#haberImage { 	float: right; 	margin: 0 0 4px 8px; } #haberImage img { 	border: solid 1px #900; 	width: 272px; 	height: 204px; } #nealsak { 	border: solid 1px #990; 	width: 272px; 	height: 204px; 	background: url(
http://image.haber7.com/ads/nealsak/market-bg.jpg) no-repeat; 	cursor: pointer; }   

   #bannerCorp { 	width: 272px; 	height:260px; 	border: solid 1px #909; 	text-align: center; 	padding: 10px 0 0 0; }             
 Bu da olur mu demeyin! Hemcinslerine öğrenmenin  yaşı,cinsi ve sınırı olmadığını ispatladı. Dünyanın ilk dil sertifikalı ünvanını  alan bu köpek, hangi dil'i öğrendi dersiniz?
       Bu da olur mu demeyin! Hemcinslerine öğrenmenin  yaşı,cinsi ve sınırı olmadığını ispatladı. Dünyanın ilk dil sertifikalı ünvanını  alan bu köpek, hangi dil'i öğrendi dersiniz? 
Bir Türkle evlenip Türkiye'ye yerleşen Lena Karacagil’in İsveç'ten getirdiği  köpeği Loi Pamuk, gittiği kursta Türkçe komutları sular seller gibi öğrenince  dünyanın ilk dil sertifikalı köpeği oldu.
 Lena Karacagil dünyaca ünlü Türk doktor Sadettin Karacagil ile evlendikten  sonra Türkiye yerleşir. Mesleği hemşirelik olsada dil problemi yüzünden çalışma  imkanı bulamadığı yeni ülkesinde 
ev hanımı olarak hayatını  sürdürmektedir. Bir müddet sonra İsveç’te bıraktığı köpeği Loi’yi de getirtir.  Lena hanımın Türk komşuları bu pamuk yumağı gibi bembeyaz, sevimli köpeği  ‘Pamuk’ diye çağırmaya başlayınca köpeğin yeni adı da koyulmuş olur: Loi  Pamuk.
 Hikayenin bu kısmında yadırganacak bir durum yok, ama daha sonrası herhalde  dünya üzerinde ilk kez bir köpeğin başına geliyor. Nasıl mı? Anlatalım: Lena  Karacagil’in Türkçe öğrenmek için kursa başlaması Loi Pamuk’un hayatını da  değiştirmiş. Lena Hanım, Pamuk’un Türkçe komutlara tepki vermediğini fark etmiş  ve köpeğine de Türkçe öğretebileceğini düşünmüş.
 Sabah yürüyüşlerinde kendisine eşlik eden Loi Pamuk’la yürüyüş sırasında  Türkçe pratiği yapmaya karar vermiş. Hatta bir sabah derse giderken Pamuk’u da  yanına almış. İlk gün saatlerce sınıfta durmaktan sıkılan Pamuk, zamanla kurstan  ve Türkçeden hoşlanmaya başlamış. Kısa zamanda sınıf arkadaşlarına da uyum  sağlamış. Uzun müddet İstanbul’un zorlu sabah trafiğinde Gümüşsuyu’ndaki  Dilmer’in yolunu tutmuş Loi Pamuk. Kurstaki dersler kısa sürede etkisini  göstermiş ve Pamuk, konuşamasa da (konuşacak hali de yok zaten) Türkçe anlama  becerisini kazanmış. Sınav günü gelip çattığında da Lena hanımın imdadına Pamuk  yetişmiş. Sabaha kadar birlikte 
pratik yapmışlar.
 Sınavdan yüksek derece ile bir üst kura geçen Lena Karacagil, Pamuk’un da  sınava alınmasını rica etmiş. Hayvanlar konuşamadığı için Pamuk’un sınavı  sözlüye çevrilmiş. Pamuk’tan o güne kadar İngilizce komutlarla yaptıklarını  Türkçe komutlarla yerine getirmesi istenmiş. ‘Come’, ‘go’, ‘sit down’ yerine  ‘gel’, ‘git’, ‘otur’ gibi Türkçe komutlar verilmiş. Türkçeyi sular seller gibi  öğrenen Pamuk, bütün komutları birer birer yerine getirmiş. Akranları gibi  gezdiği ülkenin kemiklerinin tadına bakmakla kalmamış, dilini de öğrenmiş.
 Kurs yetkilileri, Pamuk’un bu başarısına kayıtsız kalmamışlar tabii ki.  Kursiyerler sertifikalarını alırken Pamuk da üzerinde fotoğrafının yer aldığı  başarı belgesini törenle teslim almış. Şimdi Pamuk, İstanbul sokaklarında lisan  sahibi bir köpek olmanın havasıyla dolaşıyor