Alıntı:
BuRock´isimli üyeden Alıntı
(Mesaj 1071318)
dostum bence bu kadar abartma.beşiktaşlı olarak bazı şeyleri kabul etmeliyiz.kabullenmekde bir erdemdir.adam bir kere akıllı bir adamdır.lyon 18 milyon euroya aldığı bir adamı ertesi sene 8.5 değil 7 milyon euroya satmaz.bu bir pazarlık meselesidir.çünkü gs daha önce baros için lyonla konuştuğu için avantajını kullanmıştır.nitekim bu transfer güçlü bir transferdir.adamı netanya maçında izledim müthiş bir adam.kewell diyorsun sakat diyorsun.adam geçen sezon sadece 5 maçta oynamamış 1inde milli takımdaymış.bu mu sakat adam? 7 gol atıp 8 asist yapmış.yinede katkısı olmuş.gol kralı olan brosa 5 gol attırmış.hemde bu adamı bedavaya getirmiş.lincoln dediğin adam almanya'da 10 numara oynamış.schalkenin en önemli silahıdır.ayrıca gsnin zararı da yoktur.adam hangi kulübe giderse gsye 5 milyon euro ödeyecek o kulüp.fifa da gs favori.2 yılda adama ödedikleri para 6 milyon dolar.tek zararları bu.ancak 7 firmadan sponsorluk alıyorlar.ve lincolnu gs almadı d-smart getirdi.yani adamlardaki zarar 0.o sene adamlar açıkladı birtek nondaya 500 bin euro bonservis bedeli dışında cebimizden para çıkmadı dediler.3.5 milyon euroya kleberson getirmek büyük bir işti.ama elano da son yıllarda yapılan en büyük transferdir.gs elanoyu almadan önce bak bizim transfer bölümümüze kaç kişi elano bize gelsin diyordu hatta bazı arkadaşlarımız elano için özel konu açmıştı.adamlar 1 gecede gitti aldı getirdi.7.5 milyon euroya 26 yaşında 35 milli maç oynayan adamı getirdiler.milanın elinden kaptılar.helal olsun diceksin.bu adam 15 milyon eurodan aşağı satılmazdı ama adamlar getirdi.klebersonla kıyaslama.biri ofansif biri defansif.o yüzden birbirlerinin yedeği olamazlar.bunları anlatıyorum çünkü kabullenmemiz için.bizim yönetimde iş yok.ronaldoyu gölgede bırakacak yıldız dediler yıldıray ismi geiyor şimdi.düştüğümüz duruma bak.decoydu sapara oldu saparaydı tabata oldu tabataydı şimdi yıldıraya kaldık hatta tümer bile deniliyor.belkide schumaer hesabı sergen gelcek takıma.biz böyleyiz işte.adamlar yıldız topluluğu oluşturdu.bu sene çekeceğimiz var.bizim yönetim böyle işte ne iş var ne başka birşey.yazıklar olsun bize. |
hocam, güzel güzel açıklamışsın. elbette adamın (ve galatasarayın) eksiklerini kapatma çabasını, bu doğrultuda para harcayarak yaptıkları transferleri takdir edebiliriz (onu yapamayan da var). ancak katılmadığım görüşler var, çünkü ilk mesajımda yazarken bir anlık abartma ya da kızgınlıkla yazmadım. öncelikle lyon keitayı kadroda düşünmüyordu, daha geçen seneden çok az süre aldı, lyon para sıkıntısı olmayan ve çok sık transfer hatası yapmayan bir kulüp olarak kadrosunda düşünmediği adamı çok rahat bıraktı. nitekim senin de değindiğin gibi daha önce 7,5 milyon euro ödedikleri carewi barosla kafa kafaya takas etmişler, ancak hiç yararlanamadan sağa sola kiralamışlar, kiralandığı yerde de 0 çekip nefret edilen baroşu galatasaraya 5 milyon euro civarı bir paraya satmışlardı. keita ligimiz için kaliteli bir futbolcudur, ancak netanya maçını izlediysen karşıdaki takımın en iyi ihtimalle boluspor ayarı bir ekip olduğunu da görmüşsündür. ligimizde zaten keita tipinde bir oyuncu, yattara (ki yattara daha zayıf, ancak çok daha tekniktir) yıllardır oynamakta. 8,5 milyon ederi olduğunu düşünmüyorum.
lincoln konusunda bizzat başkanlarının "14,5 milyon euro zararımız var" demeci var. dediğim gibi schalkenin en önemli silahı ailtondu. lincolnü asist kralı yapan da ailtondu. almanyada defalarca yılın oyuncusu seçilen de aynı ailtondu. ancak tıpkı lincoln gibi (marcelinhoyu da analım) mental problemleri sebebiyle bizim kulüplerimizde barınamadılar.
kewell faydalı oldu, ancak görüldüğü üzere kewell gibi dünyanın adını duyduğu bir oyuncu, diğer isimli oyuncularla beraber dahi takımı taşıyamadı. kaldı ki kewell geçens ene sadece 26 lig maçına çıkbildi, bunların 11 tanesinde 90 dakika oynarken çoğunda 70ten sonra giren adam oldu. kupada ise 1 maçın çeyreğini oynamış. bedava bir oyuncu için çok iyi elbette, ancak kewell galatasaraya birşey kazandıramadı. kewell yerine tanınmamış bir stoper alsalardı, hamburga elenmeyeceklerdi.
elano bir kere haziran 81 doğumlu, yani 28 yaşında. bunu belirtmiş olalım.kleberson da yıllar geçtikçe iyice ofansif ortasaha oluyor ki, bizdeyken de aslında öyleydi. ancak biz tek önlibero gibi oynatarak adamı kaçırdık. şimdilerde kendisi brezilya liginde her sezon gol ve asistlerde çift haneli rakamlara oynuyor.kendisi geçtiğimiz ayda da konfederasyon kupasında takımın önemli isimlerindendi. elano gittikten sonra ingiliz gazeteleri city, takımda huzursuzluk çıkaran elano dan kurtuldu şeklinde yazı yazıyorsa, elanonun maaşı da katlanacaksa, bu transferin neden büyük bir başarı olmadığı anlaşılabilir. evet o tarz bir oyuncu bize faydalı olurdu, anak 7,5 milyon maliyetle çok daha sorunsuz ve kaliteli olan rosina gibi oyuncuların el değiştirmeleri, elano transferinin ucuz, bir pazarlık becerisi olmadığını kanıtlıyor.
son olarak şu meşhur "ronaldoyu gölgede bırakacak transfer" meselesine değinmek istiyorum. öyle bir lafı ben birebir şeref yalçının ağzından duymadım. abuk sabuk sitelerin haberi olarak gördüm. varsayalım ki gerçek, beşiktaş taraftarı aptal mı ki gerçekte o seviyede bir transfer (ronaldo-messi-zlatan-kaka) olabileceğine inanıyor da beklentiye giriyor? olayen kötü ihtiğmalle mecazi olmalıdır. real'in ronaldoyu transfer etmesi büyük ancak real için sıradan bir olaydır. zaten her sene bu minvalde en iyi oyuncuları rekor fiyata alırlar. mesela deco'yu beşiktaşa getirmek (getirebilselerdi) ise realin ronaldoyu almasından kat kat daha zor olup, türk futbol tarihinde eşine az rastlanmış bir olay olacaktı. büyük ses getirecekti. aklıselim insanlar olayı bu çerçevede görmeliydi.
neyse, beşiktaşın yıllardır kahrını çektiği gökhan zana 2 milyon euro maaş verip aklını çelen de (çok büyük transfer başarısı ya, bizim sabriye 2 milyon verip almamız gibi) aynı haldun. ne kadar isabetli bir karar olduğunu göreceğiz.
geçen sene iyi olan hücum hattına nihatı ekleyen beşiktaş mı, geçen sene elek olan savunma bloğuna gökhan zanı ekleyen galatasaray mı? zaman gösterir.