|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
13-06-2007, 16:12 | #1 | ||
Banned Üyelik tarihi: May 2006 Yaş: 50
Mesajlar: 480
Tecrübe Puanı: 0 |
Tuncay Ada'yı seçti Gökhan Karataş 13 Haziran 2007 Başkan Aziz Yıldırım’ın kalması için yoğun çaba harcadığı süper yetenek, İngiliz yöneticileriyle yaptığı görüşme sonrası 4 yıllık sözleşmeyi imzaladı. TUNCAY TRANSFERİ ADA'DA GENİŞ YANKI UYANDIRDI İngiltere'nin Middlesbrough takımı ile 4 yıllık mukavele imzalayan Tuncay Şanlı, Ada basınını da ayağa kaldırdı. İngiliz Televizyonları Tuncay için "Boğazın Boğası artık Ada'da" yorumunu yaparken, Middlesbrough’un çok büyük bir transfer gerçekleştirdiğini belirttiler. Middlesbrough resmi sitesinde manşetten verdiği haberde ise Tuncay için 'Brave Heart' yani Cesur Yürek ifadesini kullandı. Ada'yı ayağa kaldıran transferin hikayesi ise şöyle. Middlesbrough CEO’su Keith Lambile bazı yöneticiler önceki akşam İstanbul’a gelerek, Tuncayve menajeriyle masaya oturdu. Görüşmeler çok uzun sürmedi. Erdinç Şehit ve Tuncay'ın şartlarını kabul eden yöneticiler başkanları Steve Gibson'a gelişmeleri aktardılar. Başkan Gibson derhal İstanbul'a geleceğini ve mukavelenin imzalanacağını söyledi. Ancak başkan Gibson gelmeden resmi mukavele imzalandı. Sözleşmeye göre Tuncay yıllık 2.2 Milyon Sterlin alacak. Ancak sözleşmeye koyulan özel bir madde Tuncay'ın geleceği açısından çok önemli. Tuncay, Premier Lig'de Middlesbrough forması altında geçireceği ilk sezonun ardından transfer olmak isterse 5 Milyon Paund getiren kulüp kendisini alabilecek. Tuncay Şanlı Ada'ya transferi ile ilgili olarak " F.Bahçe'den kopmak tabii ki çok zor bir karar. Ama ben Avrupa'da üst düzey bir takımda forma giymek istiyorum. Türkiye'de fark edilip hayalimi gerçekleştirmem mümkün değil. O yüzden ilk olarak Middlesbrough'u tercih ettim. Premier Lig'de fark edilmek çok daha kolay. Bu yüzden sözleşmeme o maddeyi koydurdum. Kendi stilime çok uygun bir lig olduğunu düşünüyorum. Yeteneklerimi, hırsımı, gücümü gösterdiğim anda zaten bir sezon sonra hayallerime kavuşmuş olacağım" dedi.
__________________ armamızdaki yıldız tüm yıldızlara bedeldir çünkü o yıldız ayla beraberdir | ||
|
13-06-2007, 16:25 | #2 | ||
Banned Üyelik tarihi: May 2006 Yaş: 50
Mesajlar: 480
Tecrübe Puanı: 0 | tarafsız baınımızın ne kadar aziz yıldırım yalakası olduğuda tuncay transferi ile ortaya çıkmıştır tuncay kötü çocuk.... daha düne kadar gitmemesi için uğraşan medya maşallah ağız birliği etmişcesine tuncayı kötülüyorlar.... ayıp ya.. başarılı olmasını istemek yerineresmen rezil olmasını istiyorlar fb nin ne kadar vefalı olduğuda kaıtlanıyor.... gerçekten komik üstü bir medyamız var...bazı yorumlar Cem DALMAZ SÜREYYA VE TUNCAY!.. Başlığa bakıp da, “Ne alaka” demeyin. Var bi alaka. Kılavuzu karga olanın hikayesi hesabı ikisi de birbirine benziyor. Süreyya Ayhan, Avrupa Şampiyonu bir atletimiz. Daha da ileri gidebilir ve Dünya Şampiyonu bile olabilirdi. Ama şimdi Süreyya’dan bir haber var mı? Yok.. Niye? Çünkü takıldı Yücel Kop’un peşine kendini yok etti. Her geçen gün eriyip bitiyor. Son bir duyduk lifi kopmuş. Yazık.. Kendini resmen bitirdi. Şimdi Süreyya’nın yolunda Tuncay Şanlı emin adımlarla gidiyor. Adamın Erdinç Şehit diye bir menajeri var. O ne derse, o oluyor. Her transfer döneminde olduğu gibi yine ortalığı toz duman etti. Milanlar, Juventuslar, Manchester Unitedlar daha neler neler. Hepsi Tuncay’ın peşindeydi canım.. Eee noldu sonunda ? İngiltere’nin sıradan kulüplerinden biri olan Middlesbrough ile sözleşme imzaladı. Yılda 7 milyon YTL alacak Tuncay. Gerçekten iyi para. Bu arada sanıyorum hedefine ulaşan Erdinç Şehit de çuvalla parayı götürmüştür. Zaten onun da amacı buydu. Tuncay falan umrunda değil. Resmen çocuğu uçuruma götürüyor. Bu bir temenni değil ama Tuncay’ın da sonu Süreyya Ayhan gibi olacak sanırım. Olayın bir de vefa boyutu var. Sen bugünlere gelebildiysen Fenerbahçe sayesinde geldin. Herkese bir veriliyorsa sana beş verildi. Takımın kaptanlığına kadar hak ederek yükseldin. Böyle mi ayrılacaktın? Hani nerde vefa? Başkan Aziz Yıldırım sana, “Bir sene daha kal. Avrupa’nın önde gelen kulüplerinden birine gitmende yardımcı olalım“ diyor. Amaç burada kulübün de para kazanması. Eh yani bu kadarını da yapması gerekmiyor mu Tuncay’ın? Ama o ne yaptı? Tüccar kafalı menajeri Erdinç Şehit’in yolundan gitti. İnternet sitelerine girdim baktım. Tuncay bir anda Sarı-Lacivertli taraftarların en istemediği, en nefret ettiği adam oldu. (İnanın adam gibi bir kulübe gitseydi her şeye rağmen kimsenin sesi çıkmazdı.) Üstüne üstlük sen Başkan Aziz Yıldırım’a, “İki gün içinde kararımı vereceğim” diyerek milleti kandırıyorsun. 100 yılını devirmiş kulübün yöneticileri senin transferini gazetelerden öğreniyorlar. Zaten resmi internet sitesinden yayınlanan, “Tuncay Şanlı’ya başarılar“ başlıklı yazı çok anlamlı ve anlayana da çok şeyler ifade etmesi gereken bir yazı. Ancak gözleri paradan başka bir şey görmeyen bu ikilinin pek anlayacağını sanmıyorum. Şimdi, “Tuncay gibi bir oyuncuya imza attırmak için sezon sonuna kadar niye beklenildi?“ denilebilir. Evet bu bir hata olarak görülebilir. Ancak sanıyorum kaptanlığa kadar yükselmiş Tuncay’dan da kimse böyle bir ihanet beklememişti. Sonuçta Tuncay, Middlesbrough’a gitti. Omuzlarda, alkışlanarak Fenerbahçe’ye veda edecekken, “Nankör” suçlamalarıyla Ada’nın yolunu tutacak. Aynı şekilde zamanında Serhat Akın da büyük bir havayla gitmişti. Avrupa’nın futbolda sıradan ülkesi olan Belçika’nın Anderlcht takımında bile tutunamadı. Şimdi nerede olduğunu bilen yok. En son Alman 2. Lig takımı Köln’den kovuldu. Yani anlatmak istediğim şey şu, her şey para değil. İnşallah Tuncay başarılı olur. İnşallah hepimizi gururlandırır. Bunun için çok çalışması gerekiyor. İngiltere futbolun beşiği. Herkes bu işi çok iyi biliyor. Yani buradaki gibi bomboş alanda saçlarını savura savura haybeye koşu yaptığında tribünde kimse seni, “Oley“ diye alkışlamaz. Kısacası Fenerbahçe’deki gibi kontrolsüz güç olmaya devam ederse daha ikinci günde kulübeye oturur. Ayrıca şunu da unutmamalı ki geride çok kırgın kalpler bırakıyor Fenerbahçe hiç bir yere gitmiyor!Hasan Ali Atasoy Mustafa Kemal’in meşhur ve muhteşem sözünü hatırlatarak girelim: Söz konusu vatan ise gerisi teferruattır... Her takımın taraftarı meseleye böyle bakarsa sağlıklı bir duruşu bulur. Onları ifrat tefritten, patolojik romantizmden ve dolayısıyla da derin hayal kırıklıklarından da korur. Aslolan Fenerbahçe’dir. Söz konusu o olduğunda gerisi teferruattır. Futbolcu dediğin, hele Türkiye’de menacerlerin oyuncağı, para kapısı olmuş ‘Modern Çağın Köleleri’dir. Artık her şey endüstri, her şey pazarlama. Her futbolcuya sevgi ve kıymet verilsin, hepsine saygı gösterilsin, hayran olunsun, pamuklara sarmalayıp sarılsın. Ancak hiçbiri kutsanıp, kahraman ilan edilmesin. Artık Mehmetçik Basriler, Zeki Rızalar, Lefterler hiç olmayacak. Efsane olmuş, marşlara girmiş bazı futbolcular bile kendi kulübüne tepeden bakıp, “Fenerbahçe’yi biz Fenerbahçe yaptık” deyip hâlâ minnet ve biat beklerken, Lefter Baba hâlâ minnetini anlatıp, “Bu kulüptür beni ben yapan’’ deyip, “Kalbimi isteseler söküp veririm’ diye haykırır şu yaşında. Bu gözler neleri gördü, neler izledi. Ne adamlar sahtekâr, ne sahtekârlar adam ilan edildi bugüne kadar. Baliç, Okocha, Uche, Högh, Rapajc, Alex, Tuncay ya da bir başkası.. Fenerbahçe’nin futbolcuları profesyoneldir. Ahlak dışı olmayan her türlü pazarlığı sonuna kadar yapma, hatta uçuk rakamlar bile isteme özgürlüğüne sahiptirler. Giderken kulüplerine para kazandırma zorunluluğu da kesinlikle yoktur. Bu sadece bir popülizmdir. Yönetim, elindeki değerleri kaybetmeme adına, sistem ve takım adına, dengeleri de gözeterek azami ölçüde şartları zorlamalı. Ancak istemeyen hiç kimse takımda zorla tutulmamalı. Fakat herkes adam gibi gitmeli, adam gibi gönderilmeli. Hoyratça davranılmadan, kapılar çarpılmadan, onuru zedelenmeden. Geçmiş ve gelecek murdar edilmeden. Hedef gösterilmeden, hedef göstermesine izin vermeden... Garip olan şu ki; koşmak, mücadele etmek, terinin son damlasına kadar formanın hakkını vermek, sadece bizim coğrafyada meziyet. Bırakın Avrupa’yı; Gana’da, Mali’de ya da Kamerun’da bile bunlar özellik kapsamına bile girmeyen çok sıradan şeyler. Futbolun zorunlu ve olmazsa olmaz ‘a-b-c’si... Yine garip olan şu ki; ‘Avrupa Avrupa’ diye bağıranlar aslında Türkiye’yi inkâr ediyor ve küçümsüyor. Onları yüce, kendimizi cüce görüyorlar. Bu ülkenin takımları Asya Kupası’nda mı oynuyor? Bu ülkede ödenen Dolar’lar ve Euro’lar sanal mı, sahte mi? Ne hancı haddini aşsın, ne yolcu şımarık davransın. isteyen gidebilir ve zaten gitsin de; hakkıdır. Bu bir meslek ve herkes para kazanmak için oynuyor. Bu devirde forma aşkı beklemek abartılı bir romantizm dışında bir şey değil. Futbolcular mesleklerini sevsin ve sadece aldığının hakkını versin, yeter. Kahramanlaştırılanlar kendilerini gerçekten kahraman zannediyorlar, kulüplerine bile tepeden bakmaya başlıyorlar bir süre sonra. Bu durum transfer döneminde futbolcunun elini güçlendirip, kulüplerin de elini boşaltıyor. Peki ya Aziz Yıldırım? Mücadelesini, emeğini, yarattığı katmadeğeri, vizyonunu, misyonunu para ile ölçebilir miyiz? O’nun bonservisi kaç para eder? O’nu nereye sığdıralım? Hangi sıfatı verelim? Futbolcu üzerinden kıyametler koparan taraftarlara ya da kendilerini vazgeçilmez zanneden kariyer yolcularına son ve rahatlatıcı bir mesaj: Fenerbahçe de, taraftarı da hiçbir yere gitmiyor. Yetmez mi? tümer bizi satarken bile bu kadar acımasızca eleştiren yazarlarımız olmamıştı
__________________ armamızdaki yıldız tüm yıldızlara bedeldir çünkü o yıldız ayla beraberdir | ||
13-06-2007, 16:32 | #3 | ||
Banned Üyelik tarihi: May 2006 Yaş: 50
Mesajlar: 480
Tecrübe Puanı: 0 | Niye ucuza gittin Tuncay Sadi Kemal YAŞAR 11 Haziran 2007 Yöneticilerin "F.Bahçe'de kal, burada sembol ol. Birkaç yıldız transferle, Avrupa hem seni hem F.Bahçe'yi konuşur" dediği ve 2 milyon 250 Euro önerdiği Tuncay, Fener'den 500 bin Euro daha az veren Birmingham City'le %90 anlaştı. VE Tuncay Şanlı Fenerbahçe'yle iplerini bugün koparıyor. Sarı lacivertli kulüpte kalıp kalmayacağı günlerce merak edilen, geçtiğimiz günlerde başkan Aziz Yıldırım'la görüşüp, 3 gün süre isteyen Tuncay, F.Bahçe'nin 500 bin Euro daha fazla para teklif etmesine rağmen, daha az ücret öneren İngiliz Birmingham City'ye gitmeye %90 karar verdi. Eğer son dakikada bir aksilik olmazsa Tuncay, kendisini ikna çalışmalarında bulunan Fenerbahçe'yle ilişkilerini bugün bitirecek. Spor kamuoyunun günlerdir merak ettiği genç yetenek konusunda ilk adım, geçtiğimiz hafta içinde atılmıştı. Sarı lacivertliler, yıldız oyuncuyla görüşüp, kendisinin kalmasını ve sembol olmasını önermiş, R.Carlos gibi yıldız transferlerle Fenerbahçe'nin Avrupa'da ses getireceğini bildirmiş ve Tuncay'ın kulüpte kalmasını istemişti. Tuncay'a Fenerbahçe Kulübü'nde kaptanlık da önerilmiş, tüm şartlarının iyileştirileceği sözü de verilmişti. Tuncay, bu önerilere milli maçlara gitmeden önce çok sıcak yaklaştı. Ancak ne olduysa, Milli Takım kampından sonra oldu. Emre kafasını mı karıştırdı! Yöneticilerin "Çok iyi araştırın" dediği Tuncay'ın tranfserinde bir anda her şey tersine döndü. Sarı lacivertli camia, Tuncay'ın, bu sezon 2.Lig'den Premier Lig'e çıkan, hiçbir iddiası olmayan, ne UEFA Kupası'na ne de Şampiyonlar Ligi'ne katılamayan Birmingham'a transfer olmasına bir türlü anlam veremedi. Camiadan sızan bilgiler, Tuncay'ın Milli Takım kampında İngiltere'de Newcastle United'da forma giyen Emre Belözoğlu tarafından aklının çelindiği yolunda... Sarı lacivertli kulübün net 2 milyon 250 bin Euro önerdiği ve 2.5 milyon Euro'ya çıkabileceği halde Tuncay'ın 1 milyon 750 bin Euro'ya Birmingham gitmesi akıllara, "Bu şartlarda niye Avrupa'ya ucuza gittin Tuncay?" sorusunu getirdi. Ayrıca yöneticilerin, son görüşmede Tuncay'a "Fenerbahçe'de kal, burada sembol ol. Roberto Carlos'u transfer ettik. Onun gibi, birkaç yıldız transfer edersek, Avrupa sadece seni değil, hem Fenerbahçe'yi hem de seni konuşur. Fenerbahçe'yle sen Avrupa'da marka olursun" dedikleri ancak Tuncay'ın bu teklife kesinlikle yanaşmadığı öğrenildi. Birmingham'da 140 bin Müslüman yaşıyor BIRMINGHAM City takımı, adını bulunduğu şehirden alıyor. Başkent Londra'dan sonra en büyük ve 1 milyon 14 binlik nüfusuyla İngiltere'nin ikinci kalabalık kenti. Nüfusun %14'ünü (yaklaşık 140 bin), büyük çoğunluğunu Hintli ve Pakistanlı olmak üzere Müslümanlar oluşturuyor. Londra'nın 105 mil kuzeybatısında bulunan Birmingham, çikolata fabrikaları ve Bullring Alışveriş Merkezi'yle ünlü. Müslümanlar için 4 bin kişilik Merkez Camii'sini de bünyesinde bulunduran Birmingham'ın diğer ünlü takımı, bir dönem Alpay Özalan'ın da formasını giydiği Aston Villa'dır bu arada tuncay çok ucuza gitmiş demi.... salak medya ayrıca boroyu kücümsemelerinide anlamıyorum fb ingiltere 1. liginde oynasa acama boro nun üzerinde mi bitirir ligi yoksa son sıradamı kah kah bu takım 2 sene öncesinin uefa finalisti değilmi yazıklar olsun ya sanki adam uganda ligine gitti ayıp
__________________ armamızdaki yıldız tüm yıldızlara bedeldir çünkü o yıldız ayla beraberdir Konu bjkartal tarafından (13-06-2007 Saat 16:35 ) değiştirilmiştir.. | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |