'Bu Lig 32.Hafta'da Arapsaçı Olur'

[kartalim_]

Schaaf ve Bilic olabilse keşke...Spalletti, Le Guen, Jimenez, Koeman gibi adamlarda bize uygundur bence...Böyle adamları alalım, ama Del Bosque'ye yapılanlar gibi olmasın bunlarda, sabır gösterelim, Denizli'ye gösterilen sabrı keşke bunlara gösterbilsek ama yok, öncelik Türkiye Ligi şampiyonluğu olduğu için Denizli'yle yola devam!..

[alleenje]

Karetta2002´isimli üyeden Alıntı

Sevgili Atakankendimi yanlış anlatmışım,yada anlatamamışım..ben hiçbir zaman ,bir antrenörün kalitesini yaptırdığı antrenmanlar belirler demedim..Galiba yanlış anlamışsın abisi..
Benim demek istediğim;takım çalıştırma,antrenman bilgisi vs..vs.. gibi konulardan zerre kadar anlamayan ,daha okuma yazmayı tam becerememiş ama hala bana laf atarak tartışma yaratmaya çalışan ama tartışma üslubundan uzak olduğu halde Denizli'ye hakaret ve küçümseme dolu şeyler yazan,bu forumun seviyesini yerle bir eden bazı holigan bozuntularının önce bir takım çalıştırmanın anlamını bilmeleri bilmiyorlarsa araştırmalarıdır..
Şimdi gelelim konumuza..abisi tabiiki antrene etmek önemlidir ama herşey değildir..Bugün ;Köln Spor Akademisi ki futbolda dünyanın en önemli eğitim birimi ,maç konuşması'nı ayrı bir ders olarak vermektedir ve "maç konuşması" sınavını veremeyince diploma vermemektedir..Aynı okulun ;eğitim müfredatını inceledim ve inan antrenman kadar onemli dersler var bunlar
1-Kısa yön değiştirme
2-Çok paslı yön değiştirme
3-Saha parselasyonu
4-1. ,2. ,3. bölgelerde eylem öncelikleri ve alınacak aksiyonlar
5-Liderlik...vs.. gibi çok önemli konular işlenmekte ve bunlardan uygulamalı olarak tez oluşturamayan adaylar mezun edilmemekte..
Tüm bunları başarıp mezun olduktan sonra da T.D. lerin özellikleri yani;
1-Rakip okuma
2-Maç okuma
3-Kriz yönetme (Oyunda geriye düşme)
4-Taktik oluşturma
5-Reaksiyon verme vs gibi konularda kişisel özellikler TD lerin kalitesini ve standardını belirler ve bu standarta göre de başarılar elde ederler yada edemezler..
Mustafa Denizli ye gelince;yukarıdaki konuların birçoğunda yeterliliğini ve kalitesini ispatlamış ve tüm bunlara da tecrübesini eklemiş bir teknik direktördür..Asla en iyisi değildir..ama asla va asla da kötü bir hoca değildir..
Benim inandığım asıl önemli bir konu da hocaların çalıştıkları oyuncuların ,yeteneklerinin ötesinde ne ölçüde fundemental sahibi olduklarıdır..Sen yeteneğine inandığın bir oyuncuyu sahaya sürersin ama o gidip 5. dak. da kırmızı kart görecek kadar ahmak olursa senin hocalığın çok işe yaramaz..Ya da yeteneğin ;iyi çalım atmak değil de yeteneklerin takım oyunu için kullanmak olduğunu bilmeyen oyunculara iyi hoca olsa ne kadar etki eder..bunları konuşmak lazım..
Sevgili Atakan;..işte benim sözüm ;önceki yazımda yazdığım antrenman metodları ve yukarda yazdıklarım ile uzaktan yakından alakası olmayan ama o gitsin ,bu gitsin diyen aklı evvellere..Yoksa sen ve senin gibi arkadaşlarla her zaman fikir alışverişinde bulunurum ve sizlerden öğreneceğim çok şey olduğuna da gönülden inanırım..
Sevgi ile kal dostum..

Abi aslinda yanlis anlamamistim seni.Yazilarinda surekli antrenmani vurgulamandan dolayi oyle bir yazi kaleme aldim.Dedigin gibi Denizlinin bu konularin cogunda yeterliligi mevcut ayni zamanda bir cok Turk hocada eksik olan liderlik ozelligide var.Turkiyede medya iliskileri daha iyi bir Turk hoca olmadigida gercek.Bunlara zaten bir diyecegim olamaz.
Ovgulerin icinde cok tesekkur ederim.Bizde senden cok seyler ogreniyoruz.
Ama bence o elestirdigin arkadaslara fazla kizma.Taraftari medya da ki futbol cahili yazarlarin,trubunlerdeki neye hizmet ettigi belirsiz efsane! amigolarin yonettigi bir ortamdan baska turlu sesler cikmaz gibi geliyor bana.

[Akdora]

Deschain´isimli üyeden Alıntı

Teknik direktör bundan belki 50 sene önce sahadaki dizilişle tartışılabilirdi.Zaten bu nedenle teknik direktörler çok fazla önemli değildi.Standart tanımın dışına çıkan hocalar "fark yaratmaya" ve aynı zamanda futbola şekil vermeye başladılar.Örneğin Helenio Herrera, Bill Shankly veya yakın zamanda Johann Cruyff.

Teknik direktör tanımı da bu doğrultuda değişti, -bence- gelişti.

Futbolun endüstriyelleşmesini de buna ekleyin.Örneğin Del Bosque istemediği halde forma satsın diye transfer edilen Beckham.Bosque savunmaya yönelik bir ortasaha istemişti halbuki.

Dolayısıyla bir teknik direktörün başarı ya da başarısızlığı artık sadece saha içine bakarak değil aynı zamanda diğer faktörlere de bağlı hale geldi.

Toschack döneminde 13 milyon dolar ayırmıştı Beşiktaş transfer bütçesine, bunun 8'ini Ayhan'a hocanın isteği dışında yönetim verdi.Kalan 5 milyon ise 3 yabancı oyuncu alması için hocaya bırakıldı.Sellami,Del Solar ve Ohen işte böyle geldi.

Toschack'la Beşiktaş ŞL'de 6 puan topladı, başarısız denildi, Real Madrid' li yöneticiler bizim otoriteler kadar futbolu bilmediğinden O'nu Real Madrid'e istediler ve O da gitti.

Del Bosque, Yeniköy Kasabı,
Tigana, kişiliksiz futbol oynatan
Ertuğrul, korkak,

olmakla eleştirildi.

Sadece Beşiktaş için konuşmuyorum, Löw, Alman Köylüsü, Zeman anlamıyor,Held bilmiyor, Osieck taktikten anlamıyor, Lucescu korkak, Gerets manyak, Zico stajyer, Rijkaard futboldan anlamıyor....v.s

Türkiye'de her hocaya kulp takmak çok kolay.3-5 başarısız saha içi sonuç bekle, saydır ha saydır.
Ama lafa gelince Ferguson'dan açılsın muhabbet, "sabredecen abi, bi sabırsız milletiz" diye özeleştirinin kralını yapacaksın, ancak icraat tabi ki olmayacak.

Çok uzatmadan gelelim kendi sorunumuza.

-Bobo'yu sattık, yok yok satmadık, aha şimdi satıyoruz, yok vazgeçtik ile geçen bir yaz
-Ronaldo transferini gölgede bırakacağız, quaresma gelecek, Deco tamam
-Delgado donacak, yok canım sahada, olmaz oynamaz, oynar oynar, hoca ister Sapara,aha sana Tabata,
-Geçen sene baldı, şanstı diyen medya ve onun gazına gelen taraftar.
-Los Galaktikos ilan edilen rakipler.
-Oyuncu yuhalamalar, başkana küfürler, taraftarını dövdürmeler ve burası KENDİ SAHASI olan bir takım.

vesaire vesaire.

Bana göre Mustafa Denizli

-Çok iyi bir taktisyen değil.
-Çok başarılı bir hoca da değil.
-Çok iyi bir lider
-Kriz anlarında çok iyi bir yönetici
-Saygı duyulan bir şahsiyet

Böyle bir yönetim, böyle bir medya, böyle bir federasyon, ve gün geçtikçe fenerbahçelileşen taraftar yapısıyla sallanan bir camiayı iyi bir noktada tutuyor.

Son olarak,

Benim gönlümde Biliç, Schaaf ya da Abdullah Avcı var.Bunlardan herhangi biri gelir ve 3-5 kötü sonuç alınırsa yazılacakları ben yazayım ki kimse zahmet etmesin.

Biliç, tecrübesiz bir hoca, bize daha tecrübelisi lazım.
Schaaf, Almanya dışına daha önce çıkmamış
Abdullah Avcı kim?

Kötü sonuçlar ve futbol eleştirilir.Ancak eleştiri farklıdır, yıkıcı ve sadece kötü sonuca hizmet eden yorum ve uygulama farklıdır.Ve inanın bana Mourinho ve Capello hariç bu ülkede her hocaya kulp takılır, sabredilmez.

Bu kadar uzun yazıp sıktığım için kusura bakmayın.

Üstad böyle sıkıntıya can kurban Benim gönlümdende deschamp yada spalletti var açıkcası ama getirildiklerinde 3 maç kötü skor alındığında yazılabilecekleri düşündükçe gelmelerinin ne anlam ifade edeceğini bilemiyorum..

[90sbjk03]

Mustafa Denizli'nin artık Beşiktaş'ta geleceği yoktur.Nokta.Geçen sene ilk haftaları sırf yöneticem yönetmeyecem kaprisi yüzünden harcayan, bu sene takıma katkı yapamayan bir teknik direktördür.Beşiktaş'ın içinde bulunduğu durumu,oynanan futbolu (kadro yapısına göre) beğenen sırf istikrar diye gelecek seneyi de riske atmaya meraklı arkadaşlar varsa saygı duyarım onların düşünceleridir.
Takımımızda istikrar abidesi bir teknik direktör görmek isteyenler bunun için en iyi aday Ertuğrul Sağlam değil miydi?O zaman neden istikrar aranmadı taraftar bile yuhladı haccetepe maçında(Metalist maçından sonra)artık kimin organizasyonuydu bilmiyorum?İstiktar için artık yaşını başını almış Denizli en uygun aday mı soruyorum size biraz mantıklı düşünün.Ben Denizliyle gelen şampiyonluğu geçen sene Ertuğrul Sağlam ve Sinan Engin temelli bir takımın şampiyonluğa aç oluşu ve ortamında buna uygun olmasına bağlıyorum.Çok Koyu Bir Beşiktaşlıyım her cümlemden belli olur zaten ama oynadığımız futbol yine aynıydı.İnönüde bütün maçları izleyen taraftar olarak söylüyorum.(Rahat maç yoktu)Bu sebeple gün kurtarıcı bir teknik direktörü hiç değilse seneye görmek istemiyorum takımın başında.Dinamik,olduğu yerde duramayan,kazanma isteğini takıma da aşılayacak bir teknik direktör istiyorum.T.Direktörün takıma katkısı en fazla %20 dir ama ben onun yarısını veren birisini istemiyorum.(Takımımızda sistem diye birşey olmadığı için teknik-taktik girmiyorum.)
Dünyada Beşiktaşta çalışabilecek ve bizi iyi futbol oynatabilecek tek T.direktör Mustafa Denizli değildir.Fanatiklikle değil de biraz uzaktan bakmaya çalışsak anlayacaz durumu..

[Gokhan]

90sbjk03´isimli üyeden Alıntı

Mustafa Denizli'nin artık Beşiktaş'ta geleceği yoktur.Nokta.Geçen sene ilk haftaları sırf yöneticem yönetmeyecem kaprisi yüzünden harcayan, bu sene takıma katkı yapamayan bir teknik direktördür.Beşiktaş'ın içinde bulunduğu durumu,oynanan futbolu (kadro yapısına göre) beğenen sırf istikrar diye gelecek seneyi de riske atmaya meraklı arkadaşlar varsa saygı duyarım onların düşünceleridir.
Takımımızda istikrar abidesi bir teknik direktör görmek isteyenler bunun için en iyi aday Ertuğrul Sağlam değil miydi?O zaman neden istikrar aranmadı taraftar bile yuhladı haccetepe maçında(Metalist maçından sonra)artık kimin organizasyonuydu bilmiyorum?İstiktar için artık yaşını başını almış Denizli en uygun aday mı soruyorum size biraz mantıklı düşünün.Ben Denizliyle gelen şampiyonluğu geçen sene Ertuğrul Sağlam ve Sinan Engin temelli bir takımın şampiyonluğa aç oluşu ve ortamında buna uygun olmasına bağlıyorum.Çok Koyu Bir Beşiktaşlıyım her cümlemden belli olur zaten ama oynadığımız futbol yine aynıydı.İnönüde bütün maçları izleyen taraftar olarak söylüyorum.(Rahat maç yoktu)Bu sebeple gün kurtarıcı bir teknik direktörü hiç değilse seneye görmek istemiyorum takımın başında.Dinamik,olduğu yerde duramayan,kazanma isteğini takıma da aşılayacak bir teknik direktör istiyorum.T.Direktörün takıma katkısı en fazla %20 dir ama ben onun yarısını veren birisini istemiyorum.(Takımımızda sistem diye birşey olmadığı için teknik-taktik girmiyorum.)
Dünyada Beşiktaşta çalışabilecek ve bizi iyi futbol oynatabilecek tek T.direktör Mustafa Denizli değildir.Fanatiklikle değil de biraz uzaktan bakmaya çalışsak anlayacaz durumu..

Ben senin kadar uzun yazmıyacağım sadece bir soru sorucam. Ertuğrul Sağlam bu sene Bursa'da bu kadar başarılı olmasaydı bu şekilde savunurmuydun ? Ayrıca dediğin gibi biraz uzaktan bakınca büyük takım ve küçük takım çalıştırmanın ne kadar farklı olduğunu anlıyorum.

[90sbjk03]

Gokhan´isimli üyeden Alıntı

Ben senin kadar uzun yazmıyacağım sadece bir soru sorucam. Ertuğrul Sağlam bu sene Bursa'da bu kadar başarılı olmasaydı bu şekilde savunurmuydun ? Ayrıca dediğin gibi biraz uzaktan bakınca büyük takım ve küçük takım çalıştırmanın ne kadar farklı olduğunu anlıyorum.

Evet savunurdum arkadaşım, savundum da.Haccetepe maçında herkes yuhalarken ben alkışlıyordum haksızlığın kralı hem futbolculuğunda hem hocalığında Ertuğrul Sağlam'a yapılmıştır çünkü bu kulüpte hatırlarsan(O devamlı verilen Ferguson örneği denizliden olmaz yaş itibariyle bunu hepimiz biliyoruz ama E.Sağlam'dan olurdu.)Bu arada Ertuğrul Sağlam'la akrabalığım yok(Yakın olduğu söylenen bazı yerlere de (siyasi) en ufak bir sempatim yoktur).Sadece Kayserispordan beri oynattığı yada oynatmaya çalıştığı futbolu seviyorum ve istatistiklere bakılsın son 4-5 senenin en başarılı türk teknik direktörüdür(forumda 2 sene önce yaptığım yorumlar durmaktadır).Ertuğrul Sağlam sadece bir örnektir.Onun gibi sistemli,çalışkan,gittiği takıma hemen oyun felsefesi aşılayan bir T.Direktörün başımızın üstünde yeri var..
Senin düşüncen Denizli büyük takım t.direktörü,Ertuğrul Sağlam küçük takım.Ona da katılmıyorum ikisinin oynattığı futboldan Şampiyonluğa rağmen Ertuğrul Sağlamın futbolu daha iyiydi.(maçlar izlenirse görülür)Ben şöyle düşünüyordum E.Sağlam'la 2 sene şampiyon olamayız belki ama G.Milne gibi sonraki seneler başarılar gelir diye düşünüyordum.Geçen sene ne oldu ihtiyacımız olan şampiyonluk alındı ama önümüzdeki 5 sene gitti belki bunu kimse bilemez görecez(Bir sürü adamla sözleşme yenilendi mesela nasıl olacak önümüzdeki sene?Kim gidecek bu seneki olası bir başarısızlıkta?En az 4-5 transfer olsa takım 30 kişi mi olcak?)10 yabancıdan hangisi gidecek?.Bir de Sağlam kalsa belki Batuhan,S.özkan gibi futbolcular kaybolmayacaktı.İkisinin de kazmalıkları var tabi Beşiktaş'tan büyük değildir hiçbir futbolcu ama Denizli sanki inatçı biraz onun da payı var bana öyle geliyor.(Batuhan'ın gol attıktan sonra E.Sağlama koşuşunu hatırlıyorum ben haccetepe maçında.Bunlar küçük ama önemli şeyler çok şey belli eder.)Şampiyonluk+kupa başarıdır tabiki ama önümüzdeki seneler ızdırap çekersek o kupalar bizi avutmaz.Kötü giderse işler Denizli basar istifayı gider Çeşme'ye biz kalırız 40 yaşında futbolcularla..
Şimdi ben de sana bir soru sorayım Denizli Bursasporu yönetse Geçen sezonun 2.yarısından beri en çok puan toplayan takım olur muydu Bursaspor??Rakiplerin iki takıma farklı mücadelesini de anlıyorum ama bunun Beşiktaş'ın sistemsiz oyununun sebebi olmadığını düşünüyorum.
Beşiktaşı şampiyonluğa oynatmak mı kolay Bursasporu mu kolay?Uzaktan bakıp cevap verirsen sevinirim..2 kupaya kanmayın ne olur??Kusura bakmayın artık uzun yazıyorum ama A.gücü maçındaki vaziyetten sonra doluyum, pembe gözlüklerle bakamıyorum geleceğe ben benim gibi kızgın gerçeğin farkında olan 20 milyon kadar taraftar olduğunu da düşünüyorum...Saygılar..

[Gokhan]

Senin soruna şu cevabı vereyim dostum. Denizli Beşiktaş'ın başında şampiyon olamazsa başarısız diye lanse edilir ancak Ertuğrul Bursa'yı şampiyon yapmazsa bu gayet normal karşılanır. O olsaydı bu olsaydı diye birşey yok Ertuğrul Sağlam döneminde oynanan futbolu da eleştirdik. Ayrıca hoca bırakıp giderse 40 yaşında ki futbolcularla kalırız diyorsunda Ertuğrul Sağlam'ın istifasından sonra elimizde patlayan yabancıları unuttun galiba. Diyorsun ya hangi yabancı gidecek hangi yabancı hangi hoca zamanında alınmış bunlarıda unutmamak gerek. Denizli'nin geldiğinden beri yaptığı transferlerden Yusuf dışında yaşlı diyebileceğimiz isim hatırlamıyorum. Ben burada Denizli'yi savunmuyorum ancak birisini överken diğerini de yermenin anlamsız olduğunu söylüyorum. Kaldı ki bu yerilen isim Türk futbolu için önemli bir isim Denizli ise daha bir anlamsız oluyor. Ertuğrul Sağlam'ın Beşiktaş için efsane bir isim olduğuna ne kadar inanıyorsam Beşiktaş'a hizmet için çok erken bir zamanda görevi kabul ettiğine de o kadar inanıyorum. Bu sabır konusunu sadece Ertuğrul Sağlam ile sınırlandırma. Del Bosque'ye de Tigana'ya da sabır edilseydi emin ol şu anda bunları konuşmazdık. Benim önceki konularıma da yorumlarıma da bir bak istersen. Biz gözlüksüz izliyoruz maçları. Bizim birşeye kandığımız yok eğer kanmış olsaydık zaten şampiyonluktan sonra ki gün burada Y.D istifa diye yorumlar yapmazdık. Anlayacağın skor taraftarlığı değil bizimkisi.

[90sbjk03]

Benim söylediğim çok basit bir şey Ertuğrul Sağlam dönemindeki futbolla Denizli dönemindeki futbol izlensin ikisinde de futbolcu yetersizliği var hatta E.Sağlam döneminde daha çok var ama belli bir sistemle oynayan sahada ne yaptığı belli olan E.Sağlam'ın takımıdır.Denizli tecrübeli bir teknik direktördür ama ben geçmişiyle ilgilenmiyorum benim derdim şampiyon olurken bile oynanan futbolla,sistemsizlikle.(Geçen sene tamam dedik takım yetersizdi,seneye düzelir bu sene işler daha kötüye gidince artık dayanılmaz oldu durum).Çok açık durum zaten izlensin iki takımın maçları futbol ortada.E.Sağlam G.zan-Toramanla oynuyordu,Denizli Sivok-Ferrariyle Sağlamda Tam önlibero olmayan Cisse vardı Denizli'de Ernst.

Bu sene şampiyon olsak dahi Denizli'nin istikrar için bile olsa kalmasını ben istemiyorum.Futbolcu beceriksiz olabilir ama takım sistemsiz,sahada ne yaptığı belirsiz olamaz..Denizli değil Mourinho bile olsa Beşiktaşsak biz bizi böyle oynatamaz, oynatırsa eleştirilir.Oh ne güzel ya 2 kupa al dokunulmazlığını ilan et kupayı alırken teknik direktör dehası olsun,takım kötü oynarken kabahatin çoğu futbolcuda olsun.Yok böyle birşey.Ş.liginde kendi sahandaki bütün maçları kaybet,kupada gruptan çıkama,şimdi önümüzdeki iki maçı alamassak ş.ligi de gitti ee ne oldu şimdi?İstersek şampiyon olalım Denizli bu takımın iyiliği için gitmelidir.Noktaa!!!

[Gokhan]

Arkadaşım sen gitsin dersin ben daha iyisi gelecekse gitsin gelmeyecekse kalsın derim. Sen kendi düşüncelerini sonunda ünlem işaretlerini bol bol kullanarak noktalarsan yani konu hakkında ki düşüncelerini bu şekilde empoze etmeye çalışırsan itici olursun. Fikirler sana uyar uymaz. Sana ters gelenlere karşı yorumun efendi gibi olduğu sürece değerli olur.

Denizli gitti diyelim kim gelsin peki ?

[ferres]

Gokhan´isimli üyeden Alıntı

Arkadaşım sen gitsin dersin ben daha iyisi gelecekse gitsin gelmeyecekse kalsın derim. Sen kendi düşüncelerini sonunda ünlem işaretlerini bol bol kullanarak noktalarsan yani konu hakkında ki düşüncelerini bu şekilde empoze etmeye çalışırsan itici olursun. Fikirler sana uyar uymaz. Sana ters gelenlere karşı yorumun efendi gibi olduğu sürece değerli olur.

Denizli gitti diyelim kim gelsin peki ?

ya denizli ve fatih terim haric kim gelirse gelsin hepsi su durumdan daha basarili olur, 9 defans futbolcusuyla maca cikmaktan biktik artik diken üzerinde mac izliyoruz besiktas tarihinin en kisir gol sezonunu yasiyoruz, her hafta baska kadro futbolcularin mevkiileri baska ve bütün futbolcularin formsuz olmasi seni tatmin ediyorsa denizliyle devam edelim seneyede kümede kalmaya oynariz...ertugrul hoca döneminde bukadar paralar harcansaydi transfere inan denizliden 100 kat daha basarili olurdu zaten gecen sene takimi nagmalup birakip adam gibi serefiyle istifa etti, sizin denizli her puan kaybi sonrasi hep futbolculara suc atti ve falciliktan baska bisey yapmadi, gecen seneyi hatirla ilk 6 daki takimlardan sadece hicbir iddasi kalmamis galatasarayi yendik bunlar seni tatmin ediyorsa kalsin denizli, hatta 3 degil 30 yil daha uzatilsin sözlesmesi...ben besiktasimin bir anadolu kulübü gibi 9 kisiyle defans yapip belki 1 tane atarim mantigiyla futbol oynatilmasina KARSIYIM ....