|
Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
31-01-2007, 16:28 | #21 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Dünya Bankası’nın bir yan kuruluşu olan ve özel sektör faaliyetlerinin geliştirilmesi için çalışmalar yapan Uluslararası Finans Kurumu (IFC) başlıca banka ve kiralama gruplarıyla birlikte gelişmekte olan ülkelerde kiralama firmalarının kurulmalarına öncülük etmektedir. IFC bu ülkelerde kiralamayla ilişkili olarak yerli sermaye, teknik bilgi veya sermaye sağlayacak yabancı ortaklar ve kamu otoritelerini bir araya getirip kurumlaşmaya yardımcı olmak, yeni kurulan kiralama firmalarının yabancı piyasalarda tanıtımını yapmak kiralamanın gelişmediği ülke yöneticilerine kiralama işlemlerinin düzenlenmesinde danışmanlık yapmıştır. Tablo 1. Gelişmekte olan ülkelerdeki kiralama firmalarının kuruluşlarına ait bilgiler Ülkeler İlk Kiralama Şirketinin Kuruluş Tarihi 1966 1978 1974 1983 1979 1973 1975 1982 1972 1974 1961 Gelişmekte olan ülkelerdeki kiralama firmalarının kuruluşlarına ait bilgiler Tablo 1’de görülmektedir. Avrupa Topluluğu, Topluluk içinde bankacılık sektörünü uyumlu hale getirmek için Merkez Bankalarını, finansal kuruluşları kapsayan talimat taslakları düzenlemektedir. Ancak özellikle leasing işlemleri için talimatlar düzenlenmiştir. Avrupa Topluluğu, bütün leasing şirketlerini kapsayan tek bir çalışma izni sistemi üzerinde çalışmalar yapmaktadır. Böylece bütün leasing şirketleri kendi ülkelerinde aldıkları çalışma izinleri ile Avrupa Topluluğu’na üye ülkelerde işlem yapabileceklerdir. 2. Türkiye’de Finansal Kiralamanın Gelişimi Türkiye’de finansal kiralama, 28.06.1985 tarihli, 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu’nun yürürlüğe girmesi ile meydana gelmiştir. Leasing ülkemize, ülkemiz finans sektöründe diğer ülkelere kıyasla oldukça geç girmiş olup, son yıllarda hızlı bir gelişme göstermiş bir finansal hizmet türüdür. Özellikle, ülkemizde yeterli ve sürekli orta vadeli kredi sisteminin bulunmayışı nedeniyle leasing bu konuda eksikliği giderici önemli bir sektör olmuştur. 3182 sayılı Borçlar Kanunu’na göre bankalar alacaklarından dolayı sahip oldukları menkul malları elden çıkarmak zorunda oldukları için doğrudan leasing hizmeti verememekte ayrı leasing şirketleri kurmaktadırlar. Türkiye’de leasing şirketleri sadece anonim olarak kurulmakta ve Hazine Müsteşarlığı’nın izni ile gerçekleşmektedir (Arıcan, Uludağ, 1999, s.45). | ||
|
31-01-2007, 16:28 | #22 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Kiralamanın Türkiye açısından önemi, son yıllarda özellikle iç tasarrufun yatırımları besleyecek güçte olmaması ve işletmelerin son ihtiyaçlarını finansman sistemimizin yeterli düzeyde karşılayamaması nedeniyle artmış bulunmaktadır. Fonların kıt olması yanında, fiyatının, yani faiz oranlarının yüksekliği de yatırımları olumsuz yönde etkilemektedir. Böyle bir ortamda finansal kiralama ekonomiye bir canlılık getirecektir. Sanayinin, yapısal değişimi, yeni sınai yatırımlar, makine ve teçhizat gerektirmektedir. Türkiye’nin finansal gücü bu yatırımların iç ve dış para ihtiyacını karşılayabilecek yolda önemli aşamalar içerisine girmiş ve bu aşamada finansal kiralama yeni bir imkan olarak ortaya çıkmıştır. Sermaye birikiminde bu çeşit sorunları olan ekonomilerde, yatırım mallarının %100 finansmanının kiralama şirketleri tarafından karşılanması yararlı bir çözüm olarak görülmektedir. Kiralayan firmanın malın mülkiyetine sahip olması, kendisini kredi kuruluşlarından daha emin bir yere oturmaktadır. Böylece kredi vermenin riskli olduğu projelere kiralama firmaları mülkiyet hakkının sağladığı güvence ile daha rahat yaklaşabilmektedirler. Mülkiyet hakkının sağladığı bu güvence, kiralamanın genellikle hayli yüksek olan maliyetini düşürmektedir. Kredi mekanizmasında artan riskle birlikte istenen teminatlar da artmaktadır. Oysa mülkiyetin kiralayan firmaya ait olması, riski asgariye indirmekte böylece ek garantilerle maliyetin aşırı derecede artmasına engel olunmaktadır (Yetgin, Feyzullah, 2001, s.15 ). Türkiye’deki finansal kiralama uygulamasından çıkan bir başka sonuç da, pazarın daha çok orta ve küçük işletmeler arasından yaygınlaşmış olduğudur. Holdinglerin ve büyük şirketlerin fon sağlamada çok fazla güçlükle karşılaşmıyor olmaları bunda belirleyici olmaktadır. Ancak daha küçük işletmelerin de her zaman belirli bir risk faktörünü beraberinde getirdiği bunu da leasing şirketlerini olumsuz etkilediği belirtilmektedir. Her şeye rağmen ülkemizde finansal kiralama sektörü, gelişen karlı bir sektör olma özelliğine sahiptir. Finansal kiralama Amerika’da yatırımların finansmanında yaklaşık üçüncü sırada yer alırken, Avrupa’da ise yatırımların %20’si finansal kiralama ile karşılanmakta, bu oran, Türkiye’de %8 ile %10 seviyelerinde gerçekleşmektedir. | ||
31-01-2007, 16:29 | #23 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Yatırımlar açısından önemli bir gösterge olan finansal kiralama işlemlerinin artması ülke ekonomisi için olumlu bir değişme olarak gözlenmektedir. Özellikle son yıllar dikkate alındığında 2001 yılı krizinden sonra sektörün büyüme trendine girdiği gözleniyor. 2002 yılında işlem hacmi 1,3 milyar dolar olan leasing sektörü bir önceki yıla göre dolar bazında %81 oranına büyüdü. 2003 yılının sadece ilk üç ayına bakıldığında işlem hacmi 346 milyon dolar olarak gerçekleştiği görülmektedir (Ekonomist , 2003, s.27) finansal kiralamada meydana gelen bu artışlar aynı zamanda yeni iş alanı yaratarak, 2003 yılına eleman sayısında %5’lik bir artış meydana getirmiştir (Kapital, 2003, s.53). Tablo 2. Net Kira Alacaklarına Göre Leasing Şirketlerinin Sıralaması Sıra No Şirketin Adı Net Kira Alacağı (Bin $) Toplam İşlem Tutarı (Bin $) Tel Fax 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 KOÇ FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. YAPI KREDİ FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. İŞ GENEL FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. GARANTİ FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. CITILEASE FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. BNP-AK DRESDNER FİN. KİRALAMA A.Ş. FİNANS FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. DIŞ TİCARET FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. TEB FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. VAKIF FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. SIEMENS FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. VAKID DENİZ FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. HALK FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. PAMUK FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. ABD AMRO FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. TEKSTİL FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. ALTERNATİF FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. DENİZ FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. SANKO FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. ŞEKER FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. DEMİR FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. A&T FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. DAİMLER CHRYSLER FİN. KİRALAMA A.Ş. TOPRAK FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. DARİ FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. MNG FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. SÜZER FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. YALÇINLAR FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. KENT FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. TİCARET FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. MEKSA FİNANSAL KİRALAMA A.Ş.(*) ZİRAAT FİNANSAL KİRALAMA A.Ş. (*) ASYA FİNANS KURUMU (**) BAYINDIR FİNANSAL KİRALAMA A.Ş.(-) DAL FİNANSAL KİRALAMA A.Ş.(-) DSTEK FİNANSAL KİRALAMA A.Ş.(-) İKTİSAT FİNANSAL KİRALAMA A.Ş.(-) KUVEYT TÜRK EVKAF FİN.KUR.A.Ş. (**) MERSAN FİNANSAL KİRALAMA A.Ş.(-) 203.253 174.397 147.761 143.821 114.450 95.584 88.642 69.369 63.882 56.410 45.392 44.086 42.469 41.082 34.436 21.758 20.334 19.205 17.048 13.500 12.678 12.204 8.630 7.288 4.379 3.755 3.447 2.388 1.448 0.244 0 0 0 0 0 0 0 0 0 39.224 42.836 29.759 33.714 24.880 15.446 17.553 21.447 18.793 4.914 13.510 1.430 9.654 2.540 12.552 3.496 7.590 5.724 1.348 2.933 1.038 2.398 5.10 0.365 0.073 0.222 0 0.247 0 0 0 0 19.706 0 0 0 0 7.617 0 (0212) 266 62 62 (0212) 350 74 00 (0212) 335 11 00 (0216) 464 49 00 (0212) 317 53 00 (0212) 282 10 90 (0212) 345 01 60 (0212) 252 50 00 (0212) 473 59 00 (0212) 251 02 07 (0212) 473 57 57 (0212) 230 92 48 (0212) 347 34 00 (0212) 359 40 40 (0216) 489 97 50 (0212) 231 34 34 (0212) 292 29 80 (0212) 465 70 40 (0212) 358 42 92 (0212) 217 17 18 (0216) 445 57 01 (0212) 471 96 18 (0212) 356 18 90 (0216) 554 04 00 (0212) 244 62 42 (0212) 334 48 00 (0212) 639 08 23 (0212) 334 48 00 (0212) 236 11 61 (0212) 351 61 41 (0212) 286 18 28 (0216) 474 02 22 (0212) 336 32 50 (0212) 613 80 90 (0212) 325 25 50 (0212) 336 11 11 (0212) 354 13 21 (0212) 272 28 20 (0216) 554 12 13 (0212) 216 96 15 (0212) 350 74 99 (0212) 335 11 04 (0216) 410 13 38 (0212) 317 53 01 (0212) 282 10 42 (0212) 345 01 70 (0212) 252 55 01 (0212) 473 59 98 (0212) 252 02 07 (0212) 473 57 49 (0212) 230 46 69 (0212) 356 30 04 (0212) 359 40 50 (0216) 489 97 85 (0212) 231 50 12 (0212) 292 29 99 (0212) 465 70 50 (0212) 356 43 20 (0212) 211 21 27 (0216) 445 57 07 (0212) 471 96 19 (0212) 356 18 70 (0216) 554 04 01 (0212) 244 62 39 (0212) 334 45 66 (0212) 639 08 25 (0212) 334 45 66 (0212) 236 19 62 (0212) 351 61 06 (0212) 286 18 36 (0216) 474 02 63 (0212) 288 48 64 (0212) 613 80 99 (0212) 325 25 60 (0212) 356 13 12 (0212) 354 12 12 (0212) 272 28 24 TOPLAM 1,513,340 246,152 Not: Kaynak: Ekonomist Dergisi, 2003, (-) İşaretli şirketlerin verileri mevcut değildir. S.27, Sayı:2003/30 (*) Verilerin yayınlanmasını istemeyen şirketler (**) Özel Finans Kurumları Tablo 2’de net kira alacaklarına göre Türkiye’deki finansal kiralama şirketlerinin sıralaması gösterilmektedir. Tablo 3. Finansal Kiralama İşlemlerinin Mal Gruplarına Göre Dağılımı (Milyar TL) Sektörler Toplam fatura değeri (2002/12) Toplam kira alacağı Toplam fatura değeri (2002/3) Toplam fatura değeri (2002/3) Değişim (%) Toplam kira alacağı (2002/3) Toplam kira alacağı (2002/3) Değişim Hava ulaşım araçları Deniz ulaşım araçları İş ve inşaat makineleri Makine ve ekipmanlar Tıbbi cihazlar Tekstil makineleri Turizm ekipmanları Elektronik ve optik cihazlar Basın yayın ile ilgili donanımlar Büro ekipmanları Gayrimenkuller Diğer 312.331 9.807 27.718 155.688 441.484 67.0473 492.334 56.304 79.257 61.233 217.291 106.533 72.039 377.551 10.783 30.505 177.152 514.066 81.104 554.303 67.904 92.576 71.329 258.062 132.840 83.478 20.886 0 0 22.967 47.199 9.857 52.574 8.318 10.194 3.499 28.930 20.834 13.534 102.508 0 3.840 38.891 127.057 27.206 149.326 9.322 16.149 12.976 50.834 40.614 11.720 477 - - 69 169 176 184 12 58 270 76 95 -13 26.733 0 0 26.186 56.010 12.884 57.590 10.271 12.642 4.146 35.299 24.673 15.574 126.178 0 4.475 44.550 145.534 32.454 168.792 11.004 18.347 15.104 59.927 50.265 13.190 372 - - 70 160 152 193 7 45 264 70 104 -15 2.099.069 2.451.659 238.793 590.443 147 282.014 689.820 145 (Kaynak: Fider, Finansal Kiralama Derneği) Tablo 3’de Türkiye’de 2002-2003 yılları arasında finansal kiralama işlemlerinin mal gruplarına göre dağılımında meydana gelen değişim gösterilmektedir. | ||
31-01-2007, 16:29 | #24 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| . Türkiye’de Finansal Kiralamanın Yasal Çerçevesi 3.1. Türkiye’de Finansal Kiralama Kanunu Finansal Kiralama Kanunu’nun ilk maddesinde konunun amacı açıklanmaktadır. Bu maddede kanunun, yalnız finansman sağlamaya yönelik sözleşmelerin düzenlenmesini esas aldığı belirtilmekte ve diğer kiralama anlaşmaları kapsam dışında bırakılmaktadır. Madde 2’de kanunun kapsamı, Madde 3’de ise kanunda geçen terimlerin tanımı yapılmıştır. Madde 4’de finansal kiralama sözleşmesi tanımlanmaktadır. Buna göre, finansal kiralama sözleşmesinde, kiracının talebi ve seçimi üzerine finansal kiralama firması üçüncü bir kişiden satın aldığı veya diğer yollarla elde ediği malın kullanım hakkını, maldan her türlü faydayı sağlamak üzere kira bedelleri karşılığında ve belirli bir süre feshedilmemek üzere kiracıya devreder. Sözleşmeye taşınır ve taşınmaz mallar konu olabilmekte, patent gibi sınai haklar uygulama dışı bırakılmaktadır. Yedinci maddede sözleşmenin feshedilmezlik süresinin en az dört yıl olacağı belirtilmiştir. Böylece finansal kiralamanın orta vadeli bir finansman yöntemi olması istenmektedir. Dört yıllık bu sürenin sözleşmenin imzası ile mi, yoksa ilk kira ödemeyle mi başlayacağı pek açık değildir (Altop, Atilla, 1991, s.147). Finansal kiralamada, kiracı malın ekonomik mülkiyetini elinde bulundurmakta, hukuki mülkiyet ise kiraya verende kalmaktadır. Medeni kanunumuzda iyi niyetli üçüncü kişilerin malik olmayan kişiden mülkiyet veya diğer sınırlı ayni hakları kazanmaları mümkün kılınmıştır. Böylece, kiracıdan malın üçüncü kişilerce iyi niyetli iktisabı her zaman söz konusu olabilecektir. Bu olasılığı ortadan kaldırabilmek için sicile tescil sistemi getirilmiş böylece kiralamanın kullananın ekonomik ilişkiler kurduğu üçüncü kişiler açısından tehlikeli sonuçlar vermesi önlenmeye çalışılmıştır. Kiracıdan mal almak isteyen bu sicili veya tapuyu incelemek suretiyle malın finansal kiralama konusu olup olmadığını öğreneceklerdir. Şayet sicili incelememişlerse, gerekli özeni göstermemiş sayılacaklar ve iktisapları geçerli olmayacaktır. Finansal kiralama firmalarının anonim şirket olması, kuruluş ve şube açma izinlerinin ve denetimlerinin Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafından gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Ödenmiş sermayelerin en az bir milyar lira olması Türkiye’de şube açacak firmaların ödenmiş sermayelerinin en az iki milyon ABD doları karşılığı Türk lirası zorunluluğu vardır. | ||
31-01-2007, 16:30 | #25 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Madde 13’de itibaren kiralama sözleşmelerinin hüküm ve sonuçları düzenlemeye çalışılmıştır. Finansal kiralamanın anlamına uygun bir şekilde kiracının malın ekonomik sahibi olarak her türlü yararı elde etmesi hakkının olduğu belirtilmiştir. Malın bütün onarım ve bakımı da kendisine aittir. Ancak finansal kiralama firmasına ait olan söz konusu malın kullanımında, sözleşme koşullarına uyması ve gerekli özeni göstermesi zorunludur. Finansal kiralama sözleşmelerinin gerektirdiği gibi varlığın hasar görmesi riski kiracıya aittir. Madde 14’e göre kiralama varlığın hasar görmesi halinde de kiracı kiraya verene kira ödemelerini yapmaya devam edecektir. Ancak malın sigorta ettirilmesi zorunlu olduğundan, hasar halinde finansal kiralama firmasının hem sigorta tazminatı hem de kira bedellerini almak suretiyle haksız kazanç sağlamasını önlemek amacıyla, kiracının kira bedelleri ödeme miktarının, sigorta tazminatının karşılayamadığı miktar ile sınırlı olacağı belirtilmektedir. Varlığın kiraya verenin hatası yada ihmali yüzünden kiracıya teslim edilmemesi sorumluluğunu kiraya veren üstlenecektir. Bu ve bunun dışındaki nedenlerle varlığın tesliminin gecikmesi durumunda, Borçlar Kanunu’nun 106’ıncı maddesi hükümleri geçerlidir. Madde 17’de finansal kiralama şirketinin malın mülkiyetine sahip olduğu belirtilmektedir. Malın mülkiyetinin firmaya kalması, firma için bir teminat olmaktadır. Kiracının kira yükümlülüklerini yerine getirmemesi durumunda, kiraya verenin varlığı geri alma hakkı doğacaktır. Malın finansal kiralama firması için kiralamanın teminatı olması nedeniyle, kiraya veren tarafından sigorta ettirilmesi gerekmektedir. Sigorta primlerinin ise, kullanan, yani kiracı tarafından ödenmesi zorunluluğu bulunmaktadır (Altop, Atilla, 1991, s.148). Kiracının iflası ve icra talebine uğraması durumunda, kira konusu malın mülkiyetinin, kiralama firmasına ait olduğu gerekçesiyle bu malların iflas masasına girmeyeceği veya takip dışında tutulacağı madde 19’da hükme bağlanmıştır. Ancak, alacaklıların menfaatlerinin de korunabilmesi için iflas memurunun bu kararına yedi gün içinde itiraz edebileceği belirtilmektedir. | ||
31-01-2007, 16:30 | #26 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| Kiraya verenin iflası yada icra takibine uğraması durumunda ise, kiracının korunması için kiralama konusu malların sözleşme süresi içinde haczedilemeyeceği ve sözleşmenin, kararlaştırılan sürenin sonuna kadar geçerli olacağı belirtilmektedir. Finansal Kiralama Kanunu’nun 19. ve 20. maddeleri kiraya veren ve kiracının haklarını güvende altına alan önemli hükümlerdendir. Daha önceki yasal çerçeve içinde kiracının iflası halinde kiraya verene ait olan varlığın haczedilmemesi güvencesinin, kiraya verene verilmeyişi, finansal kiralama işlemlerinin ülkemizde kendiliğinden bir gelişme göstermeyişine neden olarak verilmekteydi. Böylece yeni düzenlemelerle kiracının iflası nedeniyle kiraya verenin uğrayacağı kayıplar azaltılmaya çalışılmıştır (Özsunay, Ergun, 1985, s.27). Finansal kiralama sözleşmesi kararlaştırılan sürenin dolamsıyla son bulur. Tarafların sürenin bitiminden en az üç ay önce bildirmek kaydıyla, anlaşılırsa sözleşmeyi uzatma hakları bulunmaktadır. Sözleşmenin uzatılması için tarafların anlaşmasının neden yeterli görülmediği ve üç aylık bir sürenin neden konduğu pek anlaşılamamaktadır. Finansal Kiralama Kanunu’nun dördüncü bölümünde sözleşmenin tabi olduğu hükümler belirlenmektedir. Finansal kiralama sözleşmelerine bu kanunda hüküm olmayan hallerde Borçlar Kanunu’nun genel hükümleri sözleşmenin niteliğine uygun düştükleri oranda ise özel hükümleri uygulanır denmektedir. Sözleşmenin niteliği ile bağdaşmadıkları için medeni kanun’un ve Borçlar Kanunu’nun bazı maddeleri ve gayrimenkul kiraları hakkında kanun hükümlerinin finansal kiralama sözleşmelerine uygulanamayacakları belirtilmektedir. Made 28’de teşvik belgeli yatırımların finansal kiralama ile gerçekleştirilmeleri durumunda finansal kiralama firmasının yatırım teşviklerinden yararlanacağı hükmü yer almaktadır. Kiraya verenin yabancı olması durumunda; yatırımın gümrük muafiyetinden yararlanabilmesine ilişkin esaslar, madde 29’da yer almaktadır. Madde 30 ile finansal kiralama sözleşmelerinin her türlü vergi, resim ve harç’dan muaf tutulduğu hükmü getirilmektedir. Yetkili mahkemenin belirlenmesinde karışıklık olmaması için sözleşmelerden doğan davaların ticari davalar oldukları da Kanunun 31’inci maddesinde belirtilmektedir (Kuntalp, Erden, 1998, s.100). | ||
31-01-2007, 16:30 | #27 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| 3.2. Kiralama İşlemlerinde Süre ve Sınırların Düzenlenmesi “Finansal Kiralama İşlerinde Süre ve Sınırın Tespitine Dair Yönetmelik” 28 Eylül 1985 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu yönetmelikte finansal kiralamanın süresinin amortisman süresi veya ekonomik ömrü dört yıldan az olan mallar veya sözleşme süresi sonunda yeniden finansal kiralama konusu olan mallar dışındaki varlıklar için 4 yıldan daha az olamayacağı belirtilmektedir (Madde 1. Tebliğler Dergisi). Ayrıca kiraya verenlerin bir kuruluştan alacakları kira bedelleri toplamının a özkaynaklarının %25’ini geçemiyeceği, ancak kalkınma planı yıllık programlarında belirtilen sektörlerdeki işlerde, ihracata dönük faaliyetlerde ve yurtdışında müteahhitlik hizmetlerindeki kiralamalarda bu oranın %40’a ulaşabileceği ifade edilmektedir. Kiralama şirketlerinin kendi varlıklarının finansmanında çok fazla yabancı kaynak kullanıp, riskli hale gelmelerinin önlenmesi amacıyla bu şirketlerin toplam borçlarının, öz kaynaklarının 15 katını geçmemesi koşulu konmuştur. Kiralama şirketlerinin hisse senetlerinin ada yazılı olması, nakit karşılığı çıkarılması, menkul kıymetler borsasında kote edilmesi zorunlulukları da “Finansal kiralama işlemlerinde bulunacak şirketlerin kuruluş ve şube açmaları ile denetlenmelerine dair yönetmelik”te yer almıştır (Madde 3 Tebliğler Dergisi). Aynı yönetmeliğin 13. maddesinde eski, kullanılmış, yenileştirilmiş, kusurlu, izne tabi malların yurt dışından kiralanması Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı’nın ön iznine tabi tutulmuştur. Kiralama şirketlerinin denetlenmesi amacı ile iç denetçi istihdam etmeleri, 3 ayda bir düzenlenen hesap cetvellerini, kiralama bildirim formlarını müsteşarlığa göndermeleri gerektiği de bu yönetmelikte yer almıştır (Madde 17 ve 18). Ayrıca kiralama şirketlerinin finansal kiralama işlemleri ile doğrudan ilgili olamayan faaliyetlerde bulunamayacakları da belirtilmektedir (Madde 20). | ||
31-01-2007, 16:30 | #28 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| 3.3. Teşvik Vergi ve Gümrüğüne İlişkin Düzenlemeler 3.3.1. Teşviklerden Yararlanma Finansal Kiralama Kanunu’nun 28. maddesinde, teşvik belgesine bağlanmış bulunan yatırımların finansal kiralama yoluyla finanse edilmesi durumunda kiraya verenin, teşvik belgesinde belirtilen teşviklerden yararlanacağı öngörülmüştür. “Yatırımların Teşviki ve Yönlendirilmesi Tebliği 87/1 ve daha önce 86/1’de, madde 48’de belirtildiği gibi Finansal Kiralamada kiraya veren ve kiracı teşvik tedbirlerinden yararlandırırlar. Yasal olarak malın maliki durumunda olduğunda, yatırım teşvik tedbirlerinden kiraya veren yararlanabilecektir. Finansal kirama şirketi, uygun görülmesi halinde yatırım vergi indirimi, gümrük muafiyeti, orta ve uzun vadeli yatırım kredisi, kaynak kullanımını destekleme primi, yerli makine ve teçhizat alımlarında teşvik primi, kira sözleşmesi ile ilgili vergi, resim ve harç istisnasından yararlanabilecektir. Yatırım vergi indiriminden kiraya verenin yararlanabilmesi için birtakım koşulların sağlanabilmesi gerekmektedir. Bunlar Gelir Vergisi Tebliğ No 146’da belirlenmiştir. Buna göre, teşvik belgesine bağlanmış yatırımda, yatırım indiriminden yararlanabilmek için finansal kiralama konusu olan mallar yeni olmalıdır. Finansal Kiralama Kanunu’nun 5. maddesinde paent gibi fikri ve sınai haklar dışında her türlü menkul ve gayrimenkul finansal kiralamaya konu olabilir. Buna ek olarak kiraya verenin yatırım indiriminden yararlanabilmesi için kiralanan varlıkların yurt içinde veya yurt dışında hiçbir şekilde kullanılmamış olması gerekmektedir. Ancak, Gelir Vergisi Kanunu’nun yatırım indirimliyle ilgili ek 3 maddesine göre, Devlet Planlama Teşkilatı’nca uygun görülen deniz ve hava araçlarının finansal kiralamaya konu olmaları halinde yeni olmaları gerekmemektedir(Mazlum, Mustafa, 1990, s.10). Ayrıca, finansal kiralamaya konu olmakla birlikte, personel lojmanları ve bu lojmanların tefrişinde kullanılan mallar, arsa ve arazi, yedek parça temini, esas proje dışında kalan ek tesisat, makine ve araç mübayaası için yapılan harcamalar yatırım indirimi istisnasına konu olamazlar. Kiraya veren için yatırım indirimi uygulaması, malı kiracının kullanımına bıraktığı anda başlar ve indirimden yararlanacak tutara ulaşıncaya kadar devam eder. Finansal kiralama sözleşmesinde kiraya veren şirkete kiralanan varlığı bir başka finansal kiralama şirketine devretme yetkisi tanınmışsa ve devir işlemi gerçekleşirse, yeni kiraya veren sadece bakiye yatırım indirimi istisnasından yararlanacaktır. Finansal kiralama sözleşmesinin, sürenin bitiminden önce şirketin sona ermesi, kriacının iflası, ölümü yada fiil ehliyetini kaybetmesi veya tasfiye etmesi gibi nedenler dışındaki nedenlerle feshedilmesi halinde, kiraya verenin teşvikler nedeniyle ödemediği vergiler cezalı olarak geri alınır. Ancak, teşvik belgesine bağlı finansal kiralama konusu olan malın, sözleşme süresi içinde ve yatırım bitmeden önce kiracıya satılması halinde, bakiye yatırım indiriminden kira konusu malı satın alan kişi yani kiracı yararlanacaktır. Finansal kiralama sözleşmesinin, kiracı şirketin sona ermesi, kiracının iflası gibi az önce belirttiğimiz nedenlerle feshedilmesi halinde, mal henüz kiracı tarafından kullanılmamışsa ve teşvik belgesine sahip bir diğer kiracıya kiralanması şartıyla kiraya veren yatırım indiriminden faydalanacak, aksi halde yatırım indirimi nedeniyle kendinden alınmayan vergiler cezasıyla birlikte kiraya verenden geri alınacaktır(Altop, Atilla, 1991, s.27). | ||
31-01-2007, 16:31 | #29 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| 3.3.2. Gümrük Muafiyeti Teşvik belgesine sahip yatırımlarda, finansal kiralama şirketi yatırım indiriminden başka gümrük muafiyetinden de yararlanabilir. Yatırım teşvik belgesinde yatırımın gümrük muafiyetinin alacağı öngörülmüş ise ve kiraya veren olarak bir Türk finansal kiralama şirketi yurt dışından kiraya vermek üzere mal ithal ediyorsa, bu varlığın ithalinden gümrük vergisi alınmaz. Kiraya veren şirket yabancı bir şirket ise, Finansal Kiralama Kanunu’nun 29. maddesinde yer alan hükümler geçerli demektir. Buna göre, satın alma hakkı bulunmayan ve bu hak bulunsa bile teşvik belgesinde gümrük muafiyetinden yararlanması öngörülmemiş malların Türkiye’ye girişinden gümrük vergileri ertelenir. Bu şekilde Türkiye’ye getirilen mallar için ileride doğabilecek vergileri karşılayabilecek miktarda teminat alınır. Sözleşme süresi sonunda malın kesin ithalatının yapılmaması ve finansal kiralama konusu malların kiraya verene iade edilmek üzere yurt dışına çıkarılmak istenmesi halinde teminata bağlama işlemleri genel hükümlere göre çözülür. Sözleşme süresi sonunda finansal kiralama konusu malların kiracıya devri, yani kesin ithalatlarının yapılması durumunda, vergi ödeme mükellefiyetinin başladığı tarihteki cari kur ve normal fiyat üzerinden gümrük vergileri tahsil edilir. Böylece yabancı kiraya veren şirketlerde yapılacak kiralama sözleşmeleri gümrük vergileri ertelemesi sağlanarak teşvik edilmektedir. Özellikle teşvik belgesine sahip olmayan yatırımlarda yabancı bir kiralama şirketi ile işbirliğine gidilmesi kiracı açısından çok daha yararlı olacaktır. Böylece, teşvik belgesinde gümrük muafiyetine hak kazanamamış veya teşvik belgesi bulunmayan yatırımlarda finansal kiralama sözleşmesinin süresinin bitimine kadar gümrük vergisi ertelemesi hakkı sağlandığı gibi, süre bitiminde, ertelenmiş bulunan gümrük vergisi tahsil edilirken sözleşme konusu varlığın gümrüğe girmiş olduğu tarihteki cari kurlar esas alınmaktadır. 3.3.3. Vergi, Resim ve Harç İstisnası Harçlar Kanunu Genel Tebliği No 13’de her türlü vergi, resim ve harçtan istisna tutulması hükmünün, sadece sözleşmenin düzenlenmesinde değil, aynı zamanda bu sözleşmenin ilgili sicillere tescil veya şerh işlemlerini de kapsamakta olduğu belirtir. Bu nedenle, finansal kiralama sözleşmesinin; noterde tabi olacağı işlemler, tapu sicilinin beyanlar hanesine şerhi, gemi siciline şerhi işlemleri harçtan istisna olacaktır. Vergi, resim ve harçtan istisna olmak finansal kiralama ile oldukça önemli miktarlarda tasarruf sağlanmasına enden olabilir. Bu nedenle bu istisna ile de finansal kiralama işlemleri büyük oranda desteklenmektedir. (M. Üzeler ve D. Cansızlar,1987, s.91) 3.3.4. Katma Değer Vergisi Finansal kiralama konusu malların finansal kiralama şirketi tarafından alınışında ve kiraya verilmesinde ayrı ayrı %1 KDV ödenmesi gereklidir. Kiralam şirketi kiralayacağı varlığı teslim aldığında bedelinin %1’i oranında KDV vermesi gerekecek, kiracının elde ettiği kira bedelleri üstünden yine %1 oranında KDV tahsil edilip, gerekli indirimleri yaptıktan sonra kalan miktarı verdi idaresine ödeyecektir. Bir Türk şirketinin, Türkiye’de şubesi bulunmayan yabancı bir finansal kiralama şirketinden kiralama yapması durumuna, mükellefin yurt dışında bulunması nedeniyle kiracı vergi sorumlusu olacaktır. Ödemesi gereken KDV’yi ödeyeceği kira bedelleri üzerinden hesaplayıp ilgili vergi idaresine ödemek görevi kiracının olacaktır(M. Üzeler ve D. Cansızlar,1987, s.92) Katma Değer Vergisi Kanunu’na göre kiralama ve satın alma işlemleri ayrı ayrı vergi konusu olacaktır. Kiralama süresinin bitiminde kiralanan varlık nominal bir satış bedeli ile kiracıya devredildiğinde, satış bedeli, hurda değerin piyasa değerinden oldukça düşük olduğundan Vergi Usul Kanunu’nun emsal bedele ilişkin hükümleri uygulanacak ve kiralama dönemi sonunda kiracıya devredilen malın piyasa değeri üzerinden katma değer vergisi hesaplaması yapılacaktır. İşletmenin kendi varlığını finansal kiralama şirketine satıp, daha sonra ondan geri kiralaması durumunda da, geri kiralanan varlığın satışı ile ilgili Katma Değer Vergisi’nin ödenmesi gereklidir. Ayrıca satış bedeli ile defter değeri arasındaki olumlu farkın faaliyet dışı gelirler kapsamına alınıp vergilendirilmesi gerekmektedir(Erdoğan, Niyazi, 1993, s.216). | ||
31-01-2007, 16:31 | #30 | ||
Guest
Mesajlar: n/a
| 3.4. Vergi Usul Kanunnunda Yapılan Düzenlemeler Finansal kiralama işlemlerinde geçerli olan vergi uygulamaları 4842 sayılı yasa ile Vergi Usul Kanunu’nun 290.maddesinde yeni bir boyut kazanmıştır. Yapılan yeni düzenleme 1.07.2003. tarihinde yürürlüğe girmiştir. 290.maddede yapılan düzenleme ile 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu’na atıf yapılmaksızın yeni bir finansal kiralama tanımı yapılmış ve maddede sayılan dört kriterden en az birini karşılayan kiralamaların finansal kiralama olarak kabul edileceği belirtilmiştir. 290. maddede belirtilen kriteler: (i) İktisadi kıymetin mülkiyetinin kiralama dönemi sonunda kiracıya devredilmesi. (ii) Kiracıya kira süresi sonunda iktisadi kıymetin rayiç bedelinden düşük bir bedelle satın alma hakkı tanınması. (iii) Kiralama döneminin iktisadi kıymetin ekonomik ömrünün büyük bir bölümünü (%80’inden daha fazla)oluşturması. (iv) Sözleşmeye göre yapılacak kira ödemelerinin bugünkü değerlerinin toplamının iktisadi kıymetin rayiç bedelinin %902ından daha büyük olması. Genel Tebliğ’de bu kriterlerden herhangi birini karşılamayan finansal kiralamaların 3226 sayılı kanun kapsamında yapılmış olsa bile vergi uygulamaları açısından finansal kiralama kabul edilmeyeceği belirtilmiştir. 3226 sayılı yasa kapsamında yapılmış ve 290.maddedeki kriterlerden en azbirini karşılayan finansal kiralamalarda kiracı kira bedellerini gider yazamaz.İktisadi kıymetlerini aktifleştirerek, yeniden değerleme yapmak ve amortisman ayırmak durumundaır.Ayrıca bu şartlardaki bir finansal kiralamada KDV oranı %1‘dir. Belirtilen değişiklikten önce, mevcut uygulama vergi kanunlarında özel bir düzenleme olmadığı için 3226 sayılı Finansal Kiralama Kanunu ve Borçlar Kanunu’ nun ilgili maddeleri ışığında yapılıyordu. Bu durum, Hazine aleyhine sonuçlar yarattığı gibi ;aynı zamanda finansal kiralama işlemleri ile ilgili sonuçlar mali tablolara yansımıyordu. Yapılan yeni düzenleme neticesinde Hazineyi zarara uğratacak durum ortadan kalktığı gibi, mali tablolarda finansal kiralama işlemlerinin sonuçları görülebilecektir. 4. Finansal Kiralama Hayat Eğrisi ve Türkiye Uygulamaları 4.1. Finansal Kiralama Hayat Eğrisi Finansal Kiralamanın bir ülkede ilk uygulamalarından itibaren evriminde, hayat eğrisi olarak genel kabul görmüş altı dönemi vardır. | ||
Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |