'Bu Lig 32.Hafta'da Arapsaçı Olur'

[Deschain]

Teknik direktör bundan belki 50 sene önce sahadaki dizilişle tartışılabilirdi.Zaten bu nedenle teknik direktörler çok fazla önemli değildi.Standart tanımın dışına çıkan hocalar "fark yaratmaya" ve aynı zamanda futbola şekil vermeye başladılar.Örneğin Helenio Herrera, Bill Shankly veya yakın zamanda Johann Cruyff.

Teknik direktör tanımı da bu doğrultuda değişti, -bence- gelişti.

Futbolun endüstriyelleşmesini de buna ekleyin.Örneğin Del Bosque istemediği halde forma satsın diye transfer edilen Beckham.Bosque savunmaya yönelik bir ortasaha istemişti halbuki.

Dolayısıyla bir teknik direktörün başarı ya da başarısızlığı artık sadece saha içine bakarak değil aynı zamanda diğer faktörlere de bağlı hale geldi.

Toschack döneminde 13 milyon dolar ayırmıştı Beşiktaş transfer bütçesine, bunun 8'ini Ayhan'a hocanın isteği dışında yönetim verdi.Kalan 5 milyon ise 3 yabancı oyuncu alması için hocaya bırakıldı.Sellami,Del Solar ve Ohen işte böyle geldi.

Toschack'la Beşiktaş ŞL'de 6 puan topladı, başarısız denildi, Real Madrid' li yöneticiler bizim otoriteler kadar futbolu bilmediğinden O'nu Real Madrid'e istediler ve O da gitti.

Del Bosque, Yeniköy Kasabı,
Tigana, kişiliksiz futbol oynatan
Ertuğrul, korkak,

olmakla eleştirildi.

Sadece Beşiktaş için konuşmuyorum, Löw, Alman Köylüsü, Zeman anlamıyor,Held bilmiyor, Osieck taktikten anlamıyor, Lucescu korkak, Gerets manyak, Zico stajyer, Rijkaard futboldan anlamıyor....v.s

Türkiye'de her hocaya kulp takmak çok kolay.3-5 başarısız saha içi sonuç bekle, saydır ha saydır.
Ama lafa gelince Ferguson'dan açılsın muhabbet, "sabredecen abi, bi sabırsız milletiz" diye özeleştirinin kralını yapacaksın, ancak icraat tabi ki olmayacak.

Çok uzatmadan gelelim kendi sorunumuza.

-Bobo'yu sattık, yok yok satmadık, aha şimdi satıyoruz, yok vazgeçtik ile geçen bir yaz
-Ronaldo transferini gölgede bırakacağız, quaresma gelecek, Deco tamam
-Delgado donacak, yok canım sahada, olmaz oynamaz, oynar oynar, hoca ister Sapara,aha sana Tabata,
-Geçen sene baldı, şanstı diyen medya ve onun gazına gelen taraftar.
-Los Galaktikos ilan edilen rakipler.
-Oyuncu yuhalamalar, başkana küfürler, taraftarını dövdürmeler ve burası KENDİ SAHASI olan bir takım.

vesaire vesaire.

Bana göre Mustafa Denizli

-Çok iyi bir taktisyen değil.
-Çok başarılı bir hoca da değil.
-Çok iyi bir lider
-Kriz anlarında çok iyi bir yönetici
-Saygı duyulan bir şahsiyet

Böyle bir yönetim, böyle bir medya, böyle bir federasyon, ve gün geçtikçe fenerbahçelileşen taraftar yapısıyla sallanan bir camiayı iyi bir noktada tutuyor.

Son olarak,

Benim gönlümde Biliç, Schaaf ya da Abdullah Avcı var.Bunlardan herhangi biri gelir ve 3-5 kötü sonuç alınırsa yazılacakları ben yazayım ki kimse zahmet etmesin.

Biliç, tecrübesiz bir hoca, bize daha tecrübelisi lazım.
Schaaf, Almanya dışına daha önce çıkmamış
Abdullah Avcı kim?

Kötü sonuçlar ve futbol eleştirilir.Ancak eleştiri farklıdır, yıkıcı ve sadece kötü sonuca hizmet eden yorum ve uygulama farklıdır.Ve inanın bana Mourinho ve Capello hariç bu ülkede her hocaya kulp takılır, sabredilmez.

Bu kadar uzun yazıp sıktığım için kusura bakmayın.

[kartalim_]

Schaaf ve Bilic olabilse keşke...Spalletti, Le Guen, Jimenez, Koeman gibi adamlarda bize uygundur bence...Böyle adamları alalım, ama Del Bosque'ye yapılanlar gibi olmasın bunlarda, sabır gösterelim, Denizli'ye gösterilen sabrı keşke bunlara gösterbilsek ama yok, öncelik Türkiye Ligi şampiyonluğu olduğu için Denizli'yle yola devam!..

[Akdora]

Deschain´isimli üyeden Alıntı

Teknik direktör bundan belki 50 sene önce sahadaki dizilişle tartışılabilirdi.Zaten bu nedenle teknik direktörler çok fazla önemli değildi.Standart tanımın dışına çıkan hocalar "fark yaratmaya" ve aynı zamanda futbola şekil vermeye başladılar.Örneğin Helenio Herrera, Bill Shankly veya yakın zamanda Johann Cruyff.

Teknik direktör tanımı da bu doğrultuda değişti, -bence- gelişti.

Futbolun endüstriyelleşmesini de buna ekleyin.Örneğin Del Bosque istemediği halde forma satsın diye transfer edilen Beckham.Bosque savunmaya yönelik bir ortasaha istemişti halbuki.

Dolayısıyla bir teknik direktörün başarı ya da başarısızlığı artık sadece saha içine bakarak değil aynı zamanda diğer faktörlere de bağlı hale geldi.

Toschack döneminde 13 milyon dolar ayırmıştı Beşiktaş transfer bütçesine, bunun 8'ini Ayhan'a hocanın isteği dışında yönetim verdi.Kalan 5 milyon ise 3 yabancı oyuncu alması için hocaya bırakıldı.Sellami,Del Solar ve Ohen işte böyle geldi.

Toschack'la Beşiktaş ŞL'de 6 puan topladı, başarısız denildi, Real Madrid' li yöneticiler bizim otoriteler kadar futbolu bilmediğinden O'nu Real Madrid'e istediler ve O da gitti.

Del Bosque, Yeniköy Kasabı,
Tigana, kişiliksiz futbol oynatan
Ertuğrul, korkak,

olmakla eleştirildi.

Sadece Beşiktaş için konuşmuyorum, Löw, Alman Köylüsü, Zeman anlamıyor,Held bilmiyor, Osieck taktikten anlamıyor, Lucescu korkak, Gerets manyak, Zico stajyer, Rijkaard futboldan anlamıyor....v.s

Türkiye'de her hocaya kulp takmak çok kolay.3-5 başarısız saha içi sonuç bekle, saydır ha saydır.
Ama lafa gelince Ferguson'dan açılsın muhabbet, "sabredecen abi, bi sabırsız milletiz" diye özeleştirinin kralını yapacaksın, ancak icraat tabi ki olmayacak.

Çok uzatmadan gelelim kendi sorunumuza.

-Bobo'yu sattık, yok yok satmadık, aha şimdi satıyoruz, yok vazgeçtik ile geçen bir yaz
-Ronaldo transferini gölgede bırakacağız, quaresma gelecek, Deco tamam
-Delgado donacak, yok canım sahada, olmaz oynamaz, oynar oynar, hoca ister Sapara,aha sana Tabata,
-Geçen sene baldı, şanstı diyen medya ve onun gazına gelen taraftar.
-Los Galaktikos ilan edilen rakipler.
-Oyuncu yuhalamalar, başkana küfürler, taraftarını dövdürmeler ve burası KENDİ SAHASI olan bir takım.

vesaire vesaire.

Bana göre Mustafa Denizli

-Çok iyi bir taktisyen değil.
-Çok başarılı bir hoca da değil.
-Çok iyi bir lider
-Kriz anlarında çok iyi bir yönetici
-Saygı duyulan bir şahsiyet

Böyle bir yönetim, böyle bir medya, böyle bir federasyon, ve gün geçtikçe fenerbahçelileşen taraftar yapısıyla sallanan bir camiayı iyi bir noktada tutuyor.

Son olarak,

Benim gönlümde Biliç, Schaaf ya da Abdullah Avcı var.Bunlardan herhangi biri gelir ve 3-5 kötü sonuç alınırsa yazılacakları ben yazayım ki kimse zahmet etmesin.

Biliç, tecrübesiz bir hoca, bize daha tecrübelisi lazım.
Schaaf, Almanya dışına daha önce çıkmamış
Abdullah Avcı kim?

Kötü sonuçlar ve futbol eleştirilir.Ancak eleştiri farklıdır, yıkıcı ve sadece kötü sonuca hizmet eden yorum ve uygulama farklıdır.Ve inanın bana Mourinho ve Capello hariç bu ülkede her hocaya kulp takılır, sabredilmez.

Bu kadar uzun yazıp sıktığım için kusura bakmayın.

Üstad böyle sıkıntıya can kurban Benim gönlümdende deschamp yada spalletti var açıkcası ama getirildiklerinde 3 maç kötü skor alındığında yazılabilecekleri düşündükçe gelmelerinin ne anlam ifade edeceğini bilemiyorum..

[90sbjk03]

Mustafa Denizli'nin artık Beşiktaş'ta geleceği yoktur.Nokta.Geçen sene ilk haftaları sırf yöneticem yönetmeyecem kaprisi yüzünden harcayan, bu sene takıma katkı yapamayan bir teknik direktördür.Beşiktaş'ın içinde bulunduğu durumu,oynanan futbolu (kadro yapısına göre) beğenen sırf istikrar diye gelecek seneyi de riske atmaya meraklı arkadaşlar varsa saygı duyarım onların düşünceleridir.
Takımımızda istikrar abidesi bir teknik direktör görmek isteyenler bunun için en iyi aday Ertuğrul Sağlam değil miydi?O zaman neden istikrar aranmadı taraftar bile yuhladı haccetepe maçında(Metalist maçından sonra)artık kimin organizasyonuydu bilmiyorum?İstiktar için artık yaşını başını almış Denizli en uygun aday mı soruyorum size biraz mantıklı düşünün.Ben Denizliyle gelen şampiyonluğu geçen sene Ertuğrul Sağlam ve Sinan Engin temelli bir takımın şampiyonluğa aç oluşu ve ortamında buna uygun olmasına bağlıyorum.Çok Koyu Bir Beşiktaşlıyım her cümlemden belli olur zaten ama oynadığımız futbol yine aynıydı.İnönüde bütün maçları izleyen taraftar olarak söylüyorum.(Rahat maç yoktu)Bu sebeple gün kurtarıcı bir teknik direktörü hiç değilse seneye görmek istemiyorum takımın başında.Dinamik,olduğu yerde duramayan,kazanma isteğini takıma da aşılayacak bir teknik direktör istiyorum.T.Direktörün takıma katkısı en fazla %20 dir ama ben onun yarısını veren birisini istemiyorum.(Takımımızda sistem diye birşey olmadığı için teknik-taktik girmiyorum.)
Dünyada Beşiktaşta çalışabilecek ve bizi iyi futbol oynatabilecek tek T.direktör Mustafa Denizli değildir.Fanatiklikle değil de biraz uzaktan bakmaya çalışsak anlayacaz durumu..

[Gokhan]

90sbjk03´isimli üyeden Alıntı

Mustafa Denizli'nin artık Beşiktaş'ta geleceği yoktur.Nokta.Geçen sene ilk haftaları sırf yöneticem yönetmeyecem kaprisi yüzünden harcayan, bu sene takıma katkı yapamayan bir teknik direktördür.Beşiktaş'ın içinde bulunduğu durumu,oynanan futbolu (kadro yapısına göre) beğenen sırf istikrar diye gelecek seneyi de riske atmaya meraklı arkadaşlar varsa saygı duyarım onların düşünceleridir.
Takımımızda istikrar abidesi bir teknik direktör görmek isteyenler bunun için en iyi aday Ertuğrul Sağlam değil miydi?O zaman neden istikrar aranmadı taraftar bile yuhladı haccetepe maçında(Metalist maçından sonra)artık kimin organizasyonuydu bilmiyorum?İstiktar için artık yaşını başını almış Denizli en uygun aday mı soruyorum size biraz mantıklı düşünün.Ben Denizliyle gelen şampiyonluğu geçen sene Ertuğrul Sağlam ve Sinan Engin temelli bir takımın şampiyonluğa aç oluşu ve ortamında buna uygun olmasına bağlıyorum.Çok Koyu Bir Beşiktaşlıyım her cümlemden belli olur zaten ama oynadığımız futbol yine aynıydı.İnönüde bütün maçları izleyen taraftar olarak söylüyorum.(Rahat maç yoktu)Bu sebeple gün kurtarıcı bir teknik direktörü hiç değilse seneye görmek istemiyorum takımın başında.Dinamik,olduğu yerde duramayan,kazanma isteğini takıma da aşılayacak bir teknik direktör istiyorum.T.Direktörün takıma katkısı en fazla %20 dir ama ben onun yarısını veren birisini istemiyorum.(Takımımızda sistem diye birşey olmadığı için teknik-taktik girmiyorum.)
Dünyada Beşiktaşta çalışabilecek ve bizi iyi futbol oynatabilecek tek T.direktör Mustafa Denizli değildir.Fanatiklikle değil de biraz uzaktan bakmaya çalışsak anlayacaz durumu..

Ben senin kadar uzun yazmıyacağım sadece bir soru sorucam. Ertuğrul Sağlam bu sene Bursa'da bu kadar başarılı olmasaydı bu şekilde savunurmuydun ? Ayrıca dediğin gibi biraz uzaktan bakınca büyük takım ve küçük takım çalıştırmanın ne kadar farklı olduğunu anlıyorum.

[90sbjk03]

Gokhan´isimli üyeden Alıntı

Ben senin kadar uzun yazmıyacağım sadece bir soru sorucam. Ertuğrul Sağlam bu sene Bursa'da bu kadar başarılı olmasaydı bu şekilde savunurmuydun ? Ayrıca dediğin gibi biraz uzaktan bakınca büyük takım ve küçük takım çalıştırmanın ne kadar farklı olduğunu anlıyorum.

Evet savunurdum arkadaşım, savundum da.Haccetepe maçında herkes yuhalarken ben alkışlıyordum haksızlığın kralı hem futbolculuğunda hem hocalığında Ertuğrul Sağlam'a yapılmıştır çünkü bu kulüpte hatırlarsan(O devamlı verilen Ferguson örneği denizliden olmaz yaş itibariyle bunu hepimiz biliyoruz ama E.Sağlam'dan olurdu.)Bu arada Ertuğrul Sağlam'la akrabalığım yok(Yakın olduğu söylenen bazı yerlere de (siyasi) en ufak bir sempatim yoktur).Sadece Kayserispordan beri oynattığı yada oynatmaya çalıştığı futbolu seviyorum ve istatistiklere bakılsın son 4-5 senenin en başarılı türk teknik direktörüdür(forumda 2 sene önce yaptığım yorumlar durmaktadır).Ertuğrul Sağlam sadece bir örnektir.Onun gibi sistemli,çalışkan,gittiği takıma hemen oyun felsefesi aşılayan bir T.Direktörün başımızın üstünde yeri var..
Senin düşüncen Denizli büyük takım t.direktörü,Ertuğrul Sağlam küçük takım.Ona da katılmıyorum ikisinin oynattığı futboldan Şampiyonluğa rağmen Ertuğrul Sağlamın futbolu daha iyiydi.(maçlar izlenirse görülür)Ben şöyle düşünüyordum E.Sağlam'la 2 sene şampiyon olamayız belki ama G.Milne gibi sonraki seneler başarılar gelir diye düşünüyordum.Geçen sene ne oldu ihtiyacımız olan şampiyonluk alındı ama önümüzdeki 5 sene gitti belki bunu kimse bilemez görecez(Bir sürü adamla sözleşme yenilendi mesela nasıl olacak önümüzdeki sene?Kim gidecek bu seneki olası bir başarısızlıkta?En az 4-5 transfer olsa takım 30 kişi mi olcak?)10 yabancıdan hangisi gidecek?.Bir de Sağlam kalsa belki Batuhan,S.özkan gibi futbolcular kaybolmayacaktı.İkisinin de kazmalıkları var tabi Beşiktaş'tan büyük değildir hiçbir futbolcu ama Denizli sanki inatçı biraz onun da payı var bana öyle geliyor.(Batuhan'ın gol attıktan sonra E.Sağlama koşuşunu hatırlıyorum ben haccetepe maçında.Bunlar küçük ama önemli şeyler çok şey belli eder.)Şampiyonluk+kupa başarıdır tabiki ama önümüzdeki seneler ızdırap çekersek o kupalar bizi avutmaz.Kötü giderse işler Denizli basar istifayı gider Çeşme'ye biz kalırız 40 yaşında futbolcularla..
Şimdi ben de sana bir soru sorayım Denizli Bursasporu yönetse Geçen sezonun 2.yarısından beri en çok puan toplayan takım olur muydu Bursaspor??Rakiplerin iki takıma farklı mücadelesini de anlıyorum ama bunun Beşiktaş'ın sistemsiz oyununun sebebi olmadığını düşünüyorum.
Beşiktaşı şampiyonluğa oynatmak mı kolay Bursasporu mu kolay?Uzaktan bakıp cevap verirsen sevinirim..2 kupaya kanmayın ne olur??Kusura bakmayın artık uzun yazıyorum ama A.gücü maçındaki vaziyetten sonra doluyum, pembe gözlüklerle bakamıyorum geleceğe ben benim gibi kızgın gerçeğin farkında olan 20 milyon kadar taraftar olduğunu da düşünüyorum...Saygılar..

[Karetta2002]

Akdora´isimli üyeden Alıntı

Üstad böyle sıkıntıya can kurban Benim gönlümdende deschamp yada spalletti var açıkcası ama getirildiklerinde 3 maç kötü skor alındığında yazılabilecekleri düşündükçe gelmelerinin ne anlam ifade edeceğini bilemiyorum..

İbrahim;Luciano Spaletti konusunda sana katılıyorum..2006 da İtalya da yılın teknik direktörü seçildi ,özellikle de Udinese ve Roma da oynattığı 4-2-3-1 sistemi ile çok başarılı olmuştur..son derece bilgili ,deneyimli ve karizmatik bir hoca olup,İtalya da ,özellikle oyun okuması ve anında aksiyon alması ile ünlüdür...5. dakikada bile oyuncu değiştirir..asla ve asla oyuncuya boyuneğmez..kim iyi ise ona forma verir..yanlız ,basınla pek iyi değildir..Ama eğer M.Denizli ile anlaşma olmaz ise onun gelmesini isterim..taraftar ile çok iyi kontak kuran bir yapısı vardır..

[RamesooN]

Karetta2002´isimli üyeden Alıntı

İbrahim;Luciano Spaletti konusunda sana katılıyorum..2006 da İtalya da yılın teknik direktörü seçildi ,özellikle de Udinese ve Roma da oynattığı 4-2-3-1 sistemi ile çok başarılı olmuştur..son derece bilgili ,deneyimli ve karizmatik bir hoca olup,İtalya da ,özellikle oyun okuması ve anında aksiyon alması ile ünlüdür...5. dakikada bile oyuncu değiştirir..asla ve asla oyuncuya boyuneğmez..kim iyi ise ona forma verir..yanlız ,basınla pek iyi değildir..Ama eğer M.Denizli ile anlaşma olmaz ise onun gelmesini isterim..taraftar ile çok iyi kontak kuran bir yapısı vardır..

Bende geçen sezonun sonlarına kadar Spaletti diyodum abi ama Zenit 3 yıllık mukavelesi var yanılmıyosam..

[Karetta2002]

RamesooN´isimli üyeden Alıntı

Bende geçen sezonun sonlarına kadar Spaletti diyodum abi ama Zenit 3 yıllık mukavelesi var yanılmıyosam..

Valla o iş çözülür Ramazan..Ama galiba Denizli ile anlaşıldı..Bence iyi de oldu..

[Akdora]

Karetta2002´isimli üyeden Alıntı

İbrahim;Luciano Spaletti konusunda sana katılıyorum..2006 da İtalya da yılın teknik direktörü seçildi ,özellikle de Udinese ve Roma da oynattığı 4-2-3-1 sistemi ile çok başarılı olmuştur..son derece bilgili ,deneyimli ve karizmatik bir hoca olup,İtalya da ,özellikle oyun okuması ve anında aksiyon alması ile ünlüdür...5. dakikada bile oyuncu değiştirir..asla ve asla oyuncuya boyuneğmez..kim iyi ise ona forma verir..yanlız ,basınla pek iyi değildir..Ama eğer M.Denizli ile anlaşma olmaz ise onun gelmesini isterim..taraftar ile çok iyi kontak kuran bir yapısı vardır..

Valla zaten spalletti gelse türkiyenin yabancı Yılmaz Vuralı olur ki ben çok isterim öyle birini.Ha o olmazsa deschampta dediğim gibi gerçekten iyi bir teknik direktördür ve alt yapıdan yararlanmasınıda iyi bilir..