Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi

Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi (http://besiktasforum.net/forum/index.php)
-   Tarih (http://besiktasforum.net/forum/forumdisplay.php?f=79)
-   -   Devrim tarihi ve Toplu Bilim Atatürk (http://besiktasforum.net/forum/showthread.php?t=22228)

imparator 10-02-2007 14:23

İkinci nokta, seçilmiş delegelerden oluşan kongreye, Mustafa Kemal'in
hangi yetkiyle katılacağıydı. --Çünkü, kongre delegeleri mahallerinde daha
önceden seçilmişlerdi.-- Bu sorunun nasıl çözüldüğünü de Mazhar Müfit'ten
dinleyelim yine:
--Bu maksatla Hoca Raif Efendi'nin başkanlığında bulunan --Erzurum Vilayatı
Şarkiye Müdafaai Hukuku Milliye-- Cemiyetinin bir içtimaı sonunda Mustafa Kemal
Paşa'dan bir tezkere ile heyeti faale reisliğini kabul etmesi rica edilmiş ve
kendisine beş iş arkadaşı da gösterilmişti. Bu beş arkadaş: Hoca Raif Efendi
(bilahare Heyeti Temsiliye azası ve Erzurum milletvekili) , emekli binbaşı
Süleyman, Kazım Necati (Erzurum'da çıkan Albayrak gazetesi müdürü) , Dursun
Beyzade Cevat (maarifçi ve halen Erzurum milletvekili) Beylerdi.
Hüseyin Rauf Bey de heyeti faale ikinci reisliğine seçilmişti. Heyeti
faaleyi bu şekilde seçen cemiyet, İstanbul'da bulunan umumi merkeze de bir
telgraf çekerek, kongrede umumi merkez adına rey, mütalaa, hak ve yetkilerinin
Mustafa Kemal Paşa'ya verilmesini rica etmişti.
Bütün bu önlemlerle yetinmeyen --Müdafaa-i Hukukçular-- kesin çözüm sağlayıcı
taktik darbeyi de ihmal etmemişlerdi:

imparator 10-02-2007 14:23

Mustafa Kemal Paşa ile Hüseyin Rauf (Orbay) Bey'in kongre delegelikleri de
ayrıca Cevat Dursunoğlu'nun ve Kazım Bey'in kongre murahhaslıklarından istifa
eylemeleri ve boşalan iki yere müşarünileyhlerin seçilmesiyle temin
edilmişti.-- (Kansu, 1966:?5-?6).
Açıkça görüldüğü gibi, Mustafa Kemal Paşa, kongrenin güvenliği konusunda
olduğu gibi, hukuksal açıdan da hiçbir noktayı rastlantıya bırakmak niyetinde
değildi. Nitekim, kongrenin açılışına bütün yüksek rütbeli komutanları (başta
Kazım Karabekir Paşa olmak üzere) yanına alarak gitmişti. Böylece, gücünü
kanıtlamış oluyordu. Öte yandan kendisi, sivil giysilerle kongreye katılarak,
ulusal irade kavramına gölge düşmesini önlüyordu. Bu yüzden, kongre başlamadan
önce, askerler salondan ayrılmışlardı.
Üçüncü nokta; kongre başkanlığıydı. O sırada, bir kesimin Mustafa Kemal'in
başkanlığını önlemek istediği anlaşılıyor. Bu engelleme, özellikle Mustafa
Kemal'in asker oluşuna dayandırılan bir propaganda ile yürütülüyordu. Buna
karşılık, eylem arkadaşları, Mustafa Kemal'in de, Rauf Bey'in de ordu ile
ilişkileri kalmadığını söyleyerek karşı propaganda yapıyorlardı. Sonunda,
yukarıda değindiğim taktiklerle, bu sorun hemen çözülüvermişti.

imparator 10-02-2007 14:23

Örgütün Niteliği
Erzurum Kongresi, yapısı bakımından o günkü eylemi yansıtır. Bu yapı
hakkında elimizde kesin bir liste vardır. Mazhar Müfit'in titiz kayıtçılığı
sayesinde bu kongreye katılanların isimleri ve meslekleri tarihe geçmiştir.
Bu listeye baktığımızda, Mustafa Kemal dahil olmak üzere 57 kişinin adını
görüyoruz. Bu 57 kişinin mesleklere göre dökümü şöyle bir görünüm veriyor: 17
kişi sivil ve asker, bürokrat ve eski bürokrat. 9 kişi tüccar. 6 tane çiftçi
var. Din adamlarının sayısı da 6. Arkadan 4'er kişi ile onları, eski ve yeni
politikacılar, avukat ve dava vekilleri ve doktorlar izliyor. Gazeteci ve
yazarların sayısı 3. 2 kişinin yanında yalnızca --eşraftan-- yazılmış. Son
olarak 1 şeyh ve 1 de hoca var.

imparator 10-02-2007 14:23

Bu dağılım bize Erzurum Kongresi'nde, o dönem toplumunun egemen güçlerinin
yeterince temsil edildiği izlenimini veriyor. Bürokrat ve eski bürokratların
başat bir nitelik taşıması ise, hiç kuşkusuz, Redd-i İlhak ve Müdafaa-i Hukuk
Cemiyetlerinde bu kişilerin etken olmasının bir sonucu. Ayrıca, o dönem
toplumundaki --egemen güç-- kavramına da oldukça uygun. Kapitalizmin henüz
filiz halinde bulunduğu ve dışa bağımlı nitelik taşıdığı düşünülürse, feodal
kökenli olanlarla, tarihsel ağırlık taşıyan bürokratların çoğunlukta olduğuna
şaşmamak gerek. Unutmayalım ki, Erzurum Kongresi bir Anadolu Kongresi'dir. Bu
nedenle feodal nitelikli kişilerin ağırlık taşıması olağandır. Ayrıca hemen
dikkat edilmesi gereken bir başka nokta da, sivil ve asker bürokratlardan
sonra, en büyük grubun yine, tüccarlar olduğudur.
Taktik Gereği, Saltanata ve Hilafete Karşı Takınılan Tutum
Mustafa Kemal Atatürk'ün Erzurum Kongresi sırasında Cumhuriyet'i ilan
etmeye kararlı olduğunu yine Mazhar Müfit ile konuşmalarından biliyoruz.
Şimdi, Cumhuriyet'i ilan etmeye karar vermiş olan, fakat bu kararı kendi
deyimiyle --milli bir sır-- olarak saklayan Mustafa Kemal'in Erzurum Kongresi
açış konuşmasını nasıl bitirdiğine bakalım:
--En son olarak niyazım şudur ki, cenabı vacibül amal hazretleri, Habibi
Ekremi hürmetine bu mübarek vatanın sahip ve müdafaai ve diyaneti celilei
ahmediyenin ilayevmilkıyame harisi astakı olan milleti necibemizi ve makamı
saltanat ve hilafeti kübrayı masun ve mukaddesatımızı düşünmekle mükellef
olan heyetimizi muvaffak buyursun.-- (Kansu, 1966:85).

imparator 10-02-2007 14:23

Bu sözlerden sonra neler olduğunu yine Mazhar Müfit şöyle anlatıyor:
--Paşa'nın bu nutku, salonu yerinden sökecek kadar kuvvetli ve sürekli bir
surette alkışlanmıştı. Nutkun sonundaki duayı, padişahlık ve hilafet
müessesesi hakkındaki temenniyatı belki garip bulursunuz. O zaman ben de aynı
hissi duymuştum. Hatta, kongre akşamı Paşa'ya: --Paşam, nutkunuzun sonunu
müftü efendinin duası gibi bitirdiniz.-- dedim. Bu tarz konuşmamı hoş gördüğü
için sadece güldü ve: --Maksadını anlıyorum, anlıyorum ama, şimdi vazifemiz
halkı, vatanı ve esir Padişah'ı kurtarmaya inandırmaktan ibarettir.-- cevabını
verdi ve ilave etti:
--Zamanında hiçbir şeyi kaçırmamak ve zamansız hiçbir şeye uzaktan yakından
tevessül etmemek, başlıca dikkatimizi teşkil etmelidir.-- (Kansu, 1966:85) .
Sanırım, Atatürk'ün taktik açıdan tüm gizi bu tümcede görülebilir:
--Zamanında hiçbir şeyi kaçırmamalı ve zamansız hiçbir şeye uzaktan yakından
tevessül etmemek-- her devrimci eylemin, her devrimci liderin şaşmaz bir
ilkesi olmalıdır. Mustafa Kemal Atatürk, bu ilkeyi sanki kendisi
üretmişcesine, büyük bir titizlikle uygulamış, bu yüzden de taktik açıdan,
yenilmez bir nitelik kazanmıştır.

imparator 10-02-2007 14:23

Hiçbir Zaman Toplanmayan Heyet-i Temsiliye
Ulusal iradeye dayalı olduğu konusunda hiçbir tereddüt yaratılmamasına özel
bir özen gösterilen Erzurum Kongresi sırasında, bütün işlemler mevcut hukuk
kurallarına uygun olarak yapılıyordu.
Sanırım bu nokta son derece ilginçtir. Devrimci bir lider, devrimci bir
kongreyi, ortadan kaldırmak istediği düzenin üstyapı kurallarına göre
işletiyordu. Çünkü, meşruiyeti belli bir düzene dayamak zorunluğu duyuluyordu.
Bu --meşruiyet--, ilerde, --Padişah'ın dinsel-geleneksel otoritesine karşı,
Mustafa Kemal'in halka dayalı otoritesinin-- kabul edilmesi süresince önemli
bir görev yapacaktı.
İşte bu çerçeve içinde Erzurum Kongresi o sırada yürürlükte olan --Cemiyetler
Kanunu--na göre toplanmış, vilayetçe onaylanmış ve örgütlenmesini de buna göre
yapmıştı.

imparator 10-02-2007 14:23

Gerek o sıradaki yasalara göre, gerekse Mustafa Kemal'in istekleri
doğrultusunda yapılması gereken işlerden biri, bir --Heyet-i Temsiliye--
seçmekti.
Her konuda olduğu gibi, Mustafa Kemal'in heyet-i temsiliye'ye girip
girmemesi yine tartışmalıydı. Sonunda, Mustafa Kemal istediğini yaptırdı ve
Heyet-i Temsiliye'ye seçildi. Erzurum Valiliğine verilen dilekçe şöyleydi:
24.8.1919
Erzurum Vilayeti Aliyesine
Utufetli Efendim Hazretleri,
Şarki Anadolu'da mevcut olup, aynı maksat ve gaye ile şimdiye kadar
teşekkül etmiş olan bilcümle milli cemiyetler Erzurum'da akdettikleri malum
kongre kararıyle --Şarki Anadolu Müdafaai Hukuk Cemiyeti--, namı müştereki
altında ittihat ve ittifak eylemişlerdir.

imparator 10-02-2007 14:24

Cemiyetimizin merkezi elyevm Erzurum'dur. Heyeti idaresi demek olan --Heyeti
Temsiliye--si azasının isim ve hüviyetleri berveçhizir derç ve matbu nizamnamei
esasisinden iki nüshası merbuten takdim edilmiştir. Cemiyetler Kanunu'na
tevfikan ilmühaberinin tarafımıza itası zımnında işbu beyannamemiz makamı
ailelerine takdim olunur. Olbapta emrü irade hazreti menlehülemrindir.
Mustafa Kemal
Mustafa Kemal Paşa : Sabık Üçüncü Ordu Müfettişi, askerlikten müstafi.
Rauf Bey : Bahriye Nazırı Esbakı
İzzet Bey : Sabık Trabzon Mebusu
Raif Efendi : Sabık Erzurum Mebusu
Servet Bey : Sabık Trabzon Mebusu
Şeyh Fevzi Efendi : Erzincan'da Nakşi Şeyhi
Bekir Sami Bey : Beyrut Valii Sabıkı
Sadulah Efendi : Sabık Bitlis Mebusu
Hacı Musa Bey : Mutki Aşiret Reisi

imparator 10-02-2007 14:24

Bu dilekçeden ve listeden açıkça anlaşıldığı gibi, Mustafa Kemal Paşa, yeni
bir siyasal güç kaynağı oluşturmak isterken, toplum içindeki mevcut güç
piramidini kullanmaktadır. Yalnız mevcut hukuk kurallarına uygun davranmakla
kalmamakta, kurduğu yeni örgütteki --temsil-- yetkisini de, zaten o sırada
toplumun güç piramidine göre, tepelerde bulunan kişilerden seçmektedir.
Burada Mustafa Kemal Paşa'nın büyük bir taktisyen olduğunu bir kez daha
görüyoruz. Seçim, genel stratejiye, yani Padişah'ın dinsel-geleneksel gücünün
karşısına --ulusal irade-- kavramıyla çıkılmasına son derece uygundur. Ayrıca,
çok önemli bir nokta, bu --Heyet-i Temsiliye--nin, Mustafa Kemal'in varlığına
bir --meşruiyet-- kazandırmaktan başka işlevi de yoktur. Bakın bu konuda
Mustafa Kemal Atatürk ne diyor:

imparator 10-02-2007 14:24

--Efendiler, istitrat kabilinden şunu arz edeyim ki, bu zevat hiçbir vakit
bir araya gelip birlikte çalışmış değillerdir. Bunlardan İzzet, Servet ve
Hacı Musa Beyler ve Sadullah Efendi hiç gelmemişlerdir. Raif ve Şeyh Fevzi
Efendiler, Sivas Kongresi'ne iştirak etmişler ve müteakıp biri Erzurum'a,
diğeri Erzincan'a avdet ederek bir daha iltihak eylememişlerdir. Rauf Bey ve
Sivas Kongresi'ne ihtihak eden Bekir Sami Bey, İstanbul'da Meclisi Mebusan'a
gidinceye kadar, beraber bulunmuşlardır.-- (Atatürk, tarihsiz:67-68) .
Görüldüğü gibi, sorun, birlikte çalışıp karar alabilecek bir grup
oluşturmaktan çok, Mustafa Kemal Paşa'ya yetki verilmesidir.
Nitekim, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin öncülü olan Sivas Kongresi
sırasındaki taktikleri içinde, Mustafa Kemal Paşa bu yetkisini duraksamadan
kullanmıştır:
--Nihayet, Heyeti Temsiliye azası olarak, Erzurum'dan üç kişi, Erzincan'dan
bir kişi ve Sivas'ta bulduğumuz Bekir Sami Bey'le beş kişi olduk ve Sivas
Kongresi'ni vücuda getiren murahhasların vesikalarını tetkik lüzumu
hissolunduğu zaman ben, orada şöyle bir vesika yazdım ve altını Heyeti
Temsiliye mühriyle mühürledim.
Heyeti Temsiliye'den:
Mustafa Kemal Paşa
Rauf Bey
Ulemadan Raif Efendi
Şeyh Fevzi Efendi
Bekir Sami Bey
Berveçhibala esamisi maruz zevat; Şarki Anadolu namına Sivas Kongresi'nde
bulunmak üzere Erzurum Kongresi'nce memur edilmiştir. (Mühür) (Atatürk,
tarihsiz:83).


Türkiye`de Saat: 00:15 .

Powered by: vBulletin Version 3.8.1
Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2


1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580