![]() | |
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
|
![]() | #1 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| DÖRDÜNCÜ FASIL Geçen fasıllar arasında müşterek hükümler Madde 437 - Yukarıdaki fasıllarda tayin olunan cürümlerden dolayı mahküm olan usul,kendilerine tecavüz olunan firuun şahısları ve malları üzerinde kanu- nun bahş eylediği velayet hakkını zayi ederler ve bu cürümlerden dolayı mahküm olan vasilerde vasilikten çıkarılır. Madde 438 - (Mülga: 21/11/1990 - 3679/28 md.) Madde 439 - (Değişik: 9/7/1953 - 6123/1 md.) Cebren kaçırmak sırasında veya bu yüzden kaçırılan kimse yaralanmış olursa yarasının derecesine göre ceza üçte birden bir misline kadar artırılır ve eğer ölürse fail müebbet ağır hapis cezası ile cezalandırılır.(1) BEŞİNCİ FASIL Zina Madde 440 - (Değişik: 9/7/1953 - 6123/1 md.) Zina eden karı hakkında altı aydan üç seneye kadar hapis cezası tertip olu- nur. Karının evli olduğunu bilerek bu fiilde ortak olan kimse hakkında da aynı ceza hükmolunur. Madde 441 - (İptal: Ana.Mah.'nin 23/9/1996 tarih ve E.1996/15, K.1996/34 sayılı Kararı ile.) Madde 442 - (Değişik: 9/7/1953 - 6123/1 md.) Yukarki maddelerde yazılı cürümlerin işlendiği sırada karı ve koca birbirin- den nikah baki olduğu halde hakimin hükmü ile ayrılmış veya biri diğerini ter- ketmiş ise her birinin cezası üç aydan bir seneye kadar hapistir. Madde 443 - Geçen maddelerde yazılı olan cürümlerden dolayı takibat icrası karı kocadan biri tarafından şahsi dava ikamesine bağlıdır. Bu keyfiyet cürümde şerik olanlar içinde şarttır. Madde 444 - Davadan vazgeçmek, hükümden sonra dahi makbuldür.Bu halde hükmün icrasından ve cezanın neticelerinden sarfınazar olunur. Karı kocadan birinin ölümü davayı iskat eder. ALTINCI FASIL Nesep cürümleri Madde 445 - Herkim bir çocuğu gizleyerek yahut yerine başka bir çocuk koya- rak o çocuğun nesebini yok eder veya değiştirirse bir seneden beş seneye kadar hapis cezasına müstahak olur. ________________ (1) Bu maddedeki "ölüm cezası" tabiri 21/11/1990 tarih ve 3679 sayılı Kanunun 27 nci maddesi ile "müebbet ağır hapis cezası"olarak değiştirilmiş ve metne işlenmiştir. Madde 446 - Yukarıki maddede yazılı olan hallerden başkasında herkim meşru veya nesebi ikrar olunmuş bir çocuğun kim olduğunu saklayarak Darülacezeye vesa- ir bir müesseseye tevdi eder veya bir hayır sahibi tarafından alınmak üzere umu- mun görebileceği bir yere bırakırsa üç aydan iki seneye kadar hapsolunur. Fail çocuğun usulünden biri ise hapis cezası bir seneden üç seneye kadar uzar. Madde 447 - Yukarıki maddelerde yazılı cürümlerden birini işliyen kimse bu cürmü kendisinin veya karısının veya anasının veya kız kardeşinin veya füruundan birinin veyahut evlatlığı olan kızı namusunu kurtarmak için yapmış ise bir aydan üç seneye kadar hapsolunur. DOKUZUNCU BAP Şahıslara karşı cürümler BİRİNCİ FASIL Adam öldürmek cürümleri Madde 448 - (Değişik: 9/7/1953 - 6123/1 md.) Her kim, bir kimseyi kasten öldürürse 24 seneden 30 seneye kadar ağır hapis cezasına mahküm olur. Madde 449 - (Değişik: 7/1/1981 - 2370/15 md.) Adam öldürmek fiili: 1. Karı, koca, kardeş, babalık, analık, evlatlık, üvey ana, üvey baba, üvey evlat, kayınbaba, kaynana, damat ve gelinler hakkında işlenirse; 2. Zehirlemek suretiyle yapılırsa; Fail, müebbet ağır hapis cezasına mahküm olur. Madde 450 - (Değişik: 9/7/1953 - 6123/1 md.) Öldürmek fiili: 1. Usul ve fürudan biri aleyhine işlenirse; 2. (Değişik: 7/1/1981 - 2370/16 md.) Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerin- den biri aleyhine veya üyelik sıfatı sona ermiş olsa bile bu görevinden dolayı işlenmiş olursa; 3. Canavarca bir his sevki ile veya işkence ve tazip ile ika edilirse, 4. Taammüden icra olunursa; 5. Birden ziyade kimseler aleyhine işlenirse; 6. Yangın, su baskını ve gark gibi yedinci babın birinci faslında beyan olunan vasıtalarla yapılırsa; 7. Velevki husule gelmiş olmasın diğer bir suçu hazırlamak veya kolaylaş- tırmak veya işlemek için ika olunursa; 8. Bir suçtan hasıl olacak faydayı elde etmek veya bu gayeye vasıl olmak maksadiyle yapılan ihzaratı saklamak için veya takip edilen gayeye vasıl olamamaktan mütevellit infial ile işlenmiş olursa; 9. Bir suçu gizlemek veya delil ve emarelerini ortadan kaldırmak veya ken- disinin yahut başkasının cezadan kurtulmasını temin maksadiyle vukua getirilir- se; 10. Kan gütme saikiyle işlenirse; 11. (Ek: 7/1/1981 - 2370/16 md.) Devlet memurlarından biri aleyhine görevi esnasında veya Devlet memurluğu sıfatı zail olsa bile bu görevi yapmasından dolayı işlenirse; fail, idam cezasına mahküm edilir. KANUNLAR, AĞUSTOS 1991 (Ek-9) Madde 451 - Ölüm, failin fiilinden evvel mevcut olupta failce bilinmeyen ahvalin birleşmesi veyahut failin idaresinden hariç ve gayri melhuz esbabın inzimamı yüzünden vukua gelmiş ise idam cezasını müstelzim hallerde on beş sene- den ve müebbet ve on beş seneden fazla ağır hapsi müstelzim hallerde on seneden aşağı olmamak üzere ağır hapis cezası hüküm olunur. Madde 452 - (Değişik: 9/7/1953-6123/1 md.) Katil kastiyle olmıyan darp ve cerh veya bir müessir fiilden telefi nefis husule gelmiş olursa fail, 448 inci maddede beyan olunan ahvalde sekiz, 449 uncu maddede yazılı ahvalde on ve 450 nci maddede muharrer ahvalde on beş seneden aşağı olmamak üzere muvakkat ağır hapse mahküm olur. Eğer telefi nefis failin fiilinden evvel mevcut olup da failce bilinmiyen ahvalin birleşmesi veyahut failin idaresinden hariç ve gayrimelhuz esbabın inzimamı ile vukua gelirse, 448 inci maddede beyan olunan ahvalde beş seneden, 449 uncu maddede muharrer ahvalde yedi seneden ve 450 nci maddede yazılı ahvalde fail on seneden aşağı olmamak üzere ağır hapis cezası ile cezalandırılır. Madde 453 - (Değişik: 6/6/1991 - 3756/10 md.) Öldürme fiili, anası tarafından şerefini kurtarmak saikiyle yeni doğmuş bulunan çocuğa karşı işlenmiş ise faile dört yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası verilir. Madde 454 - Birini intihare ikna ve buna yardım eden kimse müntehirin vefatı vuku bulduğu takdirde üç seneden on seneye kadar ağır hapis cezasına mahküm olur. Madde 455 - (Değişik: 9/7/1953 - 6123/1 md.) Tedbirsizlik veya dikkatsizlik veya meslek ve sanatta acemilik veya nizamat, ve evamir ve talimata riayetsizlik ile bir kimsenin ölümüne sebebiyet veren şahıs iki seneden beş seneye kadar hapse ve 250 liradan 2.500 liraya kadar ağır para cezasına mahküm olur. Eğer fiil birkaç kişinin ölümünü mucip olmuş veya bir kişinin ölümü ile beraber bir veya birkaç kişinin de mecruhiyetine sebebiyet vermiş ve bu yara- lanma 456 ncı maddenin 2 nci fıkrasında beyan olunan derecede bulunmuş ise dört seneden on seneye kadar hapis ve 1.000 liradan aşağı olmamak üzere ağır para cezası ile mahküm olur. (Ek: 16/7/1964-501/1 md.) Yukardaki fıkralarda beyan olunan cezalar, kusurun derecesine göre sekizde birine kadar indirilebilir. | ||
![]() |
![]() | #2 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| İKİNCİ FASIL Şahıslara karşı müessir fiiller Madde 456 - (Değişik: 9/7/1953 - 6123/1 md.) Her kim katil kasdiyle olmaksızın bir kimseye cismen eza verir veya sıhha- tini ihlale yahut akli melekelerinde teşevvüş husulüne sebep olursa altı aydan bir seneye kadar hapsolunur. Fiil, havastan veya azadan birinin devamlı zaafını yahut söz söylemekte de- vamlı müşkülatı veya çehrede sabit bir eseri yahut yirmi gün ve daha ziyade akli veya bedeni hastalıklardan birini veya bu kadar müddet mütat iştigallerine devam edememesini mucip olmuş veya hayatını tehlikeye maruz kılmış veya gebe bir kadın aleyhine işlenip de vaktinden evvel çocuk doğmasını intaç etmiş ise ceza iki seneden beş seneye kadar hapistir. * Fiil, kati veya muhtemel surette iyileşmesi kabil olmıyacak derecede akıl veya beden hastalıklarından birini yahut havastan veya el yahut ayaklardan biri- nin veya söylemek kudretinin yahut çocuk yapmak kabiliyetinin zıyaını mucip ol- muş veya azadan birinin tatilini yahut çehrenin daimi değişikliğini veya gebe bir kadına karşı ika olunup da çocuğun düşmesini intaç eylemiş ise ceza beş se- neden on seneye kadar ağır hapistir. Eğer fiil, hiçbir hastalığı veya mütat iştigallerden mahrumiyeti mucip olma- mış yahut bu haller on günden ziyade uzamamış ise takibat icrası muntazarrırın şikayetine bağlı olmak şartiyle fail hakkında iki aydan altı aya kadar hapis veya 200 liradan 2.500 liraya kadar ağır para cezası hükmolunur. Bu fiil, 457 nci maddede yazılı vasıtalarla işlenirse takibat icrası şikaye- te bağlı değildir. Madde 457 - (Değişik: 9/7/1953 - 6123/1 md.) 456 ncı maddede yazılı fiillere 449 uncu maddenin birinci ve üçüncü bentle- rinde yazılı hal inzimam eder yahut fiil gizli veya aşikar bir silah ile veya aşındırıcı ecza ile işlenmiş olursa asıl ceza üçte birden yarıya kadar artırı- lır. Eğer fiilde 450 nci maddenin 5 inci bendinde yazılı hal müstesna olmak üzere diğer bentlerindeki hallerden biri birleşirse bu birleşen fiil hakkında 78 inci madde hükmü cari olmak şartiyle ceza yarı nispetinde çoğaltılır. Madde 458 - (Değişik: 11/6/1936 - 3038/1 md.) Geçen maddelerde beyan olunan ahvalde fiil; netice itibarile failin asıl maksadını tecavüz etmiş olduğu takdirde ceza üçte birden yarısına kadar eksilti- lir. Madde 459 - (Değişik: 29/6/1938 - 3531/1 md.) Her kim tedbirsizlik veya dikkatsizlik yahud meslek ve sanatta acemilik veya nizam, talimat ve emirlere riayetsizlik neticesi olarak bir şahsa cismen eza ve- recek veya sıhhatini ihlal edecek bir zarar iras eder yahud akli melekelerinde teşevvüş husulüne sebebiyet verirse: 1 - 456 ncı maddenin birinci ve dördüncü fıkralarındaki hallerde takibat icrası şikayete bağlı olmak şartile üç aya kadar hapis veya elli liraya kadar ağır para cezası, 2 - 456 ncı maddenin ikinci ve üçüncü fıkralarındaki hallerde üç aydan yirmi aya kadar hapis ve 100 liradan 500 liraya kadar ağır para cezası hükmolunur. 3 - Bir kaç kişi cürümden mutazarrır olmuş ise bir numaralı bendde hapis cezası altı ay ve ağır para cezası iki yüz liraya kadar, iki numaralı bendde hapis altı aydan otuz aya kadar ve ağır para cezası 150 liradan aşağı olmamak üzere hükmolunur. (Ek: 16/7/1964 - 501/1 md.) Yukardaki fıkralarda beyan olunan cezalar, ku- surun derecesine göre sekizde birine kadar indirilebilir. Madde 460 - 456 ve 459 uncu maddelerin takibat icrası şikayete bağlı bulunan fıkralarında muharrer ahvalde müddeinin hüküm katileşinceye kadar davasından feragati hukuku amme davasını ortadan kaldırır. ÜÇÜNCÜ FASIL Geçen fasıllara ait müşterek hükümler Madde 461 - Yukarıdaki iki fasılda beyan olunan fiillerden birini aşağıda gösterilen mecburiyetlerle yapanlara ceza verilmez. Bu mecburiyetler: 1 - 495, 496, 497, 499 uncu maddelerde beyan olunan fiillerden birinin faillerine yahut nehbü garet yapanlara karşı malını müdafaa etmek, 2 - Bir şahsın evine veya içinde adam oturur sair her türlü bina ve müşte- milatına merdiven kurup çıkanları veya duvarını delenleri veya kapusunu kıran- ları veyahut işbu mebani ve müştemilatına ateş koyanları; - bu fiiller gece vakti olmak veya gündüz olsa bile hane ve bina ve müştemilatı ücra bir mahal- de bulunmak şartlariyle - içinde ikamet edenlerin emniyeti şahsiyelerince ak- len varit bir endişe ve havfı ciddi mevcut olduğu takdirde defetmek, dir. Ancak bu maddenin bir numaralı bendinde beyan olunan ahvalde müdafaada if- rada gidilmiş ve hane ve sükna müştemilatına merdiven kurmak, kapu kırmak, du- var delmek fiillerinin faillerini defi için iki numaralı bentte yazılı şartlar mevcut bulunmamış olduğu halde asıl fiile mürettep ceza, ağır hapis hapse tah- vil olunmak üzere üçte birden yarısına kadar indirilir. Madde 462 - (Değişik : 9/7/1953 - 6123/1 md.) Yukarda geçen iki fasılda beyan olunan fiiller, zinayı icra halinde veya gayrimeşru cinsi münasebette bulunduğu esnada meşhuden yakalanan veya zina yap- mak veya gayrimeşru cinsi münasebette bulunmak üzere yahut henüz zina yapmış veya gayrimeşru cinsi münasebette bulunmuş olduğunda zevahire göre şüphe edil- meyecek surette görünen bir koca veya karı yahut kız kardeş veya fürudan biri yahut bunların müşterek faili veya her ikisi aleyhine karı veya koca yahut usulden biri veya erkek veya kız kardeş tarafından işlenmiş olursa fiilin mu- ayyen olan cezası sekizde bire indirilir ve ağır hapis cezası hapis cezasına tahvil olunur. Müebbet ağır hapis cezası yerine dört seneden sekiz seneye ve idam cezası yerine de beş seneden on seneye kadar hapis cezası verilir. Madde 463 - (Değişik : 21/1/1983 - 2787/19 md.) 448, 449, 450, 456, 457 nci maddelerde beyan olunan fiilleri iki veya daha çok kimse birlikte yapmış olup da failin kim olduğu belli olmazsa bunlardan her birisi hakkında, fiil için tayin edilmiş olan ceza üçte birden yarıya ka- dar indirilerek hükmolunur. Ölüm cezasını gerektiren fiillerde yirmi seneden, müebbet ağır hapis cezasını gerektiren fiillerde onaltı seneden aşağı olmamak üzere ağır hapis cezası tayin olunur. Şu kadarki, bu hüküm fiili doğrudan doğ- ruya beraber işlemiş olanlar hakkında uygulanmaz. Madde 464 - (Değişik : 9/7/1953 - 6123/1 md.) Yukarki maddede yazılı ahval müstesna olmak ve ferden irtikap edilmiş cü- rümler münasebetiyle hükmedilecek daha ağır cezalara halel gelmemek şartiyle bir kavgada bir şahıs ölmüş olur yahut yaralanmış bulunursa o şahsa karşı kav- ga esnasında el uzatmış olanlardan her biri aşağıdaki tertip dairesinde cezalandırılır: 1. Adam ölmüş veya ölümü intaç eden bir yara ika edilmiş ise iki seneden beş seneye kadar hapis; 2. Ahvali sairede ceza üç aydan iki seneye kadar hapistir. Şu kadar ki bu ceza fail hakkında münferiden cürüm işlemiş olması halinde verilecek cezanın yarısını tecavüz edemez; 3. Maktul ve mecruha karşı el dokundurmuş olmayıp da yalnız kavgaya dahil olanlar altı aya kadar hapsolunur; 4. Kavganın hudusuna sebebi asli olanlar hakkında yukarda beyan olunan cezalar üçte bir miktar artırılır. Madde 465 - (Değişik : 11/6/1936 - 3038/1 md.) Bir kimsenin veya bir şirketin hizmetinde bulunanlar tarafından vazife ve hizmet sırasında işlenen 455 ve 459 uncu maddelerde yazılı cürümlerden dolayı hükmedilecek tazminattan o kimse veya şirket malen mes'uldür. Madde 466 - (Değişik : 9/7/1953 - 6123/1 md.) Kavgada korkutmak için silah çeken bir aydan altı aya ve silah boşaltan iki aydan bir seneye kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Madde 467 - İşbu iki fasılda yazılı cürümlerden dolayı zarar ve ziyan ve tazminat ve zararı manevi şahsi dava ikamesi halinde ayrıca hükmolunur. | ||
![]() |
![]() | #4 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| DÖRDÜNCÜ FASIL Çocuk Düşürme ve Düşürtme Cürümleri Madde 468 - (Değişik : 24/5/1983 - 2827/9 md.) Bir kadının rızası olmaksızın çocuğunu düşürten kimseye yedi yıldan oniki yıla kadar ağır hapis cezası verilir. Gebelik süresi on haftadan fazla olan bir kadının rızasıyla tıbbi neden- ler mevcut olmadan çocuğunu düşürten kimseye iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası verilir. Çocuğunu düşürmeye rıza gösteren kadına da aynı ceza verilir. Birinci fıkrada yazılı fiil; kadının ölümüne neden olmuşsa, faile onbeş yıldan yirmi yıla ve bedeni bir zarara neden olmuşsa sekiz yıldan oniki yıla kadar ağır hapis cezası verilir. İkinci fıkrada yazılı fiil; kadının ölümüne neden olmuşsa, faile beş yıl- dan oniki yıla ve bedeni bir zarara neden olmuşsa üç yıldan sekiz yıla kadar ağır hapis cezası verilir. Gebe sanılan bir kadın üzerinde rızası olmaksızın çocuk düşürme amacıyla bazı fiillerde bulunan kimse kadının ölümüne veya bedeni zararına sebep olmuş- sa 452 nci ve 456 ncı maddeler hükümlerine göre cezalandırılır. Madde 469 - (Değişik : 11/6/1936 - 3038/1 md.) (Değişik : 24/5/1983 - 2827/10 md.) Gebelik süresi on haftadan fazla olan çocuğunu isteyerek düşüren kadına bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası verilir. Yukarıki fıkrada yazılı cürme iştirak halleri dışında gebe bir kadını, çocuk düşürmeğe yarayacak vasıta tedarik etmek suretile çocuğu düşürmeğe tahrik eden kimse altı aydan iki seneye kadar hapis cezasile cezalandırılır. Madde 470 - (Değişik : 24/5/1983 - 2827/11 md.) Rahim tahliye etme yetkisi olmayan bir kimse, gebelik süresi on haftadan az olan bir kadına rızasıyla düşük yaptırdığı takdirde iki yıldan dört yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır. Fiil kadının ölümüne veya bedeni bir zararına sebep olmuşsa, fail ayrıca 452 nci ve 456 ncı maddeler hükümlerine göre cezalandırılır. Rahim tahliye etme yetkisi olmayan bir kimse 468 inci maddenin birinci, ikinci, üçüncü, dördüncü fıkralarında öngörülen fiilleri işlediği takdirde cezası üçte bir oranında artırılır. Rahim tahliye etme yetkisi olmayan bir kimse; gebe sanılan bir kadına ço- cuğunu düşürtmek için ilaç, gereç tedarik eder veya gebe sanılan bir kadın üzerinde rızası olmaksızın çocuk düşürme amacıyla bazı fiillerde bulunur ve kadının ölümüne veya bedeni zararına sebep olursa, 452 nci ve 456 ncı maddeler hükümlerine göre cezalandırılır. Fiil kadının rızası ile işlenmişse verilecek ceza üçte bir oranında indirilir. Madde 471 - (Değişik : 24/5/1983 - 2827/12 md.) Bir erkek veya bir kadın üzerinde rızası olmaksızın sterilizasyon yapan kimse iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır. Fiil erkeğin veya kadının ölümüne veya bedeni bir zararına sebep olmuşsa fail ayrıca 452 nci ve 456 ncı maddeler hükümlerine göre cezalandırılır.Eğer bu fiil sterilizasyon ameliyatı yapma yetkisi olmayan bir kimse tarafından yapılırsa ceza üçte bir oranında artırılır. Sterilizasyon ameliyatı yapma yetkisi olmayan bir kimsenin, kişinin rızasıyla sterilizasyon ameliyatı yapması halinde faile bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir. Fiil kişinin ölümüne veya bedeni bir zarara sebep olmuşsa fail ayrıca 452 nci ve 456 ncı maddeler hükümlerine göre cazalandı- rılır. Madde 472 - (Değişik: 11/6/1936 - 3038/1 md.) 471 inci madde dışında bu fasılda yazılı olan fiiller kendisinin veya akrabasının şeref ve namusunu kurtarmak için işlenmiş ise verilecek ceza yarıdan üçte ikiye kadar indirilir. (İkinci fıkra mülga : 24/5/1983 - 2727/13 md.) BEŞİNCİ FASIL Çocukları veya kendilerini idareye muktedir olmayanları veya tehlikede bulunanları kendi haline terketmek cürümleri Madde 473 - Her kim muhafazası kendisine ait olan on iki yaşından aşağı bir sabiyi veya müptela olduğu akıl veya beden hastalığından dolayı kendisini idare edemiyen bir kimseyi kasten kendi başına terkeder ise üç aydan otuz aya kadar hapse mahküm olur. Eğer bu terk fiilinden o kimsenin vücuduna veya sıhhatına büyük bir zarar gelmiş veya aklı teşevvüşe uğramış ise failin cezası beş seneye ve telef vukua gelmiş ise on seneye kadar ağır hapistir. Madde 474 - Aşağıda gösterilen hallerden biri varsa yukarki maddede yazılı cezalar üçte bir miktarı çoğaltılır. Bu haller: 1 - Terkolunan mahallin insandan hali bulunması, 2 - Bir şahsın kendi meşru evladını veya kendinden olduğunu ikrar eylediği çocuğunu veya evlatlığa kabul ettiği bir çocuğu veya bunların o kimseyi terket- miş olması, dır. Madde 475 -Yukarıdaki maddelerde gösterilen terk fiileri kendisinin veya karısının veya anasının veya evlat ve ahfadının veya kız kardeşinin namusunu kurtarmak için doğumundan henüz beş gün geçmemiş gayri meşru bir çocuk aleyhine işlenmiş olursa fail hakkında mezkür maddelerde yazılı cezalar altıda birden üçte bire kadar indirilir. Madde 476 - Bir kimse yedi yaşından aşağı bir sabiyi veya müptela olduğu akıl veya beden hastalığından dolayı kendini idare edemiyen bir kimseyi terkedilmiş bulupta derhal ait olduğu daireye veya Hükümet memurlarına malümat vermekte ihmal ederse beş liradan elli liraya kadar ağır cezayi nakdi ile cezalandırılır. Bir mecruha veya sair tehlikede bulunan bir kimseye yahut ölü veya ölüye benzer bir cesede tesadüf edip te mümkün olan yardımı yapmakta veya derhal ait olduğu daireye veya Hükümet memurlarına malümat vermekte ihmal eden kimse hakkında dahi aynı ceza tertip olunur. | ||
![]() |
![]() | #5 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| ALTINCI FASIL Terbiye ve inzıbat vasıtalarının suiistimali ve aile efradına karşı fena muamele Madde 477 - Her kim idaresi altında bulunan veya büyütmek, okutmak, bakmak, muhafaza etmek veyahut bir meslek ve sanatı öğretmek için kendisine tevdi olunan şahsın üzerinde haiz olduğu terbiye hakkını veya itaat ettirmek salahiyetini suiistimal ile o şahsın sıhhatinin muhtel veya bir tehlikeye maruz olmasına sebep olursa on sekiz aya kadar hapsolunur. Madde 478 - (Değişik: 8/6/1933 - 2275/1 md.) Yukarıki maddede beyan olunan haller haricinde ailesiyle birlikte yaşayan on iki yaşından aşağı bir çocuğa veya aile efradından birine rahim ve şefkatle kabili telif olmıyacak surette fena muamelelerde bulunan şahıs otuz aya kadar hapsolunur. Bu fena muamele neseben ve sıhren usul ve fürudan biri aleyhine vakı olursa ceza üç aydan üç seneye kadardır. Bu muameleyi karı kocadan biri öbürü aleyhine yapmış ise takibat icrası mutazarrırın şikayetine bağlıdır. Mutazarrır küçük ise evlenmeden evvel üzerine hakkı velayet veya vesayeti olanlar da şikayette bulunabilir. Madde 479 - Geçen iki maddede beyan olunan ahvalde mahkümiyetin neticesi olmak üzere fiil usulden biri tarafından yapılmış, ise aleyhinde cürüm işlenen kimsenin şahsı ve emvali üzerinde velayeti itibariyle haiz olduğu bilcümle kanuni hakların ziyana ve eğer cürüm vasi tarafından irtikap edilmiş ise vesayetten azliyle beraber vesayete taallük eden bütün diğer vazaifin refine dair karar vermek mahkemenin takdirine bağlıdır. YEDİNCİ FASIL Hakaret ve sövme cürümleri Madde 480 - (Değişik: 11/5/1988 - 3445/3. md.) Her kim, toplu veya dağınık ikiden ziyade kimse ile ihtilat ederek diğer bir şahıs hakkında bir maddei mahsusa tayin ve isnadı suretiyle halkın hakaret ve husimetine maruz kılacak yahut namus ve haysiyetine dokunacak bir fiil isnat ederse, üç aydan üç seneye kadar hapis ve yüzbin liradan birmilyon liraya kadar ağır para cezasına mahküm olur. Bu fiil, kendisine tecavüz olunan kimse yalnız olsa bile huzurunda yahut kendisine hitaben yazılıp gönderilmiş bir mektup; telgraf, resim veya herhangi bir yazı veya telefonla işlenirse, failin göreceği ceza dört aydan üç seneye kadar hapis ve yüzellibin liradan birmilyonbeşyüzbin liraya kadar ağır para cezasıdır. Kendisine tecavüz olunan kimsenin huzuruyla beraber alenen vaki olursa, ceza beş aydan üç seneye kadar hapis ve ikiyüzbin liradan ikimilyon liraya kadar ağır para cezasıdır. Bu cürüm, umuma neşir veya teşhir olunmuş yazı veya resim veya sair neşir vasıtası ile irtikap olunmuş ise, failin göreceği ceza altı aydan üç seneye kadar hapis ve üçmilyon liradan yirmibeşmilyon liraya kadar ağır para cazasıdır. Madde 480/a - (Ek : 6/6/1991 - 3756/11 md.) Bu Kanunun 158,159,268 ve 480 inci maddelerinde yazılı hakaret suçları tahrif edilmiş vesikaya dayanılmak suretiyle işlendiği takdirde,faillere yukarı- daki maddelerde yazılı cezalara ilaveten ikimilyon liradan beşmilyon liraya kadar ağır para cezası verilir. Madde 481 - (Değişik: 29/11/1960 - 144/1 md.) Geçen maddede beyan olunan cürmün faili beraat etmek için isnat ettiği fiilin sıhhatini veya şayi veya mütevatır olduğunu ispat etmek isterse bu iddiası kabul olunmaz. KANUNLAR, KASIM 1992 (EK - 14) Ancak isnat edilen fiilin hakikat olduğunu ispat talebi: 1 - Tecavüz olunan şahıs bir memur veya kamu hizmeti gören bir kimse olup da 266, 267 ve 268 inci maddelerde beyan olunan haller müstesna olmak üzere isnat olunan fiil icra ettiği memuriyete veya gördüğü kamu hizmetine taallük eylediği, 2 - İsnat olunan fiilden dolayı tecavüz olunan şahıs hakkında kovuşturma icrasına başlanmış olduğu, 3 - İsnat edilen fiilin ispatında kamu yararı bulunduğuna mahkemece karar verildiği, 4 - Müşteki ikame ettiği davadan dolayı icra kılınan yargılamayı kendisine isnat olunan fiilin sıhhat ve ademi sıhhatına dahi teşmil etmeyi açık olarak bizzat talep eylediği, takdirde kabul olunur. Hakikatı maddenin ispatı talebi, müşteki özel bir soruşturma veya yargı- lama usulüne tabi veya başka bir mercide yargılanması gereken bir kimse olsa dahi, hakaret davasına bakan mahkemece kabul ve tetkik olunur. İspat talebinin kabulüne karar verilmesini müteakıp 15 gün içinde bu talepte ilgili bütün deliller ikame ve varsa vesikaların asıl veya suretleri mahkemeye tevdi olunur. İkame ve ibraz olunan delil ve vesikalar beş gün içinde mukabil delille- rini ikame ve vesikalarını ibraz etmek üzere müştekiye ve Cumhuriyet Savcısına tebliğ olunur. Taraflar bu suretle iddia ve delillerini bildirdikten sonra mahkeme duruşma için en yakın bir gün tayin eder. Zaruret olmadıkça müteakıp talikler bir haftayı geçemez. İsnat ispat olunur veya bundan dolayı isnatda bulunan şahıs mahküm edilirse sanık hakkında dava ve ceza düşer. (Değişik: 11/5/1988 - 3445/4. md.) Isnat, ispat olunmadığı takdirde faile 480 inci maddede yazılı para cezaları on misli, şahsi hürriyeti bağlayıcı cezalar yarısı oranında artırılarak hükmolunur. (Değişik: 11/5/1988 - 3445/4.md.; İptal: Ana. Mah'nin 19/9/1991 tarih ve E.1991/2, K.1991/30 sayılı Kararıyla.) Şu kadar ki, bu maddedeki istisnaların uygulanması için tecavüzün aşağıdaki maddede bildirilen cürmü teşkil etmemesi icap eder. İspat iddiası, yasama organları üyeleri seçimlerinde oy verme gününden önce- ki 30 gün içinde kabul olunmaz. Madde 482 - (Değişik: 11/5/1988 - 3445/5. md.) Her kim, toplu veya dağınık ikiden ziyade kimse ile ihtilat ederek her ne suretle olursa olsun bir kimsenin namus veya şöhret veya vakar ve haysiyetine taarruz eylerse üç aya kadar hapis ve ellibin liradan beşyüzbin liraya kadar ağır para cezasiyle mahküm olur. Bu fiil, kendisine tecavüz olunan kimse yalnız olsa bile huzurunda yahut kendisine hitap edilen veya hitap edildiği anlaşılan telgraf, telefon, mektup, resim veya herhangi bir yazı vasıtasıyle işlenirse, failin göreceği ceza onbeş günden dört aya kadar hapis ve yüzbin liradan birmilyon liraya kadar ağır para cezasıdır. Kendisine tecavüz olunan kimsenin huzuriyle beraber alenen vaki olursa ceza bir aydan altı aya kadar hapis ve yüzellibin liradan birmilyonbeşyüzbin liraya kadar ağır para cezasıdır. Fiil, 480 inci maddenin dördüncü fıkrasında beyan olunan vasıtalardan biriyle işlenirse failin göreceği ceza üç aydan bir seneye kadar hapis ve ikimilyon liradan onbeşmilyon liraya kadar ağır para cezasıdır. Madde 483 - (Değişik: 11/6/1936 - 3038/1 md.) Yukarıki maddede beyan olunan cürüm noter gibi usulü dairesinde hidematı ammeden biri ile muvazzaf bulunan şahıslardan birinin huzurunda ve ifa ettiği memuriyetten dolayı işlenmiş olursa fail hakkında altı aya kadar hapis cezası hükmolunur. Adli veya siyasi veya mülki veya askeri bir heyet veya siyasi bir parti yahut amme menfaatine hadim bir cemiyet veya müesseseye tecavüz ve hakarette bulunanlar, fiillerinin mahiyetine göre 480 veya 482 inci maddelerde yazılı cezalarla cezalandırılırlar. Madde 484 - Geçen maddelerde beyan olunan cürümlerin irtikabında kendine tecavüz olunan kimsenin ismi sarahaten zikredilmemiş veya isnat üstü kapalı geçiştirilmiş olsa bile eğer mahiyetinde ve müddeinin şahsına matufiyetide tereddüt edilemiyecek derecede karineler varsa hem ismi zikredilmiş hem de azviyat tasrih kılınmış gibi muamele olunur. Madde 485 - Kendisine tecavüz olunan şahıs 480 ve 482 nci maddelerde yazılı cürümlere kendi haksız hareketiyle sebebiyet vermiş ise failin cezası üçte birden üçte ikiye kadar azaltılır. Eğer iki taraf karşılıklı olarak birbirini tahkir etmiş bulunursa mahkeme icabına göre iki taraf veya hangi tarafın sebebiyet verdiğini nazara alarak yalnız biri hakkında cezayi iskat edebilir. Şahsı hakkında şiddet kullanılmasından dolayı hakaret eden kimsenin hareketi cezayı müstelzim değildir. Madde 486 - (Değişik: 9/7/1953 - 6123/1 md.) Tarafların veya vekil, müdafi, müşavir yahut kanuni mümessillerinin bir dava hakkında kaza mercilerine verdikleri dilekçe, layiha veya sair evrakın yahut yaptıkları iddia ve müdafaaların ihtiva ettiği hakareti mutazammın yazı ve sözlerinden dolayı takibat yapılmaz. Dava ile ilgili olmıyan ve ilgili olduğu takdirde dahi iddia ve müdafaa hududunu aşan hakareti mutazammın yazı ve sözler yukarki fıkra hükmünden hariçtir. Birinci fıkrada yazılı hallerde salahiyetli kaza mercilerince kanunen mu- ayyen olan inzıbati tedbirlerden maada tecavüze uğrayanın talebi üzerine taz- minata hükmedilebileceği gibi hakareti mutazammın yazı ve sözlerin evrak ve zabıtlardan kısmen veya tamamen kaldırılmasına da karar verilebilir. Madde 487 - Bu fasılda beyan olunan cürümlerden birinin irtikabından dola- yı hüküm sudurunda mahkeme cürmün icrasına vasıta olan yazı ve resim ve sairenin müsaderesini ve ortadan kaldırılmasını emreder. Ortadan kaldırılamıyan yazılar üzerine fıkrai hükmiyeyi tahşiye eyler. Masarifi mahküm tarafından tesviye olunmak üzere müştekinin talebiyle hüküm hulasası mahkeme tarafından tayin olunacak nihayet üç gazetede bir veya iki defa neşrolunur. Madde 488 - (Değişik: 11/6/1936 - 3038/1 md.) Bu fasılda beyan olunan cürümlerden dolayı takibat icrası kendisine tecavüz olunan şahıs tarafından şikayetname verilmesine bağlıdır. Eğer kendisine tecavüz olunan kimse şikayetname vermezden evvel vefat eder veya bu cürümler ölmüş bir adamın hatırasına karşı irtikab olunursa bundan dolayı müteveffanın karısı ve usul ve furuu veya kardeş ve kız kardeşleri ve usul ve furuu derecesinde sıhri akrabası ve doğrudan doğruya veresesi bulunan kimseler tarafından şikayetname verilebilir. KANUNLAR, AĞUSTOS 1991 (Ek - 9) Adli veya siyasi veya mülki veya askeri bir heyet veya siyasi bir parti, yahut amme menfaatine hadim bir cemiyet veya müessese aleyhinde vukubulan teca- vüz ve hakaret fiillerinden dolayı takibat yapılması heyet reislerinin veya par- ti veya cemiyet mümessillerinin taleblerine bağlıdır. Madde 489 - Davacının hüküm katileşinceye kadar davasından vazgeçmesi ile hukuku amme davası sakıt olur. Madde 490 - (Değişik: 29/6/1938 - 3531/1 md.) Bu fasılda beyan olunan cürümlerden dolayı açılacak dava altı ay geçmesile ortadan kalkar. ONUNCU BAP Mal aleyhinde cürümler BİRİNCİ FASIL Hırsızlık Madde 491 - (Değişik : 9/7/1953 - 6123/1 md.) Her kim, diğerinin taşınabilir malını rızası olmaksızın faydalanmak için bulunduğu yerden alırsa altı aydan üç seneye kadar hapsolunur. (Ek : 6/6/1991 - 3756/12 md.) Ekonomik bir değer taşıyan her türlü enerji de taşınabilir mal sayılır. Hırsızlık: 1. Resmi dairelerde ve evrak mahzenlerinde bulunan,Devlete ait mal ve evrak veya umumi müesseselerde muhafaza olunan yahut diğer mahallerde bulunup menafii umuma ait olan eşya hakkında vukubulursa; 2. Adet muktezası olarak yahut tahsis ve istimalleri itibariyle umumun teka- fülü altında bulunan eşya hakkında işlenirse; 3. Hırsızla malı çalınan arasında hizmet veya bir iş yapmak veya bir yerde muvakkat olsun birlikte oturmak yahut karşılıklı nezaket icaplarından ileri ge- len itimadı suiistimal neticesi olarak sıyanetine terk ve tevdi olunmuş eşya hakkında işlenirse; 4. Gündüzün bir bina içinde veya duvarla çevrilen müştemilatına girilerek işlenirse; 5. Mandıra, ağıl gibi hayvanata mahsus yerlerde bulunan yahut lüzumuna göre açık yerlerde veya kırlarda bırakılan ve haklarında 492 nci maddenin 9 uncu fık- rasının tatbikı mümkün olmıyan hayvanları bu yerden almak suretiyle işlenirse; cezası bir seneden beş seneye kadar hapistir. Bu maddede yazılı suçlar ikiden fazla kimseler tarafından birlikte yapılır yahut suçun işlemesinde yukarda yazılı hallerden iki veya daha fazlası birleşir- se cezanın aşağı haddi iki sene hapistir. Madde 492 - (Değişik : 9/7/1953 - 6123/1 md.) Hırsızlık: 1. Geceleyin bir bina içinde yahut süknaya mahsus bir yerde veya müştemila- tında işlenirse; 2. Kanunen veya Hükümetin emri ile resmen mühür altına alınmış şeyler hakkında işlenirse; 3. Çalınan şey umumi bir felaket ve musibetin tesir ve neticesini gidermek veya hafifletmek maksadiyle hazırlanmış eşya hakkında olur yahut umumi musibet veya heyacandan yahut mal sahibinin uğradığı hususi bir felaketten mütevellit kolaylıktan istifade suretiyle yapılırsa; 4. Mezarlıkların veya mahfuz mezarların muhafaza veya tezyini için konulmuş yahut cesetle gömülmüş eşya hakkında işlenirse; 5. İbadet olunan yerde mabede ait eşya hakkında işlenirse; 6. Her nevi nakil vasıtaları içinde seyahat eden yolcuların eşya ve parası hakkında yahut umuma mahsus nakliye vasıtalarını işletmekte bulunan idarelerin dairelerinde veya istasyon ve iskele ve meydanlarında veya mabetlerin içinde yapılırsa; 7. Yankesicilik suretiyle işlenirse; 8. Ormanlarda kesilmiş ****lar ve istif edilmiş kereste ve ağaçlar ve sair yerlerde koparılmış veya biçilmiş ve lüzumuna göre açıkta bırakılmış olan mah- suller ve tarlalarda bırakılmış ziraat aletleri hakkında işlenirse; 9. Meskün bir hanenin doğrudan doğruya müştemilatından olan veya duvarla çevrilmiş bulunan yerlerindeki hayvan hakkında işlenirse; Suçlu iki seneden beş seneye kadar hapsolunur. (Ek fıkralar: 28/9/1971 - 1490/13 md.) Hırsızlık enerji naklini veya haberleşme tesislerinin irtibatını sağlayan tel, kablo veya benzeri iletkenler hakkında işlenirse fail üç seneden beş sene- ye kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu maddede yazılı suçlar ikiden fazla kimseler tarafından birlikte yapılır yahut suçun işlenmesinde yukarıda yazılı hallerden iki veya daha fazlası birle- şirse cezanın yukarı haddi verilir. Madde 493 - (Değişik : 9/7/1953 - 6123/1 md.) Hırsızlık: 1 - Hırsızlığı işlemek veya çalınmış malı başka yere kaldırmak için duvar, kapı, pencere, demir parmaklık, kasa ve sandık gibi şahısları veya malları mu- hafaza için sağlam maddelerle ve muhkem surette yapılmış şeyleri yıkmak, devir- mek, kırmak, delmek veya mahvetmek veyahut suni vasıtalarla veya şahsi çeviklik sayesinde bertaraf edilebilen maniaları kaldırarak veya aşarak hane ve sair yerlere girmek suretiyle işlenirse; 2. Cürmü işlemek veya çalınmış eşyayı başka yere kaldırmak için taklit anahtar yahut sair aletler kullanarak veya sahibinin terk veya kaybettiği anah- tarı elde ederek yahut haksız yere elinde bulundurduğu asıl anahtarla bir kili- di açarak işlenirse; 3. Kıyafet değiştirerek işlenirse; 4. Salahiyeti olmaksızın resmi sıfat takınarek yapılırsa; (Değişik : 12/6/1979 - 2248/20 md.) Cezası üç seneden sekiz seneye kadar hapistir.(1) (Değişik : 6/6/1991 - 3756/13 md.) Bu maddede yazılı suçlar ikiden fazla kimseler tarafından birlikte yapılır yahut suçun işlenmesinde yukarıda yazılı hallerden iki veya daha fazlası birleşirse veya sıvı yahut gaz halindeki yakıt- ları nakleden boru hatlarından veya bunların depolarından işlenirse cezanın yukarı haddi verilir.Yakıt boru hatlarının yakıtın kaybına yol açacak şekilde delinmiş veya tahrip edilmiş olması halinde fiil tamamlanmış sayılır. Madde 494 - (Değişik: 6/6/1991 - 3756/14 md.) Hırsızlık; 1.Geçici olarak kısa bir süre kullanılıp zilyedine iade edilen veya zilye- din kolaylıkla bulabileceği bir yere bırakılan veya iade edilmek üzere alındığı açıkça anlaşılan ve ücret karşılığı yük ve yolcu taşımacılığına tahsis edilmiş olmayan özel bir ulaşım aracı, _________________________________________ (1) Kanunun sonunda ki "765 sayılı Ana Kanuna İşlenemiyen Hükümler"bölümünün 4 üncü sırasında yeralan 12/6/1979 tarihli ve 2248 sayılı Kanunun geçici mad- desine bakınız. KANUNLAR, AĞUSTOS 1991 (Ek - 9) 2.Failin müşterek veya iştirak halinde mülkiyetine sahip olduğu mal, 3.Zaruret haline ulaşmayan ağır ve acil bir ihtiyacı karşılamak için bir mal, 4.Hasadı veya bozumu yapılmış veya mahsulü toplanmış olmakla beraber henüz tamamı ile kaldırılmamış olan tarladaki başaklar veya bağ kütüklerinde yahut ağaçlarda kalmış mahsuller, Hakkında işlenirse,faile iki aydan bir yıla kadar hapis cezası verilir. Yukarıdaki bentlerde yazılı hallerde cürmün kovuşturulması şikayete bağlı- dır. | ||
![]() |
![]() | #6 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| İKİNCİ FASIL Yağma ve yol kesmek ve adam kaldırmak Madde 495 - (Değişik: 9/7/1953 - 6123/1 md.) (Değişik: 28/9/1971 - 1490/14 md.) Her kim,menkul bir malın zilyedini veya cürüm mahallinde bulunan bir başkasını cebir ve şiddet kullanarak veya şahsen veya malen büyük bir tehlikeye düşüreceği beyanı ile tehdit ederek o malı tes- lime yahut o malın kendi tarafından zaptına karşı süküt etmeye mecbur kılarsa on seneden yirmi seneye kadar ağır hapis cezasına mahküm olur. Bir malın yağması esnasında veya akabinde fiili icra veya itmam etmek veya malı kaçırmak yahut kendisini veya şerikini cezadan kurtarmak için mal sahibine veya vaka mahalline gelen başkasına karşı cebir ve şiddet veya tehdit icra eden kimse hakkında da aynı ceza hükmolunur. Madde 496 - (Değişik: 28/9/1971 - 1490/15 md.) Her kim, bir kimseyi cebir ve şiddet kullanarak veya şahsan veya malen bü- yük bir tehlikeye düşüreceği beyanı ile tehdit ederek o kimsenin yahut başkası- nın zararına hukukça hükmü haiz bir senedi vermeye veya imza etmeye yahut kopa- rıp mahvetmeye mecbur bırakılırsa on seneden yirmi seneye kadar ağır hapis ce- zasına mahküm olur. Madde 497 - (Değişik: 9/7/1953 - 6123/1 md.) (Değişik: 28/9/1971 - 1490/16 md.) Yukarıdaki maddelerde beyan olunan cü- rümler, geceleyin veya silah ile tehdit ederek işlenirse onbeş seneden yirmi seneye kadar ağır hapis cezası verilir. Bu fiiller, yol kesmek suretiyle veya içlerinden velev birisi görünür şe- kilde silahlı bulunan ikiden ziyade kimseler yahut kıyafetini tebdil etmiş olan şahıslar tarafından işlenirse ağır hapis cezası 20 seneden aşağı olamaz. Madde 498 - (Değişik: 28/9/1971 - 1490/17 md.) Bir kimse, her ne suretle olursa olsun hayat veya ırz veya mal hakkında büyük bir zararla korkutularak yahut Hükümet tarafından verilmiş gibi emir gös- tererek başkasını para veya eşya veya hukukça hükmü haiz bir senet göndermeye veya bir mahalle koymaya veya bunların kendi eline geçmesini temin etmeye mec- bur kılarsa onbeş seneden yirmi seneye kadar ağır hapis cezasına mahküm olur. Madde 499 - (Değişik: 28/9/1971 - 1490/18 md.) Her kim, para veya eşya veya hukukça hükmü haiz bir senet almak için bir kimseyi hapseder yahut dağa veya tenha bir mahalle kaldırırsa, maksadına nail olmamış ise onbeş seneden yirmi seneye kadar ağır hapis cezası ile cezalandırı- lır.Maksadına nail olmuş ise cezanın yukarı haddi hükmolunur. (Değişik: 21/11/1990 - 3679/24 md.) Her kim, birinci fıkrada gösterilen fi- ili siyasi veya sosyal maksatlarla veya resmi makamları bir işi yapmaya veya yapmamaya icbar için işlerse müebbet ağır hapis cezasıyla cezalandırılır. Madde 500 - (Değişik: 28/9/1971 - 1490/19 md.) Her kim, 64 ve 65 inci maddelerde beyan olunan ahvalin maadasında evvelce Hükümete haber vermeksizin adam kaldırma cürmünden maksud olan şeyi elde etmek için şifahi veya tahriri muhabere naklederse üç seneden beş seneye kadar hapis cezasına mahküm olur. Madde 501 - Bir şahsın herhangi bir vasıta ile kendini bilmiyecek veya müdafaa edemiyecek hale getirilmesi dahi hırsızlık cürmünden cebir ve şiddet sayılır. Madde 502 - Ceza Kanununun tatbikatında gece vakti, güneş batmasından bir saat sonra başlar ve güneş doğmasından bir saat evvele kadar devam eder. ÜÇÜNÇÜ FASIL Dolandırıcılık ve iflas Madde 503 - (Değişik: 21/11/1990 - 3679/25 md.) Bir kişiyi kandırabilecek nitelikte hile ve desiseler yaparak hataya düşürüp onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına haksız bir menfaat sağlayan kişiye bir yıldan üç yıla kadar hapis ve sağladığı haksız menfaatin bir misli kadar ağır para cezası verilir. Fiili, mağdurda esasen var olan hatadan, hile ve desise kullanmak sure- tiyle yararlanarak gerçekleştiren kişi hakkında da birinci fıkrada yazılı ceza uygulanır. Madde 504 - (Değişik : 21/11/1990 - 3679/26 md) Yukarıdaki maddede belirtilen dolandırıcılık suçu; 1. Banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla, 2. Sigorta bedelini almak maksadıyla, 3. Posta, Telgraf ve Telefon İşletmesinin haberleşme araçlarını veya banka veya kredi kurumlarını veya herhangi bir kamu kurum ve kuruluşunu vasıta ola- rak kullanmak suretiyle, 4. Yurt dışında iş bulmak, ikamet izni veya vize almak bahanesiyle, 5. Bir kimseyi içinde bulunduğu tehlikeli veya zor durumdan kurtarmak bahanesiyle, 6. Bir kimseyi askerlikten tamamen veya kısmen kurtarmak bahanesiyle, 7. Kamu kurum ve kuruluşlarının veya kamu yararına çalışan hayır kurum- larının zararına olarak, 8. Meslek ve görevlerini yaptıkları sırada avukatlar, dava vekilleri, vekiller veya kurum yöneticileri tarafından, İşlenirse, faile iki yıldan beş yıla kadar ağır hapis ve sağladığı haksız menfaatin iki misli kadar ağır para cezası verilir. Suçun işlenmesinde yukarıda yazılı hallerden iki veya daha fazlası birleşirse hapis cezasının asgari haddi üç yıl ağır hapistir. Madde 505 - Her kim, kendisinin yahut başkasının menfaetine olarak bir sabi veya mahcurun veya ehil olmayan kimsenin ihtiyaçlarını veya heveslerini veya tecrübesizliğini suistimal ile onlardan birinin veya aharının mazarratına hukukça hükmü havi bir senet alırsa veren şahsın hukuki ehliyeti haiz olmama- sından dolayı bu senet hükümsüz sayılmakla beraber faili bir seneden beş seneye kadar hapis olunur ve yüz liradan aşağı olmamak üzere ağır cezayı nakdi alınır. Madde 506 - (Değişik : 11/6/1936 - 3038/1 md.) Hileli müflisler hakkında iki seneden beş seneye kadar ağır hapis cezası verilir. Madde 507 - (Değişik : 11/6/1936 - 3038/1 md.) Taksiratlı müflisler bir aydan iki seneye kadar hapsolunur. | ||
![]() |
![]() | #7 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| DÖRDÜNCÜ FASIL Emniyeti suistimal Madde 508 - (Değişik : 8/6/1933 - 2275/1 md.) Her kim başkasına ait olupta iade veya muayyen bir suretle istimal etmek üzere kendisine tevdi veya her ne namla olursa olsun teslim olunan bir şeyi ken- KANUNLAR, ŞUBAT 1991 (Ek - 7) disinin veya başkasının menfaatine olarak satar veya rehneder veya sarf ve istihlak eder yahut ketim ve inkar eyler veyahut tahvil ve tağyir ederse mutazarrır olan kimsenin şikayeti üzerine iki aydan iki seneye kadar hapis ve elli liradan aşağı olmamak üzere ağır para cezasiyle cezalandırılır. Madde 509 - (Değişik: 11/6/1936 - 3038/1 md.) Bir kimse iade veya muayyen bir suretle istimal etmek üzere kendisine tevdi olunan imzalı ve yazısız bir kağıda sahibinin zararına olarak hukukça hükmü haiz bir muamele yazar veya yazdırır yahut elinde bedelsiz olarak kalmış olan bir senedi istimal ederse mutazarrır olan kimsenin şikayeti üzerine üç aydan üç seneye kadar hapis ve yüz elli liradan aşağı olmamak üzere ağır para cezasına mahküm olur. Bu imzalı ve yazısız kağıd esasen kendisine tevdi ve teslim olunmayıp da bertakrib ele geçirerek birinci fıkradaki cürmü işlemiş ise altıncı babın üçuncü ve dördüncü fasıllarında beyan olunan ahkama göre ceza verilir. Madde 510 - Geçen iki maddede yazılı cürümler meslek ve sanat veya ticaret veya hizmet sebebiyle veya emanetçi sıfatiyle veyahut idare etmek için kendisine tevdi olunan veya teminat olarak teslim edilen şeyler üzerinde yapılırsa faili hakkında bir seneden beş seneye kadar hapis cezası tertip olunur ve şikayetname itasına hacet kalmaksızın takibat yapılır. Madde 511 - 1 - Kaybolmuş bir şeyi bulup ta bulunmuş eşyanın mülkiyetini iktisap hakkında Kanunu Medenide yazılı ahkama riayet etmeksizin temellük iddiasına kıyam eyliyen, 2 - Başkasına aitolup ta bir hata veya tesadüf neticesi olarak eline geçen bir malda mülkiyet iddia eden, Kimseler mutazarrırın şikayeti üzerine bir seneye kadar hapse ve yüz lira- ya kadar ağır cezayi nakdiye mahküm olur. Eğer mücrimin bu eşya sahibi kim olduğunu bildiği tahakkuk ederse ceza iki seneye kadar uzar. BEŞİNCİ FASIL Eşyayı cürmiyeyi satın almak ve saklamak Madde 512 - (Değişik : 8/6/1933 - 2275/1 md ) Her kim 296 ncı maddede beyan olunan haller haricinde kendisi cürmün irtikabına iştirak etmeksizin bir cürümden hasıl olan para veya sair eşyayı bilerek kabul eder veya saklar yahut satın alır yahut her ne suretle olursa olsun kabul etmek ve saklamak ve satmak hususlarında tavassut eylerse üç seneye kadar hapis ve beş yüz liraya kadar para cezasiyle cezalandırılır. Şu kadar ki tayin edilecek ceza asıl fiil için verilecek cezanın üçte birini geçemez. Eğer fail bu fiili itiyat etmiş takımından ise bir seneden aşağı olmamak üzere muvakkat sürgün cezasiyle beraber yüz liradan beş yüz liraya kadar ağır para cezasına mahküm edilir (1) _____________________________________ (1) Bu maddedeki sürgün cezası, 13/7/1965 tarih ve 647 sayılı Kanunun geçici 2. maddesiyle kaldırılmıştır. ALTINCI FASIL Hakkı olmayan yerlere tecavüz Madde 513 - (Değişik: 9/7/1953 - 6123/1 md.) Her kim, başkasının mutasarrıf olduğu emlak ve araziyi tamamen veya kısmen zapt ve tasarruf etmek veya bunlardan intifa eylemek için o arazi va emlakin hudutlarını değiştirir veya bozarsa iki aydan iki seneye kadar hapsolunur ve 150 liradan 1000 liraya kadar ağır para cezası alınır. Köy hükmi şahsiyetine ait olduğunu veya öteden beri köylünün müşterek isti- fadesine terkedilmiş bulunduğunu bilerek mera, harman yeri, yol ve sulak gibi gayrimenkulleri kısmen veya tamamen zapt ve tasarruf eden veya sürüp eken kim- se hakkında birinci fıkrada yazılı cezalar tatbik olunur. Hakkı olmıyan bir menfaat elde etmek için umumi veya hususi suların mecra- sını değiştiren kimse hakkında da aynı ceza hükmolunur. Madde 514 - Yukarıki maddede beyan olunan fiiller, şahıslara karşı cebir ve şiddet veya tehdit ile veya içlerinden velev birisi silahlı olmasa bile on ki- şiden fazla şahıslar tarafından işlenmiş ise ceza bir seneden beş seneye kadar hapis ve yüz liradan aşağı olmamak üzere ağır cezayı nakdidir. Madde 515 - Şahıslara karşı cebir ve şiddet kullanarak bir şahsın emlak ve arazisinden istifadesine mani olan kimse bir seneye kadar hapis ve on beş lira- dan yüz liraya kadar ağır cezayı nakdi ile cezalandırılır. Eğer bu cürüm, içlerinden velev birisi silahlı olan bir kaç kişi yahut si- lahlı olmasa bile on kişiden fazla şahıslar tarafından ika olunursa ceza bir seneden üç seneye kadar hapis ve elli liradan yüz liraya kadar ağır cezayı nak- didir. | ||
![]() |
![]() | #8 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| YEDİNCİ FASIL Nası izrar Madde 516 - (Değişik: 7/6/1979 - 2245/12 md.) Bir kimse her ne şekilde olursa olsun diğer bir kimsenin taşınır veya ta- şınmaz malını yıkar veya yok eder veya bozar ya da bunlara zarar verirse zarar görenin şikayeti üzerine bir yıldan üç yıla kadar hapis ve bin liradan üçbin liraya kadar ağır para cezasıyla cezalandırılır. Eylem: 1. Görevinden ötürü öç almak amacıyla bir memurun zararına, 2. Kişilere karşı şiddet kullanarak veya 493 ncü maddenin birinci ve ikinci fıkralarında belirtilen araçlardan biri ile, 3. Kamuya ait veya kamu hizmetine veya bir din ve mezhebin ibadetine ayrıl- mış yapılara veya bunların eklentilerine veya taşınır nitelikteki eşya veya parçalarına ya da askeri yapılar, depolar, tersaneler, fabrikalar, gemiler ya da anıtlar veya heykeller veya eski yapıtlar veya mezarlık ve eklentileri, 4. Setler ya da felaketlere karşı kamunun korunması amacıyla yapılmış koru- ma araçları ve diğer yapı ya da bir kamu hizmetine ayrılan gereçler ve işaret- ler, 5. Kanal veya sulamaya ait her türlü doğal veya yapay su yatakları ve bu tür diğer yapılar, 6. Dikilmiş bağ çubukları veya meyveli ağaç veya fidanlar ile gezi yerleri veya alanlardaki ağaçlar, KANUNLAR, AĞUSTOS 1991 (Ek - 9) 7. Yakıcı veya patlayıcı maddeler kullanılarak motorlu taşıt araçları, Üzerinde işlenirse failin göreceği ceza, eylemin özelliğine veya meydana gelen tehlikenin veya zararın ağırlığına veya yıkılan veya bozulan veya zarar veri- len şeyin önemine veya değerine göre bir yıldan yedi yıla kadar hapis ve üçbin liradan yirmibeşbin liraya kadar ağır para cezasıdır. Ancak, 7 nci bentteki halde hapis cezası üç yıldan az olamaz. Bu eylemler hakkında kovuşturma yapılması şikayete bağlı değildir. Madde 517 - (Değişik: 7/6/1979 - 2245/13 md.) Yukarıdaki maddede belirtilen eylemler Hükümete karşı şiddet veya karşı gelme amacı ya da beş ve daha çok kişinin birleşmesiyle işlenirse, eyleme katı- lanlar hakkında verilen ceza birinci fıkradaki hallerde üçte bir, ikinci fıkra- daki hallerde ise yarı oranında artırılır. Bu hallerde kamu adına kovuşturma yapılır. Madde 518 - (Değişik: 11/6/1936 - 3038/1 md.) Her kim bigayrihakkın başkasının arazisine veya bağ ve bahçesine hayvan so- karak veya orada bırakarak bir zarar ika ederse mutazarrırın şikayeti üzerine bu faslın birinci maddesinin ilk fıkrası hükmüne tevfikan ceza görür. Fail yalnız otlatmak maksadile aharın arazisine hayvan sokmuş veya girmesi- ne göz yummuş ise diğer tarafın şikayeti üzerine göreceği ceza üç aya kadar ha- pis ve elli liraya kadar ağır para cezasıdır. Kayıdsızlık ve teseyyüp eserile bir kimsenin muhrez veya mezru olan arazi- sine veya bağ ve bahçesine hayvan girmesine sebep olanlar zarar görenin şikaye- ti üzerine on beş günden bir aya kadar hafif hapse veya on liradan otuz beş li- raya kadar hafif para cezasına mahküm olur. Madde 519 - (Değişik: 8/6/1933 - 2275/1 md.) Yukarıdaki maddenin ikinci ve üçüncü fıkralarında yazılı fiillerden tevel- lüt eden zarar, hayvanı sokan veya girmesine sebep olan şahsa müracaat hakkı olmak üzere hayvan sahibine tazmin ettirilir. Birkaç kimseye ait olarak bir yerde otlatılan hayvanların bir veya bir kaçının yaptıkları zarar birlikte ot- layan hayvanların sahiplerine garameten tazmin ettirilir. Madde 520 - Her kim, başkasının hendek veya sabit çit veya daimi parmaklık ile çevrilmiş olan yerine duhule hakkı olmadığı halde keyfi olarak girer veya bu yerden geçerse sahibinin şikayeti üzerine on beş güne kadar hafif hapse ve- ya on beş liraya kadar hafif cezayı nakdiye mahküm olur. Bu fiilin tekerrürü halinde failin göreceği ceza bir aya kadar hafif hapis- tir. Madde 521 - Her kim, bila mucip başkasına ait olan bir hayvanı öldürür ve- ya işe yaramayacak hale koyarsa sahibinin şikayeti üzerine dört aya kadar ha- pis ve yüz liraya kadar ağır cezayı nakdiye mahküm olur. Eğer ika olunan zarar, hafif ise yalnız otuz liraya kadar ağır cezayı nak- di ile iktifa olunabilir. Eğer hayvanın yalnız kıymetine noksan gelmiş ise hapis cezası bir aya ve cezayi nakdi otuz liraya kadardır. Tarla ve arazisine kuş veya kümes hayvanları girmiş olan şahıs bunları za- rar ika ederken görüpte öldürürse cezaen mesul olmaz. SEKİZİNCİ FASIL (1) Karşılıksız Yararlanma Madde 521/a - (Ek : 6/6/1991 - 3756/16 md.) Ödeme yeteneği olmadığını bildiği halde; 1.Ücreti karşılığı hizmet veren pansiyon,otel ve han gibi geçici ikamete tahsis edilmiş yerlerde kalan, 2.Ücreti karşılığı hizmette bulunan lokanta ve benzeri yerlerde yiyip içen, 3.Taksi ve benzeri ulaşım araçlarında kendisini bir yerden diğer bir yere taşıtan, Ve ödemede bulunmayan kimseye onbeş günden üç aya kadar hapis ve borçlu olunan miktarın on katı kadar ağır para cezası verilir. Bu maddedeki suçların kovuşturması şikayete bağlıdır. Madde 521/b - (Ek:6/6/1991 - 3756/17 md.) Ancak bedeli ödendiği takdirde hizmet elde edilebilecek otomatik aletlerden, ödeme yapmadan yararlanan kimseye,fiil daha ağır bir suçu oluşturmadığı takdirde onbeş günden üç aya kadar hapis veya yüzbin liradan beşyüzbin liraya kadar ağır para cezası verilir. | ||
![]() |
![]() | #9 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| DOKUZUNCU FASIL (2) Geçen fasıllar arasında müşterek hükümler Madde 522 - Onuncu babda beyan olunan cürümlerin işlenmesinde cürmün mev- zuu olan şeyin veya ika edilen zararın kıymeti pek fahiş ise mahkeme cürme mah- sus olan cezayı yarısına kadar artırır ve eğer hafif ise yarısına ve eğer pek hafif ise üçte birine kadar eksiltir. Kıymet tayini için cürmün mevzuu olan şeyin yahut vakı zararın cürüm işlen- diği zamandaki kıymeti nazarı dikkate alınır.Yoksa failin istihsal eylediği menfaat hesap edilmez. Eğer fail aynı neviden olan cürümlerden dolayı mükerrer bulunur veya bu ba- bın ikinci faslında yazılı cürümlerden birini işlemiş olursa cezayı tenkise ma- hal yoktur. Madde 523 - Bu babın birinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci fasıllarında ve 516 ncı maddenin birinci fıkrasında ve 518 ve 519 ve 521 inci maddelerinde be- yan olunan cürümlerden birini işleyen kimse kendi hakkında bir güna takibat ic- rasına başlanmadan evvel aldığını iade eylerse yahut işlenen fiilin mahiyetine ve sair ahvale nazaran red ve iade kabil olmadığı takdirde mutazarrının zararı- nı tamamen tazmin ederse göreceği ceza üçte birden üçte ikiye kadar indirilir. Eğer bu red ve iade veya tazmin hususi takibat esnasında fakat işin mahke- meye verilmesinden evvel vukubulursa failin göreceği ceza altıda birden üçte bire kadar indirilir. (Ek : 6/6/1991 - 3756/18 md.) 494 üncü maddenin 2,3 ve 4 numaralı bentleri ile 521 a ve 521 b maddelerinde yazılı cürümlerden dolayı da yukarıdaki fıkra- lar hükümleri uygulanır. Madde 524 - (Değişik: 3/2/1937-3112/1 md.) (Değişik cümle: 6/6/1991 - 3756/19 md.) Bu babın birinci,üçüncü,dördüncü, beşinci ve sekizinci fasıllarında ve 516 ncı maddenin birinci fıkrası ile 518, 519 ve 521 inci maddelerinde beyan olunan cürümler: -------------------------- (1) Bu fasıl ve başlık,6/6/1991 tarih ve 3756 sayılı Kanunun 15 inci maddesi ile metne eklenmiştir. (2) Bu fasıl başlığı,6/6/1991 tarih ve 3756 sayılı Kanunun 15 inci maddesiyle "Dokuzuncu Fasıl" olarak değiştirilmiş ve metne işlenmiştir. KANUNLAR, AĞUSTOS 1993 (Ek - 17) 1.Haklarında ayrılık kararı verilmemiş karı kocadan birinin. 2.Usul ve fürudan yahut bu derece sıhri akrabadan birinin veya analık, babalık veya evlatlığın, 3.Faille beraber bir dam altında yaşayan erkek veya kız kardeşin zararına olarak işlenmiş olursa fail hakkında takibat icra olunmaz. Haklarında ayrılık kararı verilmiş olan karı veya kocanın yahut faille beraber bir dam altında yaşamıyan erkek veya kızkardeşin veya faille beraber bir dam altında yaşamakta olan amca,dayı,hala,teyze,yeğen veya ikinci derecede sıhri akrabanın zararına olarak işlenmiş ise fail hakkında takibat icrası şikayete bağlıdır. Bu takdirde failin göreceği ceza üçte bir miktar azaltılır. Madde 525 - (Mülga:15/4/1987 -3352/1 md.)(1) ONBİRİNCİ BAP (2) Bilişim Alanında Suçlar Madde 525/a - (Ek : 6/6/1991 - 3756/21 md.) Bilgileri otomatik olarak işleme tabi tutmuş bir sistemden,programları, verileri veya diğer herhangi bir unsuru hukuka aykırı olarak ele geçiren kimseye bir yıldan üç yıla kadar hapis ve birmilyon liradan onbeşmilyon liraya kadar ağır para cezası verilir. Bilgileri otomatik işleme tabi tutmuş bir sistemde yer alan bir programı, verileri veya diğer herhangi bir unsuru başkasına zarar vermek üzere kullanan, nakleden veya çoğaltan kimseye de yukarıdaki fıkrada yazılı ceza verilir. Madde 525/b - (Ek : 6/6/1991 - 3756/22 md.) Başkasına zarar vermek veya kendisine veya başkasına yarar sağlamak maksa- dıyla,bilgileri otomatik işleme tabi tutmuş bir sistemi veya verileri veya diğer herhangi bir unsuru kısmen veya tamamen tahrip eden veya değiştiren veya silen veya sistemin işlemesine engel olan veya yanlış biçimde işlemesini sağlayan kimseye iki yıldan altı yıla kadar hapis ve beşmilyon liradan ellimilyon liraya kadar ağır para cezası verilir. Bilgileri otomatik işleme tabi tutmuş bir sistemi kullanarak kendisi veya başkası lehine hukuka aykırı yarar sağlayan kimseye bir yıldan beş yıla kadar hapis ve ikimilyon liradan yirmimilyon liraya kadar ağır para cezası verilir. Madde 525/c - (Ek : 6/6/1991 - 3756/23 md.) Hukuk alanında delil olarak kullanılmak maksadıyla sahte bir belgeyi oluş- turmak için bilgileri otomatik olarak işleme tabi tutan bir sisteme,verileri veya diğer unsurları yerleştiren veya var olan verileri,diğer unsurları tahrif eden kimseye bir yıldan üç yıla kadar,tahrif edilmiş olanları bilerek kullanan- lara altı aydan iki yıla kadar hapis cezası verilir. Madde 525/d - (Ek : 6/6/1991 - 3756/24 md.) 525 a ve 525 b maddeleri hükümlerini ihlal eden kişiler hakkında,maddelerde yazılı cezalara ek olarak,meslek icrası sırasında veya icrası dolayısıyla suçun işlendiği bir kamu hizmetinden veya meslek veya sanat veya ticaretten altı aydan üç yıla kadar yasaklanma cezası da verilir. ---------------------- (1) Bu madde için,bu Kanunun 42 inci maddesinin dipnotuna bakınız. (2) Bu bap ve başlık,6/6/1991 tarih ve 3756 sayılı Kanunun 20 nci maddesiyle metne eklenmiştir. | ||
![]() |
![]() | #10 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| ÜÇÜNCÜ KİTAP Kabahatlar BİRİNCİ BAP Ammenin nizamına müteallik kabahatler BİRİNCİ FASIL Salahiyettar mercilerin emirlerine itaatsizlik Madde 526 - (Değişik: 28/9/1971 - 1490/20 md.) (Değişik: 12/6/1979 - 2248/21 md.) Yetkili makamlar tarafından adli işlemler dolayısıyla ya da kamu güvenliği ve kamu düzeni veya genel sağlığın korunması düşüncesiyle kanun ve nizamlara aykırı olmayarak verilen bir buyruğu dinlemeyen veya bu yolda alınmış bir önleme uymayan kimse,eylem ayrı bir suç oluşturmadığı takdirde,üç aydan altı aya kadar hafif hapis ve bin liradan üç bin liraya kadar hafif para cezasıyla cezalandırılır. Şapka iktisası hakkında 671 sayılı Kanunla Türk harflerinin kabul ve tatbi- kine dair 1353 sayılı Kanunun koyduğu memnuiyet veya mecburiyetlere muhalif hareket edenler iki aydan altı aya kadar hafif hapis veya bin liradan beşbin liraya kadar hafif para cezasiyle cezalandırılır. Madde 527 - Her kim,bir musibet ve felaket veya karışıklık yahut cürmü meşhut vukuunda makbul bir özüre müstenit olmaksızın lazımgelen hizmet ve yardı- mı yapmaktan kaçınır yahut vazifesini yaptığı sırada kendisine müracaat eden memurlara lazımgelen malümat ve tarifatı vermekten imtina eylerse otuz liraya kadar hafif cezayı nakdiye mahküm olur. Eğer vermiş olduğu malümat ve tarifat hakikata mugayir olursa ceza elli liraya kadar hafif cezayı nakdi veya bir aya kadar hafif hapistir. Madde 528 - Bir memura vazifesini yaptığı sırada isim ve şöhret veya sıfat ve sanatını ve mesken ve ikametgahını veya doğduğu yeri yahut sair şahsi evsa- fını beyandan imtina eden şahıs otuz liraya kadar hafif cezayı nakdiye mahküm olur.Ve eğer hakikat hilafında beyanatta bulunursa bir aya kadar hafif hapis cezasiyle cezalandırılır. Madde 529 - Her kim,ait olduğu daire tarafından kanuna müsteniden vukubulan memnuiyet hilafı olarak ayin icrasına mahsus mahaller haricinde mezhebi merasim icrasına veyahut umuma mahsus meydanlarda ve yollarda dini ve gayri dini işlere müteallik alaylar tertibine halkı teşvik yahut bunlara riyaset eylerse bir aya kadar hafif hapse veya elli liraya kadar hafif cezayı nakdiye mahküm olur. Eğer işbu fiilden dolayı halk arasında bir heyecan ve karışıklık çıkarsa fail hakkında yukarıdaki cezaların ikisi birden hükmolunur. İKİNCİ FASIL Cürmü haber vermekte zühul Madde 530 - Hekim,cerrah,ebe yahut sair sıhhıye memurları şahıslar aleyhinde işlenmiş bir cürüm asarını gösteren ahvalde sanatlarının icabettiği yardımı ifa ettikten sonra keyfiyeti adliyeye veya zabıtaya bildirmezler yahut ihbar hususunda teahhur gösterirlerse bu ihbar kendisine yardım ettikleri kimseyi takibata maruz kılacak ahval müstesna olmak üzere otuz liraya kadar hafif cezayı nakdiye mahküm olurlar. KANUNLAR, AĞUSTOS 1991 (Ek - 9) ÜÇÜNCÜ FASIL Meskükata müteallik kabahatlar Madde 531 - Mecmuu kıymeti yüz kuruştan fazla meskükat veya evrakı nakdiyeyi sahih zanniyle aldıktan sonra bunların kalp ve taklit olduklarına müttali olan kimse üç gün zarfında bunları nereden ve ne suretle aldığını mümkün mertebe tarif ile beraber hükümete teslim etmezse on beş liraya kadar hafif cezayı nakdiye mahküm olur. Madde 532 - Her kim,Türkiye'de kanunen tedavül etmekte olan meskükatı mukannen kıymetleriyle kabulden imtina eyler ise otuz liraya kadar hafif cezayı nakdiye mahküm olur. DÖRDÜNCÜ FASIL Matbaacılık sanatının icrasına ve matbu evrak neşir ve tevziine ve ilanat talikına müteallik kabahatler Madde 533 - Kanun ve nizamların ahkamına riayet etmiyerek gerek taş ve gerek hurufat matbaacılığını yapanlar ve mihaniki ve kimyevi vasıta ile bir şeyin bir çok nüshalarını çıkartmaktan ibaret her nevi sanatı icra edenler bir aya kadar hafif hapse ve otuz liradan doksan liraya kadar hafif cezayı nakdi- ye mahküm edilir yahut bu cezaların ikisi birden verilir. Madde 534 - Her kim, salahiyettar merciiden ruhsat almağa bağlı olan ahval- de ruhsat almaksızın umumi mahalde yahut umumun girebileceği yerlerde matbu ev- rak veya resim yahut el ile yazılmış evrak satar veya dağıtırsa otuz liraya ka- dar hafif cezayı nakdiye mahküm olur. Bunlar hükümetin emriyle toplattırılan evrak kabilinden ise faili bir aya kadar hafif hapse ve beş liradan aşağı olmamak üzere 50 liraya kadar hafif ce- zayı nakdiye mahküm olur. Madde 535 - Her kim, umumi bir mahalde veya herkesin girebileceği yerde matbu evrak veya resim yahut el yazılı evrakı satar veya dağıtırken halkın hu- zur ve rahatını kaçıracak surette haykırır yahut havadis neşir ederse yirmi beş liraya kadar hafif cezayı nakdiye mahküm olur. Eğer bu havadis yanlış veya uydurma ise fail bir aya kadar hafif hapse ya- hut elli liraya kadar hafif cezayı nakdiye mahküm olur. Madde 536 - (Değişik: 12/6/1979 - 2248/22 md.) Her kim, belediyeler, köy ihtiyar kurulları veya yasalarla yetkili kılın- mış diğer makamlarca önceden ayrılmış ya da oturulan yerler dışında, o yerin en büyük mülkiye amirine yapılacak bir başvuru üzerine ayrılan yerlere, izin almaksızın veya verilen izne aykırı biçimde, basılı olan veya olmayan, elle yapılmış veya yazılmış her türlü resim, yazı ve işaretler veya bunları içeren kağıt, pano, pankart, bant ya da benzerlerini asar veya yapıştırırsa veya izne dayalı olsa bile bu yerleri boyar veya bu yerlere yazı yazar, resim ya da işa- ret yaparsa, eylem başka bir suç oluştursa bile ayrıca altı aydan bir yıla ka- dar hafif hapis ve bin liradan aşağı olmamak üzere hafif para cezasına çarptı- rılır. Bu eylemler yukarıdaki fıkra dışında kalan yerlerde veya kamuya ayrıl- mış veya kamuya açık veya herkes tarafından görülebilecek yerlerde veya her türlü taşıt araçları veya kamu hizmetlerine ait iletişim araçları veya kamu hizmetine ayrılmış veya özel kişi ve kuruluşlara ait işaret veya levhalar üze- rinde işlenirse, eylem başka bir suçu oluştursa bile ayrıca bir yıldan iki yıla kadar hafif hapis ve ikibin liradan az olmamak üzere hafif para cezasına çarp- tırılır. 548 - 1 (Değişik: 7/1/1981 - 2370/17 md.) Yukarıdaki fıkralarda gösterilen eylem- ler derneklerin veya benzeri kuruluşların veya kanun dışı vücuda getirilen ve- ya kanuna aykırı faaliyetleri sebebiyle kapatılan dernek veya diğer kuruluşla- rın mensupları tarafından veya onların iştirakiyle veya mensup olmasalar bile bu kuruluşların adına veya adları kullanılarak yapıldığı takdirde sözü edilen fıkralardaki cezalar iki katı olarak hükmedilir. Şu kadar ki hafif hapis ceza- sı iki yılı aşamaz. Yukarıdaki fıkralardaki eylemleri küçüklere veya ceza ehliyeti olmayan ki- şilere işletenlere yukarıdaki fıkralar uyarınca verilecek cezalar yarısı kadar artırılır. Yukarıdaki fıkralardaki eylemler, siyasal veya ideolojik olmayan amaçlarla işlenir ve içeriği bakımından bir suçu oluşturmazsa yukarıdaki fıkralarda yazı- lı cezalar onda birine kadar indirilebilir. (Mülga: 13/11/1996-4209/1 md.) Bu maddede suç sayılan eylemlerin işlenmesinden dolayı sebebiyet verilen zararların tazminine ayrıca hükmolunur. Görenek ve geleneklere göre asılacak kağıt, pano, pankart, bant ya da ben- zerleri bu madde hükümleri dışındadır. 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkındaki Kanun hükümleri saklıdır. | ||
![]() |
![]() |
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
![]() | ![]() |