15.yüzyılın sonuna kadar Osmanlı padişahları çokeşli evlilik yapsalar da,konşu hükümdarlarının kızları tercih edilirdi.Orhan Gazi,Kantakuzenos'un kızı Prenses Karlofene,1.Murat ise İmparator Bulgar Kralı İvan Aleksandr'ın kızı ile evlendi.Yıldırım Beyazid Han ise Kütahya Germiyan hükümdarı Süleyman Şah'ın kızı,sonra bir Bizans Prensesi ve sonra Sırp despotunun kızlarından biri ve nihayet Aydınoğlu İsa Bey'in kızı Hafsa Sultan ile evlendi.2.Beyazid Han'ın annesi Dulkadiroğulları Hanedanından Siti Hatun'dur.19.Yüzyılda durum çok değişti.Daha çok hanedan ve halifeye bağlılık duygusu ile Çerkez ve Dağıstan aileleri,hem de soylu kesimi,hanedana gelin verircesine kızlarını saraya gönderirlerdi.Örneğin 2.Abdülhamid Han'ın karısı Ayşe Sultan'ın annesi Müfşika Kadınefendi,Ahbaz beylerinden Ağır Mustafa Han'ın kızıydı.
Her topluluk gibi Harem'de de eşitsizlik vardı.Bu doğaldır.Güzelliği ve zekasıyla dikkat çekenler padişah gözdesi,ikbal ve giderek şehzade veya sultan annesi haseki olur,hatta günün birinde valide sultanlığa ulaşırdı.Hiç belli olmaz,kocası padişah ölünce Eski Saray'a gönderilmiş bir hasekinin,günün birinde oğlu padişah olunca Beyazıt'tan Topkapı'ya her karakol menzilinde ihtiramla selamlanıp,sarayda padişah tarafından eli öpülerek valide makamına ulaşması da mümkündü.Bu raddeye çıkamayanlar dışarıdan evlilik yapar,yani çirağ edilirlerdi.Asıl olanda buydu.
__________________
bir haykırıştır siyahımız,çökünce üzerimize gecenin matemi,sarılırız beyazına sevdamız,asıl olan hayattır,hayatta BʧİKT@Ş |