![]() | |
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
![]() | #11 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Günümüzdeki azgelişmiş ülkelerin, yine, günümüzdeki gelişmiş ülkelerin geçmişlerine benzemediği çok açıktır. Teknolojik bakımdan, bugünkü sanayi ülkelerinden yüz yıl önceki aşamayı yaşayan azgelişmiş ülkeler belki vardır ama, o toplumlarda, yüz yıl önce dünyada bulunmayan televizyon, elektronik beyin ve uçak gibi araç ve gereçler de vardır. Bunlar, bir yandan günümüzdeki azgelişmiş ülkelerin toplumsal yapılarını, iç dinamik açısından etkilerken, öte yandan, dış dinamik bakımından da, onları dış dünyaya çok daha bağımlı duruma getirmektedir. Dış Yapının Yansıması Olarak İç Yapı Merkez-çevre kuramı, azgelişmiş ülkelerin toplumsal yapılarını tümüyle, merkezedeki metropol ülkelerin uzantısı olarak görür. Bu anlayışa göre, bir azgelişmiş ülkedeki yapıyı, --çağdaşlaşmış-kapitalistleşmiş-- ve --geleneksel-feodal-- olarak ikili bir sistem içinde düşünmek yanlıştır. Çünkü bu ikili sistem, tümüyle, dünya, emperyalizminin, bir ülkeyi sömürmek için yaptığı etkilerin uzantısıdır. Bir başka deyişle, --ikisi sistem--, --tek bir varlığın, emperyalizmin-- uzantısıdır. Bu nedenle de, ülkenin --geri kalmış-- bölümünü, --çağdaş-- bölümüne yaklaştırmaya çalışmak, hem çok kolay değildir, hem de emperyalizmle bütünleşmeyi güçlendirmekten başka bir işe yaramaz. Merkez-çevre kuramının, bir ülkenin iç dinamiğini de, dış ilişkilerinin belirlediğine ilişkin görüşü şu satırlarda iyice belirginleşir: | ||
![]() |
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 7 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 7 Misafir) | |
| |
![]() | ![]() |