İkinci denizci atılmış "Benim zekamı 3 katına çıkar! "Olur" demiş deniz kızı. O da bir anda gökyüzüne bakarak dünyanın eğiminde aslında bir sapma olduguna dair formülü tersten ve latince kaleme almaya başlamış. Üçüncü denizci bağırmış "Benim zekamı 10 katına çıkar! "Yapamam " demiş deniz kızı. "Yaparsın " demiş denizci. "Hayır ne istedigini bilmiyorsun. Ne söylediğini de bilmiyorsun. Her sey değişecek ama her şey. Dünyayı bambaşka bir gözle göreceksin. Eski yaşamınla hiçbir şekilde uzlaşmayacak bir boyuta geçeceksin. Bundan pişman olabilirsin. Dilersen sana 1 milyon dolar vereyim, bundan vazgeç" demiş deniz kızı. "Baska hiçbir isteğim yok, zekamı 10 misli arttır! demiş denizci. "Peki "demiş deniz kızı.. ve üçüncü denizci BİR KADINA dönüşmüş..... http://www.forumturkiye.com/images/smilies/20.gif |
Florida, Miami modası var ya sanatçılarımızda. Banu Alkan da atlamış gitmiş Miami'ye. Türkiye'deyken demişler ki, "Florida timsah cennetidir. Timsah orada çok ucuzdur." Banu bir timsah ayakkabı almak için hemen ilk dükkana dalmış. Seçmiş. Fiyat? Ateş pahası… Öbür dükkan… Ateşpahası… Tepesi atmış Banu'nun. Tezgahtara bağırmış: "Şimdi gider, kendime bir timsah avlarım. O zaman daha uygun bir fiyatla timsah ayakkabım olur." "Hemen," demiş tezgahtar, "hemen gidin. Büyük bir tane yakalayın ama." Banu dalmış Florida'nın uçsuz bucaksız bataklıklarına. Akşam tezgahtar evine dönerken bir bakmış Banu. Elinde bir tüfek… Sulara dalmış... 5 metre boyunda bir timsah da ona doğru yüzüyor... Kıyıda 10, 12 timsah ölüsü, sırtüstü çevrilmiş yan yana yatıyor. Çekmiş tetiği Banu. Tam açık ağzından vurmuş hayvanı. Sürükleyerek kıyıya çekmiş. Bin güçlükle sırtüstü çevirmiş ve öfkeyle bağırmış: "Hay Allah kahretsin.! Bunun da ayakkabısı yok!" |
Gümrük kapısında bir ingiliz bir fransız bir türk geçmek için bekliyorlarmış. Gümrük görevlileri valizleri kontrol etmeye başlamış.Önce ingilizin valizine bakmışlar.içinden 7 adet don çıkmış.'Niye 7 tane ?' diye ingilize sormuşlar.O da haftanın 7 günü var hepsi için birtane.Pzartesi,salı,çarşamba.... 'Vay be !Helal olsun medeniyete,temizliğie bak adamlardaki.!'sıra fransıza gelmiş. Açmışlar bakmışlar 8 tane don.''7 yi anladıkta niye 8 diye sormuşlar'' Fransızhttp://www.forumturkiye.com/images/smilies/tongue.gifazartesi,salı,çarşamba..... Hergün için birtane,bir tane de ne olur ne olmaz diye yedek aldım demiş. Vay be adamlarda ki temizliğe medeniyete bak demiş görevliler... sıra temele gelince açmışlar bakmışlar tam 12 adet don.. vay be! ne varsa bizim insanımızda var.şu medeniyete,şu temizliğe bak.. sormuşlar neden 12 adet.bizimki cvp vermiş ''ocak,şubat,mart...'' |
Dört kisilik avci gurubu, tecrübeli avci temel'in önderliginde Ormanda ilerlemektedirler. karsilarina küçük bir delik çikar. Temel : -yatin yere, tavsan deligi ! bütün avcilar yere yatarlar. Gercekten bir müddet sonra delikten tavsan çikar. Avcilar hemen vururlar. tekrar yürümeye baslarlar. Bir süre sonra büyükçe bir delik çikar karsilarina. Temel : -yatin yere, tilki deligi! yatarlar. biraz sonra tilki çikar. Onu da vururlar. tekrar yola düserler. bu defa daha büyük bir delik Çikar. temel : -yatin yere, ayi ini! yere yatarlar ve çikan Ayiyi vururlar. iyice keyiflenen avcilar yürümeye devam ederler. Kisa bir zaman sonra kocaman bir deligin basinda dururlar. Acemiler hep birden temel'e bakar. Temel: -usaklar ne cikacagini bilmiyorum. ama yatin yere, ne çikarsa Bahtimiza! ertesi gün gazetelerde manset : -dört avci tren altinda can verdi. |
Bir savaş gemisi karanlık ve sisli bir gecede yol alıyormuş. Derken kaptan köşkündeki komutan tam karşıda ve uzakta üzerlerine doğru gelen bir ışık farketmiş. Hemen karşı tarafa sinyal göndererek şu mesajı geçmiş: -"Derhal rotanızı 30 derece doğuya çeviriniz" Karşıdan anında cevap gelmiş: -"Sen rotanı 30 derece batıya çevir!" Komutan şaşırmış, biraz da sinirlenmiş, mesajı tekrarlamış: -"Rotanı derhal 30 derece doğuya çevir, emrediyorum!" Karşıdan cevap: -"Asıl sen rotanı 30 derece batıya çevireceksin!" Komutan öfkeden küplere binmiş, bir mesaj daha yollamış. -"Ben 30 yıllık kaptanım, sana son kez emrediyorum, rotanı 30 derece batıya çevir!" -"Sen 30 senelik kaptansan ben de 20 senelik denizciyim, sen rotanı 30 derece doğuya çevir." Komutan, o kadar sinirlenmiş ki, hemen mürettebata bütün topları ateşe hazır hale getirmelerini emretmiş ve son kez bir mesaj göndermiş: -"Burası bir savaş gemisi, derhal rotanı 30 derece batıya çevirmezsen ateşe başlayacağız." -"Burası da bir deniz feneri.. Sen rotanı bir an önce 30 derece doğuya çevirmezsen birazdan kayalara çarpacaksın" |
Zamanin en büyük mafya babasi idamlik bir suçtan yargilaniyordu.Jürinin içindede bizim Temel vardi. Babanin adamlari Temel'in yanina gelip ula Temel ne yap et bu cezayi müebbete çevir. Ve jüri toplandiktan sonra hakim kararini müebbet olarak açiklar. Babanin adamlari Temel'in yanina gelip Bunu nasil yaptigini sorar. Temel'de; Sormayin usaklar jüri beraat diye tutturdu müebbete çevirene kadar anam agladi. |
PAPAĞAN Kadının biri bir hayvan dükkanınıa girmiş.Papağanlardan birini çok beğenmiş ve tezgahtara fiyatını sormuş.Adamda "10 milyon ama size o hayvanı önermem çünkü bize de genelevden geldi.Ağzı çok bozuktur." demiş.Kadın boşver deyip papağanı satın almış,eve getirmiş.Papağan başlamış "Oooo..yeni ev,yeni mama.." Kadın bozuntuya vermemiş.Sonra evin kızları gelmiş.Papağan "Ooo..yeni ev..yeni mama..yeni sermaye.." demiş.Kadın biraz bozulmuş.Sonra kadının erkek çocukları gelmiş.Papağan "Ooo..yeni ev..yeni mama..yeni sermaye..yeni müşteriler" demiş.Kadın bu sefer bayağı bozulmuş.Sonra kadının kocası gelmiş.Papağan yine başlamış"Ooo..yeni ev..yeni mama..yeni sermaye..yeni müşteriler..vee..ooo..MEHMET ABİ HOŞGELDİN!!" |
Komutan soruyor nerelisin asker? Efendim Gazi Antepliyim. Bir diğerine sen nerelisin? Maraşlıyım efendim diyor. Çat bir tane vuruyor. Oğlum Kahraman Maraşlıyım diyeceksin. Bitişiğinde de, Çorumlu bir asker varmış. Sen nerelisin diyor? Çocuk dayak yememek için, efendim, Kahraman Çorumluyum. Çat bir tane de ona vuruyor, Lan Çorum ne zaman kahraman oldu diyor. http://www.forumturkiye.com/images/s.../1orglaugh.gif |
Dünya feministler kongresinde, Amerikan Delegesi Hanımefendi kürsüye gelmiş; - Geçen yılın kararlarını aynen uyguladım. Eve gider gitmez kocama: "Bundan sonra temiz çamaşır istersen kendi çamaşırını kendin yıka. İşte makine orda..' dedim. İlk gün birşey görmedim.İkinci gün birşey görmedim. Üçüncü gün bir baktım, makinenin başında sadece kendi çamaşırlarını eğil, benimkileri de yıkıyor. Alman Delegesi söz almış; - Ben de kararımız gereğince kocama: "Bundan böyle temiz tabakta yemek istiyorsan kendi bulaşığını kendin yıka' dedim.. Birinci gün birşey görmedim. İkinci gün birşey görmedim. Üçüncü gün baktım, makinenin başında sadece kendininkileri değil, benim bulaşıklarımı da yıkıyor. Üçüncü konuşmacı bizden bir feminist kardeşimizmiş; - Türkiye'ye döner dönmez kararımız gereğince kocamla konuştum. Ona dedim ki: "Bundan böyle yemek yemek istiyorsan, kendin pişirmen gerekecek. İşte mutfak orada.." Birinci gün birşey görmedim. İkinci gün birşey görmedim. Üçüncü gün sol gözüm azıcık açılır gibi oldu, hafiften görmeye başladım... |
YÜZÜK Iki sevgili varmis Hani insanin içini kipir kipir ettiren umut dolu bir sevgiymis onlarinki. Evlenmeyi düsünüyorlarmis.Derken bir gün delikanlinin yurt disina gitme mecburiyeti dogmus.Kiz gözyaslari içinde kalmis. Onsuz nasil yasayacagini bilemiyormus.O zaman delikanli cebinden bir yüzük çikartmis ve demis ki 'Ben iki yil sonra dönecegim. Eger döndügüm güne kadar parmagindan bu yüzügü hiç çikartmazsan beni gerçekten sevdigini anlayacagim ve hemen evlenecegiz.' Genç kiz çaresiz kabul etmis. Çocuk gitmis. Kiz yüzügü hiç ama hiç çikartmamis. Taa ki... Taa ki sevgilisini karsilamaya gittigi güne kadar.O gün rihtimda durmus kendisine nisanlisini getiren geminin kiyiya yanasmasini izliyormus heyecanla. Birden güvertede delikanliyi görmüs. Yüregi agzina gelmis. Sevinç içinde kendisini göstermeye çalismis. Elini cebinden çikartip sallayayim derken "sip" diye bir sesle irkilmis. Yüzük parmagindan düsmüs, denizin derinliklerinde kaybolup gitmis! Ne yaptiysa, ne söylediyse delikanliyi ikna edememis. Çocuk kizi terk etmis. Zaman geçmis. Kiz bir gün hep nisanlisiyla birlikte gittikleri balikçiya ugramis. Birde bakmis ki delikanli orada! Hemen yanina yaklasip olanlari anlatmaya çalismis. Delikanli ilk baslarda biraz soguk davrandiysa da sonunda yelkenleri suya indirmis. Uzun ayriligin getirdigi özlemle birbirlerine sarilmislar. Mutluluk yüzlerinde okunuyormus adeta. Bu olayin serefine hemen yemek siparis etmisler. Bir kaç dakika sonra bir tabakta baliklari gelmis. Istahla çatal biçaga davranmislar. Baligi kestiklerinde içinden ne çikmis dersiniz? . . . . . . Yüzük dediniz degil mi? . . . . . . . Bilemediniz. . . . . . . Kilçik ....http://www.forumturkiye.com/images/s...icon_smile.gif))) . . . . . SIZ ÇOK FAZLA TÜRK FILMI IZLEMISSINIZ. |
Türkiye`de Saat: 08:21 . |
Powered by: vBulletin Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2