![]() | |
| Ana Sayfa | Kayıt ol | Yardım | Ortak Alan | Ajanda | Bugünkü Mesajlar | XML | RSS | |
| | #11 | ||
| Guest
Mesajlar: n/a
| a.) Tüm Enerji Kaynaklarına Duyulan Bağımlılığın Artması: Bu konuya uzun vadeli analiz sonuçları çerçevesinde yaklaştığımızda, ekonomik büyümedeki canlanmadan dolayı üye ülkelerin enerji kaynaklarına olan bağımlılıkları 20 ile 30 yıl içerisinde % 70 artacaktır. Birinci derecede tüketilen enerji kaynakları olan petrolde bağımlılığın % 90, doğalgazda % 70 ve kömürde ise % 100 seviyelerine çıkacağı öngörülmektedir. Avrupa Birliğinin genişleme politikaları ise bu trendin artış hızını arttıracaktır. Çünkü aday ülkelerde 20 yıllık periyot içerisinde doğalgaz bağımlılığının % 60’tan % 90’a ve petrol tüketiminin de % 90’dan % 94’e çıkacağı tahmin edilmektedir. Ayrıca net birer kömür ihracatçısı olan bu aday ülkeler artan ihtiyaç yüzünden yıllık kömür tüketim oranlarının % 12’sini ithal kömür satın alarak karşılamak zorunda kalacaklardır. b.) Bağımlılık Miktarı: Bağımlılık, üye ülkelerde birbirinden farklı boyutlardadır ve enerji piyasalarının şu anki durumu enerji kaynakları üzerinde çeşitli şüphelerin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Enerji kaynaklarına duyulan bağımlılığın etkisiyle, üye ülkelerin, ithal kaynakların temininde çeşitli zorluklarla karşılaşmaları, üretici ülkelere duyulan güvenin azalmasına neden olacaktır. Bu durumda Üretici ülkelerin, hassas jeopolitik dengelerinden dolayı kötü yönde etkilenmeleri kaçınılmaz olacaktır. Enerji kaynaklarının birbirlerinden farklı derecelerde enerji piyasalarını etkilemeleri de fiyatlar üzerindeki dengelerin kararlı yapıdan uzaklaşmasına neden olacaktır. Kömür, halen Avrupa Birliğinin uluslararası enerji piyasalarında rekabet edebildiği bir enerji kaynağındır. Petrol piyasası ise tamamı ile üretici ülkelerin tekeli altında bulunmaktadır. Doğalgaz piyasası da fiyatının çoğunlukla petrol piyasası tarafından belirlendiği bölgesel bir kartel halini almıştır. Avrupa Birliğinin petrol bağımlılığının % 76’sı ithal kaynaklardan karşılanmaktadır. Uzun vadede, petrol rezervlerinin büyük çoğunluğunun Orta Doğu ülkelerinde bulunması yüzünden doğalgaz piyasasındaki Orta Doğu tekelini kırmak kolay olmayacaktır. Bu durum doğalgaz rezervlerinin dünya üzerinde pek fazla coğrafi çeşitlilik göstermemesinden de kaynaklanmaktadır. | ||
|
| Bu konuyu arkadaşlarınızla paylaşın |
| Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
![]() | ![]() |