Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi


Geri git   Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi > Eğitim Öğretim > Dersler - Ödevler - Tezler - Konular > Tarih

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 09-02-2007, 11:19   #21
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Birinci Dünya Savaşı'nın sonundaki perişan ve çaresiz durumda, bir tek insan, M. Kemal topyekün kurtuluş ve tam bağımsız yeni bir Türk Devleti kurmak düşüncesiyle Samsun'a geldi. O'nun yola çıktığı sırada ise Yunanlılar İzmir'i işgal ediyorlardı. Padişah ve Hukümet ise İzmir'i Yunanlılara veren İngilizlerin hala körü körüne her isteğine boyun eğiyorlardı. Düşmanla işbirliği yapan Padişah ve İstanbul Hükümeti'nin bu tutumları karşısında M. Kemal, ulusal bağımsızlık ve ulusal egemenlik savaşının esaslarını Amasya'da ulusu ve orduyu Padişah - Halifeye karşı ayaklandırmak şeklinde belirledi. Erzurum ve Sivas Kongreleri'nde de bu esaslar içinde yeni bir Türk Devleti'nin kuruluşunun ulusal bilinçlenme, idari, siyasi örgütlenmesini de gerçekleştirdi. Misak-ı Milli ile bu esaslar İstanbul'da bir kez daha ortaya konunca İngilizler, İstanbul'u işgal ettiler. Bundan yılmayan M. Kemal, Ankara'da ulusun meşru iradesinin eseri olan ulusal egemenlik prensibini B.M.M. ile ortaya koydu. Fakat bütün bunların gerçekleşmesi çok büyük güçlükler ve olanaksızlıklar içinde yapılıyordı. Bir yandan İtilaf Devletleri ve Yunan saldırısı ve baskıları bir yandan Padişah ve İstanbul Hükümeti'nin M. Kemal ve B.M.M.'ni gayri meşru ilan etmesi, Türk Ulusu'nu olumsuz yönde etkiledi. Türk Ulusu, yüzlerce yıldan beri dini ve geleneksel iktidar kabul edilen Padişah - Halife ile bu değerleri yıkan ve yerine ulusal, egemenlik değerleriyle ulusu bir araya toplamak isteyen M. Kemal hareketi arasında bir süre bocaladı. Yer yer B.M.M.'nin otoritesine karşı ayaklanmalar çıktı.

Doğu Anadolu'da Ermenilere, Güneyde Fransızlara karşı savaşıldı. Batıda Yunan Taarruzu ve iç ayaklanmalara karşı Kuva-yı Milliye ile çözüm bulan B.M.M. daha sonra düzenli ordu kurar. I. ve II. İnönü Savaşları ile ilk askeri başarılarını sağladı. Diğer yandan dış ilişkilerde Sovyetler Birliği ile Moskova Antlaşması'nı imzaladı. Sakarya Meydan Savaşı'nda Yunan Ordusu'nu yendi. Fransa ile de anlaşan Türkiye İtilaf blokunu da parçaladı. 26 Ağustos 1922'de başlayan ve 9 Eylül'de İzmir'de Yunan Ordusu'nun denize dökülmesi ile son bulan Büyük Taarruz, Türkiye gerçeğini ve Türk Ulusu'nun yenilmez azmini bütün dünyaya kanıtladı. Askeri başarısını Mudanya Ateşkesi ve Lozan Antlaşması ile de onaylattı. Emperyalizme karşı yapılan bağımsızlık savaşını kazanan, "Türk Mucizesi"ni yaratan Türkiye'nin bu başarısı bütün Mazlum Uluslara örnek oldu.


  Alıntı ile Cevapla
Alt 09-02-2007, 11:20   #22
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

M. Kemal Kurtuluş Savaşı'nın bittiği yerde; Türkiye'nin çağdaşlaşma savaşını başlattı. 1 Kasım 1922'de Saltanat'ın kaldırılışı ve 29 Ekim 1923'de Cumhuriyet'in İlanı ile Türkiye yeni devlet sistemini Fransız Devrimi ile ortaya konan insan haklarına dayanan "Ulusal ve Laik Devlet"i gerçekleştirmiş oldu. Ancak, çağdaş devlet ve ülke olma mücadelesi için Türk Devrimi'nin başarılması için Cumhuriyet döneminde Atatürk 'ün yeni mücadele vermesi gerekiyordu.

Ergün AYBARS, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi 1, Ege Ün. Basımevi, 1986, ss. 359-366


CUMHURİYET DÖNEMİNDE LAİKLİĞE KARŞI OLAN TEPKİLER

Cumhuriyet Türkiye’sinde de köklü bir muhafazakarlık her zaman olmuştur. Böylesi durumların gelişen her toplum için geçerli olduğu şüphesizdir. Türkiye’de özellikle 1970’lerden sonra süreklilik kazanan hızlı ekonomik ve sosyal yapı değişikliği ve onun yol açtığı siyasal topluluklar, bunalımlar, laik cumhuriyete alternatif rejim arayışlarını günümüze dek gündemde tutmuştur. Yapısal değişme sorunlarıyla boğuşan Türkiye’de radikal İslam’ i akımlar örgüt ve programlarla siyaset sahnesine çıkmışlardır. Ama bunların başarılı olması mümkün değildir. Çünkü Türkiye nüfusun büyük çoğunluğu cumhuriyetin ilanıyla benimsenen gelişme modeline olan inançlarını yitirmemişlerdir. Bu model demokrasi, laiklik, hür teşebbüs ve özel mülkiyete dayanan yarışmacı Pazar ekonomisi ve reformculuk ilkeleri temeline oturur. Bu modele demokratik yollardan varılmasını savunanlar ise Türk halkının %76,4 ünü oluşturmaktadır.


  Alıntı ile Cevapla
Alt 09-02-2007, 11:20   #23
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Ayrıca Türkiye’deki dinsel gruplar ve örgütler, ortak bir ideolojik şemsiye ve eylem programı altında birleşmiş olmaktan uzaktır. Buna hepimiz Sivas olaylarında açıkça şahit olduk. Onların üzerinde tek birleştikleri konu günlük hayatta gözlenen ahlaki yozlaşma ekonomik alandaki adaletsizlikler yolsuzluklar ve idari alanda algılandıkları beceriksizlikler ile yetersizliklerdir. Bunlar ulusçuluğa ve demokrasiye düşmandırlar. Her iki olguya da dine hakaret, Allah’ın öngördüğü düzene ihanet diye bakmaktadırlar.

Bu düşüncede olan bireylerin ait oldukları geleneksel sosyo-ekonomik düzen çökmüştür ve yeni ve modern dünyada kendilerine uygun bir yer bulamamak endişesini taşımaktadırlar. Kendilerini ellerinde kalan tek kimlik belgesine Müslümanlığa sarılmakta kurtarabileceklerini sanmaktadırlar.

Dünyada kıran kırana rekabetin hızlı değişimin ve gelişimin yarattığı müthiş dinamizm’ anın karşısına çağdaş fikirlerle donatılmamış durağan bir sistemle çıkmaktadırlar fakat onların istedikleri geleneksel veya İslam’ i sistemin karşısında da günümüz Türkiye’sinin hedef olarak seçtiği modern Türkiye imajıyla bağdaşmayacağını bilen aydın Türk halkı çıkmaktadır.

Ancak laikliğin kalıcı olması, onun devlet tarafından güvence altına alınmasını da gerekmektedir. Aksi takdirde iktidarı demokratik veya yasadışı yollardan ele geçiren bir toplumsal güç tüm siyasal özgürlükleri ortadan kaldırarak kendi çıkarlarını ve grup ideolojisini toplumun tümüne zorla uygulayabilir. Bunu önlemek için cumhuriyet anayasaları irtica’ yı ve irticai örgütleri yasadışı sayarak dinsel örgütlerin siyasal organlar haline dönüşmesini yasaklamıştır.

  Alıntı ile Cevapla
Alt 09-02-2007, 11:20   #24
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Yüzyıllar boyunca her şeye dinsel açıdan bakmaya alışık bir toplumun laikliğe yönelivermesi elbette kolay değildir. Bu nedenle Atatürk gerici tavır ve Türkiye cumhuriyeti ilke ve inkılaplarına bağlı olan herkesin de disiplinle böyle hareket etmesini istemiştir. Ve o bu konuda şöyle demiştir:

“Birtakım şeyhlerin dedelerin seyyidlerin, çelebilerin, babaların, emirlerin arkasından sürürlenen ve falcılara, büyücülere, üfürükçülere muskacılara talih ve hayatlarını emanet eden insanlardan kurulu bir topluma uygar bir ulus gözüyle bakılabilir’ mi?

Gerici fikirleri güdenler belirli bir sınıfa dayanacaklarını sanıyorlar bu katiyen bir vehimdir. Zandır. İlerleme yolumuzun üstüne dikilmek isteyenleri ezip geçeceğiz yenilik vadisinde duracak değiliz. Dünya müthiş bir cereyanla ilerliyor biz bu ahengin dışında kalabilirmiyiz?

Hiçbir mantıksal kanıta dayanmayan bir takım geleneklerin inançların korunmasında direnen ulusların ilerlemesi çok güç olur belki de hiç olamaz biliniz ki uygarlığın buluşları tekniğin harikaları dünyayı değişmeden değişmeye uğrattığı bir çağda yüzyıllık çağı geçmiş düşüncelerle eskiye bağlılıkla Türkiye cumhuriyeti çağdaş medeniyet düzeyine ulaşamaz. Bugün sizlere düşen görev Atatürk’ün esaretten ve donmuşluktan kurtulma yolunu açarak yirminci yüzyılda İslamiyet ’ede en büyük hizmeti yaptığını anlatmak akılcılığa çağdaş bilime çağın medeniyetine yönelmek zorunluluğu ile milletin büyük çoğunluğunun İslam dininin özüne bağlılığı arasında gerekli uyum ve sentezi gerçekleştirmek.”


  Alıntı ile Cevapla
Alt 09-02-2007, 11:20   #25
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Bunu yapmak zorundasınız çünkü laiklik ülkemizde tarihi gelişimi içinde değerini bulmuş ve bedeli ağır ödenerek yerleşmiştir. Ne var ki her şey bitmemiştir. Son aylarda gizli ve açık yönlü tutum ve faaliyetlerini sürdüren yıkıcı akımlar uygun alanlara yerleşme fırsat ve olanaklarını aramakta olup milli birlik ve bütünlüğümüzü tehdit eder duruma gelmişlerdir.

Laik devlet kavramına ve laik sosyal yapıya yönelik bulunan irtica ile mücadele etmek anacak Atatürk ilke ve inkılaplarının korunması ve topluma mal edilmesiyle olur. Bunda da tek araç eğitim yoluyla iknadır. İnandırmadır. Bütün eğitim araçlarını seferber ederek iletişim vasıtalarını kullanarak laikliğin anlamını açıklamak ve esasta din ve vicdan hürriyetinin asıl teminatı olduğunu bıkmadan anlatmak gereklidir. Fakat bunda da başarılı olunmazsa tek çare olarak Atatürk’ün irticaya karşı 1938 yılında söylediği kararlı ve inançlı şu sözü rehber alınmalıdır.

“Tek başıma kalsam, yine tepeler, yine öldürürüm”

Türkiye cumhuriyeti Atatürk’ün önderliğinde gerçekleşen ulusal bağımsızlık ve çağdaşlaşma yönünde bir toplumsal yeniden biçimleniş sürecini yaşamaya başlamıştır ve yaşaya gelmektedir.

Bu yeni toplumsal biçimleniş bağımsızlık ve özgürlük ilkelerini temel almıştır. Bağımsızlık ve özgürlüğün vazgeçilmez gereği olarak da laik dünya toplum ve insan anlayışını kendine merkez yapmıştır.


  Alıntı ile Cevapla
Alt 09-02-2007, 11:20   #26
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Atatürk’e tüm insanlığın saygınsını kazandıran işte böyle bir aydınlanma çağını Türk toplumuna getirmesi; Türk toplumunda bu yönde demokratik toplumsal dayanışma sağlanmış olmasıdır.

Hukukun üstünlüğünü ve hukuk devleti ilkesi ile keyfi yönetimi sona erdirmesi kadın hakları konusunda dünyaya örnek olacak değerde atılımlar yapması Atatürk’ün duygusallığı değil evrenselliği kısmiliği değil bütün anlamayı ayrıcalığı değil liyakat’ ı ve başarmayı ilke edinmesiyle bağdaştırılabilir.

Türk siyasal yaşamındaki gelişmeler ve çağdaş düşünce akımlarının yaygınlaşması sonucunda din in Türk siyasal yaşamında etkisi ve önemi giderek azalmaktadır. Fakat din perdesi arkası din perdesi arkasına gizlenerek gerici düşünceyi topluma egemen kılmaya çalışman ve geleneksel toplumu sürdürmek isteyenlere her yerde ve her zamanda rastlamamızda mümkündür bunun için toplumumuzun her kısmındaki yurttaşlara ve bizlere düşen görev Atatürk’ün bilim ve sanat alanlarında yaratıcılığa açtığı yolları demokratik bir toplumsal dayanışmaya temel olmak üzere oluşturduğu laik ulusal toplum üyeliği bilincini yurttaşlık bilincini her bireye aşılamaya çalışmaktır.

  Alıntı ile Cevapla
Alt 09-02-2007, 11:20   #27
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Türk inkılabının önderi Atatürk’ün İslam dini ile ilgili olmayan boş inanç ve bağnazlıklardan sıyrılmak us’a bilime dayalı bir gelişmeye yönelmekle ilgili sözlerini kendimize rehber almayız bunlar:

“Yaptığımız ve yapmakta olduğumuz devrimin amacı Türkiye Cumhuriyeti halkını tamamen çağdaş ve bunun anlam ve biçimi ile uygar bir toplum haline ulaştırmaktır. İnkılabımızın temel ilkesi budur. Bu gerçeği kabul edemeyen düşünüşleri yok etme zorunludur. Şimdiye kadar ulusun beynini paslandıran, uyuşturan bu düşünüşte bulunanlar olmuştur. Herhalde düşüncelerde yer alan boş inançlar tamamen atılacaktır. Onlar çıkarılmadıkça beyne gerçeğin ışıklarını yerleştirmek olanaksızdır.”

“Ölülerden medet ummak uygar bir toplum için ayıptır.

“Baylar ve ey ulus biliniz ki Türkiye cumhuriyeti şeyhler, dervişler müritler mensup ( Tarikata bağlılar) ülkesi olamaz en doğru en gerçek tarikat uygarlık tarikatıdır.

Biz uygarlıktan bilim ve fenden güç alıyoruz ve ona göre yürüyoruz başka bir şey tanımıyoruz. Tekkelerin amacı halkın akli dengesini yitirmek ve aptal yapmaktır. Halbuki halk akli dengesini yitirmemeye ve aptal olmamaya karar vermiştir.

O büyük insan Türk milletinin gerçekleri görmesini isteyerek şöyle der:


  Alıntı ile Cevapla
Alt 09-02-2007, 11:20   #28
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Gerici fikirleri güdenler belirli bir sınıfa dayanacaklarını sanıyorlar bu katiyen bir vehimdir, zandır. İlerleme yolumuzun üstüne dikilmek isteyenleri ezip geçeceğiz. Yenilik vadisinde duracak değiliz. Dünya müthiş bir cereyanla ilerliyor biz bu ahengin dışında kalabilir miyiz?”

“Uygar olmayan insanlar uygar olanların ayakları altında kalmaya mahkumdurlar.”

Sonuç olarak diyebiliriz ki Atatürk, Türkiye cumhuriyetini çağdaş temeller üzerine kurarken, Türk toplumunu ümmet çağı anlayış ve tutumlarından özgür düşünce ve inanca sahip bir Türk ulusu olmanın bilincine kavuşturmak istemiştir. Bunun tek yolu da laikliği uygulamak ve uygulatmaktır.

“Bütün yurttaşların kanun karşısında eşit tutulması” demek olan halkçılık, ancak laiklikle mümkündür. Çünkü içinde çeşitli dinlere bağlı uyrukları toplayan bir devlet din ve dünya işlerini tamamıyla birbirinden ayıramayacak olursa hem din mensubu için ayrı ayrı yasalar uygulamak zorunda kalacaktır ki bu durum, bütün bireylere eşit muamele yapmayı imkansız kılacağı gibi devletin siyasal bütünlüğünü de tehlikeye düşürecektir.

Atatürk’ün duygu, düşünce ve tüm hareketlerinde tam bağımsızlık ve çağdaşlıkla nitelenmiş bir ülke bütünlüğü amaçladığına göre laik devrim ilkesinin önemi kendiliğinden ortaya çıkar. Bunun için laikliğin titizlikle korunması gerekmektedir.

  Alıntı ile Cevapla
Alt 09-02-2007, 11:21   #29
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Bir bütün olan Atatürk ilke ve inkılapları bizim yaşam kaynağımızdır. Tümünü her koşulda her yerde ve her zaman korumak hepimizin ulusal ödevi ve onur borcudur. Bu görevimizi yerine getirirken karamsarlığa düştüğünüzde şu sözü unutmayınız.

“Gecenin en karanlık olduğu ve hiç bitmeyecek sanıldığı zaman gün doğuşunun en yakın olduğu zamandır.”
  Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Türkiye`de Saat: 19:28 .

Powered by vBulletin® Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2

Sitemiz CSS Standartlarına uygundur. Sitemiz XHTML Standartlarına uygundur

Oracle DBA | Kadife | Oracle Danışmanlık



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580