Beşiktaş Forum  ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi


Geri git   Beşiktaş Forum ( 1903 - 2013 ) Taraftarın Sesi > Eğitim Öğretim > Dersler - Ödevler - Tezler - Konular > Tarih

Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 10-02-2007, 10:52   #151
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Şimdiye dek Türkiye'de yapılan çalışmalar, genellikle devrim tarihi ve bir
devrimin nesnel koşulları üzerinde çok durduğu için, irdelemelerimi daha çok
bir devrimin öznel koşulları üzerinde odaklaştırdım. Böylece Mustafa Kemal
Atatürk'ün Türk Devrimi'ne katkısını daha iyi belirleyebileceğimi umdum.
Yine de kitabın bütünlüğü açısından, bir devrimin genel koşullarını aramaya
çalıştığım bu bölümü bitirmeden, nesnel koşullar açısından Türk Devrimi'nin
bir dökümünü yapmak gereğini duydum. Böylece, bir devrimin öznel koşullarını
incelemeye ve Mustafa Kemal Atatürk'ü çözümlemeye çalıştığım bölüm daha
anlamlı olur diye düşünüyorum.
Türk Devrimi'nin nesnel koşullarını, bir devrimin nesnel koşulları adı
altında dökümünü yapmaya çalıştığım ilkelere göre, aynı sistematik içinde
kısaca ele alacağım. Bu çabam sırasında, Türk Devrimi'nin içinde oluştuğu
ülke ve dünya koşullarının da daha iyi anlaşılacağını umut ediyorum.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 10-02-2007, 10:52   #152
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

1) Ekonomik Koşullar
İmparatorluk, ekonomik bakımdan bütünüyle çökmüştü. Şimdi bu koşulları
genel kuramsal çerçevemize göre sıralayalım:
a) Osmanlı İmparatorluğu'nda ulusal gelir dağılımı yalnızca çeşitli
sınıflar ve gruplar açısından adaletsiz olmakla kalmıyordu. Aynı zamanda
kapitülasyonlar yolu ile Türk-Müslüman olmayan teba, tüm Osmanlıyı
sömürüyordu.
Hem iç sömürü oranı çok yüksekti, hem de bu sömürü sonunda elde edilen
gelir içerde kalmıyordu.
b) 3'üncü Ahmet devrinden itibaren başlayan, Batı'ya yetişme çabası ve
--reform-- arayışları, ekonomik olanakların çok önüne geçmişti.
Bir başka deyişle, toplumun ve yönetimin siyasal, toplumsal, askeri ve
ekonomik beklentileri, ekonominin büyüme hızını çok aşmıştı.
c) Osmanlı yönetimi ve halkı, özellikle yabancıların ekonomik alanda
yaptıklarını gözlemek fırsatına sahiptiler.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 10-02-2007, 10:53   #153
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Gerek tarım alanında, gerekse sanayi alanında özellikle yabancı uyruklu
olan azınlıkların yaptıklarını tüm ülke görüyordu. Bunların bir bölümü
Osmanlı doğumlu oldukları halde yalnızca kapitülasyonların ayrıcalıklarından
yararlanmak için ülkedeki yabancı konsolosluklar aracılığı ile yabancı
uyruklu olmuşlardı.
Bu etkinlikler, Osmanlılar arasında da --niçin biz yapamıyoruz?--, sorusunun
sorulmasına yol açmaya başlamıştı.
d) Toplumda üretimin arttırılmasını engelleyen yapısal darboğazların tümü
vardı. Teknoloji geriydi. İlişkiler hala feodal düzeydeydi. Gerek sermaye,
gerekse teknik bilgi yetersizdi. Bağımlılık ise, dışa doğru tümüyle tek
yönlüydü.
e) Osmanlı İmparatorluğu her ne kadar önceleri İmparatorluğun çeşitli
yerlerinden doğrudan artı ürün alan bir yapıya sahiptiyse de, sonraları bu
gelir kaynaklarının tümünü yitirmiş ve sonunda da kendi artı ürünü dışarı
aktarılır duruma düşmüştü.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 10-02-2007, 10:53   #154
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Bu nedenle sorunlarını, dışardan kaynak aktararak çözmesi olanağı yoktu. Dış
kaynaklar olarak başvurduğu borçlanma mekanizmaları ise bir süre sonra tam
bir iflas ile sonuçlanmıştı. Bu iflas sonunda, yabancı alacaklılar, ülke
gelirlerine doğrudan doğruya el koymuşlar, bazı vergileri kendileri toplayarak
borçlarını kapatmaya başlamışlardı. --Genel Borçlar-- anlamına gelen --Düyunu
Umumiye-- devlet içinde ayrı bir devlet olmuştu.
Düyunu Umumiye o denli sağlam ve güçlüydü ki, Osmanlı Devleti'nin memuru
olmaktansa, Düyunu Umumiye memuru olmak tercih ediliyordu. Çünkü, zaman zaman
Osmanlı Devleti maaşları ödemekte güçlük çekiyordu. Oysa, temel gıda
maddelerinden alınanlar başta olmak üzere, en güvenli vergi gelirlerine el
koymuş olan Düvunu Umumiye yönetiminin böyle bir sorunu yoktu.
f) Bir yandan yabancıların tüm artı ürün ve artı değeri yurt dışına
götürmesine yol açan ekonomik imtiyazlar, öte yandan alınan borçlar sonunda
iflas etmiş bir ekonomi, yani bir yandan kapitülasyonlar, öte yandan
Düyunu Umumiye, Osmanlı İmparatorluğu için hiçbir biçimde hiçbir çıkış yolu
bırakmamıştı.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 10-02-2007, 10:53   #155
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Ekonomik koşulları genel olarak değerlendirdiğimiz zaman, İmparatorluğun
ekonomik olarak çökmüş, bitmiş olduğunu hemen görüyoruz.
Bu nedenle, yalnız ekonomik nedenler bile Osmanlı İmparatorluğu'nda bir
devrimin nesnel koşulları için yeterliydi. Bir başka deyişle, yalnızca
ekonomik koşullar, Türk Devrimi'ni zorunlu kılıyordu. Çünkü bu ekonomik
koşulları, bir devrimden başka yolla değiştirmenin yolu yoktu.
:::::::::::::::::::
2) Toplumsal Koşullar
a) Osmanlı toplumu, sahip olunan değerler ve kurallar açısından tam bir
kargaşa, toplumbilimsel deyimi ile, tam bir anomi içinde görünüyordu.
Bir yandan İslam değerleri yozlaşmış, öte yandan Batı değerleri topluma
bölük pörçük bir biçimde sızmıştı.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 10-02-2007, 10:53   #156
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Yöneticiler, topluma olan egemenliklerini tümüyle yitirmişler, genel istek
ve beklentilere yanıt veremez duruma düşmüşlerdi.
Halk bir yandan sürekli uğranılan savaş yenilgileri sonunda büyük göçlerle
karşı karşıya kalmış, öte yandan günlük yaşamını sürdürmek konusunda bile
akıl almaz güçlüklerin işine düşmüştü.
Bu durumda, ne günlük yaşam açısından, ne de gelecek açısından bir umut
kalmıştı.
Tüm bu belirtiler ve koşullar, anomi'nin en önemli göstergelerinden biri
olan umutsuzluk duygusunu gerek bireysel, gerekse toplumsal açıdan son derece
yaygınlaştırmıştı.
b) Osmanlı toplumundaki farklı cemaat ve milletleri birarada tutan dinsel,
toplumsal, kültürel tüm kurumlar işlevlerini yitirmişlerdi. Ne siyasal, ne
mesleksel, ne de dinsel etkinlikler insanları birbirlerine bağlamaya
yetiyordu.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 10-02-2007, 10:53   #157
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

c) Toplumdaki tutarsızlıkların, çatışma ve çelişkilerin haddi hesabı yoktu.
Hemen hemen her alanda çelişkiler vardı. Bir yanda en Avrupai yaşam biçimi,
öte yanda en dinsel ve yoksul yaşam biçimi, aynı mahallede bile
gözlenebiliyordu.
d) Tüm bu özelliklere ek olarak, Osmanlı toplumu henüz kapitalistleşememiş
bir toplumdu. Bu nedenle de, merkezi bir feodal yapıdan dolayı, oldukça basit
bir ilişkiler ağına sahipti. Sonuç olarak da özellikle asker ve sivil aydınlar
arasındaki huzursuzluklar, ortamı bir devrim için son derece elverişli duruma
getirmişti.
e) Toplumdaki farklı sınıf ve grupların çıkarları tam bir kargaşa içinde,
ancak güçlü olanın ve bu gücünü kullananın elde edebildiği çıkarların
egemenliği altındaydı.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 10-02-2007, 10:53   #158
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Farklı grup ve sınıfların çıkarlarını geleneksel ve barışçı yollarla
biraraya getirecek mekanizmalar ya yoktu, ya da çökmüştü. Örneğin, parlamento
fiilen hiçbir işe yaramaz hale gelmişti (Oysa aynı --parlamento--yu Mustafa
Kemal Atatürk'ün nasıl işlevsel kıldığı hiç unutulmamalıdır).
f) Çağdaş toplumlarda bile zor görülen toplumsal hareketlilik, Osmanlı
İmparatorluğu'nun son günlerinde çok az sayıda kişi için (savaş vurguncuları
için) belki geçerliydi. Fakat, Osmanlının zaten durağan bir yapıya göre
örgütlenmiş olan ilişkiler ağı, toplumda yukarı hareketliliğe izin verecek
nitelikte değildi.
g) Osmanlı geleneğinde gerek asker ve sivil bürokrasinin genel olarak,
gerekse sivil bürokrasinin bir bölümünü oluşturan --Ulema--nın özel olarak,
önemli bir belirleyici rolü olduğu bilinen gerçeklerdendir. Zaman zaman
--Ulema-- ile --Yeniçeri-- birleşerek Osmanlı tahtını bile denetim altına
almışlardır.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 10-02-2007, 10:54   #159
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

İşte, Tanzimat ve Islahat Fermanları ve Birinci ve İkinci Meşrutiyet ile
daha da güçlenen --bürokrasi--, İmparatorluğun çökmekte olduğunun farkındaydı.
O zamanlar hemen hemen --bürokrasi-- ile aynı anlamda alınabilecek olan
aydınlar da artık İmparatorluğun elden gittiğinin bilincine, varmışlardı.
Yalnız burada önemli olan bir nokta, --aydınlar-- denilen kesimin kendi
içinde tutarlı bir bütün oluşturmadığıdır. Bir bölümü İslam düşüncesine
sığınırken, başka bir bölümü, neredeyse kanımızı bile Avrupa ile
değiştirmekten söz ediyordu. Ancak, tüm grupların ortak bir noktada
birleştikleri görülüyordu: İmparatorluk batmaktaydı ve şöyle ya da böyle
kurtarılması gerekliydi.
Farklı görüş ve düşüncede olan aydınların tümü, yönetimin artık bu biçimi
ile İmparatorluğu sürdüremeyeceği konusunda anlaşmış görünüyorlardı. Bu
aralarda aydınlara karşı (ilerde siyasal koşullar bölümünde ayrıca da
değinileceği gibi) büyük baskılar uygulamaya başlanmıştı. Örneğin, ünlü yazar
ve gazeteci Şinasi, Meclis-i Maarif'teki görevinden, sakalını kestiği
gerekçesi ile Ali Paşa tarafından alındı. Asıl neden, hükümeti eleştirmesi ve
Ali Paşa ile arası açılmış bulunan Reşit Paşa yanlısı olmasıydı
(Ülken, 1966:79).
  Alıntı ile Cevapla
Alt 10-02-2007, 10:54   #160
imparator
Guest
 
imparator - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
 

Birbirleriyle anlaşamayan aydınlar, işlerin kötü gittiği konusunda
anlaşıyorlardı.
h) Osmanlı aydını açısından da halk açısından da beklentiler, toplumun
sağladığı olanakları aşmıştı. İlginç olan nokta, bunun nedeninin, Batı
toplumlarının sergilediği örnekler, ya da dıştan gelen tüketim normları
değil, doğrudan doğruya Osmanlı toplumunun geçmişi olmasıydı.
Bir zamanların görkemli Osmanlı toplumu ve onun sağladığı olanaklar hiç
kuşkusuz hala belleklerde yaşıyordu. Bu açıdan tüm toplumun, güncel olarak
sağlanan olanaklardan daha yüksek beklentilere sahip olması tarihsel bir
birikimin ve kültürün sonucuydu.
--Eski güzel günlerin-- hayali, toplumun tüm kesimleri için geçerliydi. Bu
yüzden, artan huzursuzluk mevcut düzen hakkındaki açık memnuniyetsizliğe
dönüşmüştü.
ı) İmparatorluk, çeşitli etnik ve dinsel grupların Türk yönetimi altında
toplanması ile varlığını sürdürüyordu. Gerek mevcut yönetimin gücünü ve
etkinliğini yitirmesi, gerekse genel memnuniyetsizliğin yaygınlaşması, bu
farklı grupların İmparatorluğa olan bağını büyük ölçüde gevşetmişti.
Merkezi otoritenin zayıflaması sonunda, farklı etnik ve dinsel grupların
ayrılıkçı istekleri arttığı gibi, merkezle olan siyasal ve ekonomik bağları
da son derece gevşemişti.
  Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
You may not post new threads
You may not post replies
You may not post attachments
You may not edit your posts

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-KodlarıKapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık




Türkiye`de Saat: 19:01 .

Powered by vBulletin® Copyright ©2000 - 2008, Jelsoft Enterprises Ltd.
SEO by vBSEO 3.3.2

Sitemiz CSS Standartlarına uygundur. Sitemiz XHTML Standartlarına uygundur

Oracle DBA | Kadife | Oracle Danışmanlık



1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286 287 288 289 290 291 292 293 294 295 296 297 298 299 300 301 302 303 304 305 306 307 308 309 310 311 312 313 314 315 316 317 318 319 320 321 322 323 324 325 326 327 328 329 330 331 332 333 334 335 336 337 338 339 340 341 342 343 344 345 346 347 348 349 350 351 352 353 354 355 356 357 358 359 360 361 362 363 364 365 366 367 368 369 370 371 372 373 374 375 376 377 378 379 380 381 382 383 384 385 386 387 388 389 390 391 392 393 394 395 396 397 398 399 400 401 402 403 404 405 406 407 408 409 410 411 412 413 414 415 416 417 418 419 420 421 422 423 424 425 426 427 428 429 430 431 432 433 434 435 436 437 438 439 440 441 442 443 444 445 446 447 448 449 450 451 452 453 454 455 456 457 458 459 460 461 462 463 464 465 466 467 468 469 470 471 472 473 474 475 476 477 478 479 480 481 482 483 484 485 486 487 488 489 490 491 492 493 494 495 496 497 498 499 500 501 502 503 504 505 506 507 508 509 510 511 512 513 514 515 516 517 518 519 520 521 522 523 524 525 526 527 528 529 530 531 532 533 534 535 536 537 538 539 540 541 542 543 544 545 546 547 548 549 550 551 552 553 554 555 556 557 558 559 560 561 562 563 564 565 566 567 568 569 570 571 572 573 574 575 576 577 578 579 580